"akılları" - Translation from Turkish to Arabic

    • عقولهم
        
    • العقول
        
    • أذكياء
        
    • أذهانهم
        
    • وعقولهم
        
    • صوابهم عما
        
    • عندما يركزون
        
    • رشدهم
        
    Sevgili Bay Bond, eminim ki akılları başlarından uçacaktır. Open Subtitles يا عزيزي سيد, بوند هذا سيجلعهم يفقدون عقولهم
    "Onları taş.klarından yakalarsan kalpleri ve akılları da peşinden gelir." Open Subtitles إذا نجحت في الإمساك بكراتهم فسوف يمكنك الوصول إلى قلوبهم و عقولهم لاحقا
    Bu akılları zorlayacak TED'den daha iyi neresi var? TED فأين أجد هذه العقول في مكان أفضل من تيد؟
    Er ya da geç şehirdeki yetkililerin yürekleri, akılları ve cüzdanları açılacaktır. Open Subtitles بين الحين و الآخر، القلوب، العقول و المحافظ لموظفي الدوله كلها تفتح في آنٍ وآحد.
    Tüm bir bloğu alacak kadar akılları varsa ikinci bir kaçış yolu bulundurmayı da akıl etmişlerdir. Open Subtitles إنهم أذكياء بما يكفي للاستيلاء على مبنى كامل. لذا فهم بالذكاء الكافي لعمل طريق هروب.
    Bu onların en az keyif aldıkları bir aktivite, ancak yine de sadece yolculuklarına odandıklarında, akılları başka yere kaydığı ana göre büyük ölçüde daha mutlular. TED هو واحد من أنشطتهم الأقل متعة ، و مع ذلك فإنهم جوهرياً أكثر سعادة عندما يركزون فقط على سير الحركة بدلاً عن شرود أذهانهم في شيء آخر.
    gözleri açık akılları temiz. Open Subtitles بعيونهم المفتوحة وعقولهم الصافية جداً
    Şimdiye kadar Kafkaesque denemeleri hastaların bedenleri kötüleşirken akılları yerlerinde duruyor gibiler. Open Subtitles حتى الآن تجارب كافكاس تسببت لأجساد المرضى التدهور بينما عقولهم أحتفظت بوعيها الكامل
    Ve akılları bulandırılmış 4000 güçlü piyade. Open Subtitles و4 ألاف من المشاة الأقوياء، تم سحر عقولهم جميعاً،
    akılları bu yeni gerçeğin şokunu kaldıramadı. Open Subtitles لمْ تستطع عقولهم تحمّل صدمة الواقع الجديد.
    akılları öyle ilerlemişti ki... kendilerini ölü zannediyorlardı. Open Subtitles ومُتقدّمة جدّاً عقولهم... يستطيعون في الواقع التفكير وهم أموات ، يا صاح
    İnsanların gönülleri ve akılları artık açık. Open Subtitles قلوب الناس و عقولهم الان متفتحه
    akılları, vücutları veya davranışları onları yarı yolda bırakır. Open Subtitles حتى عقولهم وجسدهم او موقف يتيح عليهم
    Sizin gibiler, geleceği ve akılları şekillendiren. Open Subtitles الناس امثالك الذين يقومون بتشكيل العقول والمستقبل
    Havalı diplomasıyla akılları okuması gereken sensin. Open Subtitles أنت قاري العقول الحائز على دبلومة
    Tüm bu değişik çeşitteki akılları görüyorsunuz. TED سترون هذه الأنواع من العقول المختلفة .
    akılları varsa yeni Yönetici Ortak sen olursun. Open Subtitles حسناً، لو كانوا أذكياء ستكونين الشريكة الإدارية الجديدة
    akılları varsa, sirkle kaçmışlardır. Open Subtitles إذا كانوا أذكياء ، سيهربوا مع السيرك
    - Çünkü iki insanın akılları başka yerdeyken evlenmeleri yanlış. Open Subtitles لأنى أعتقد أنه خاطئ لشخصين أن يتزوجا وهناك شئ عالق فى أذهانهم...
    Haftalar, aylara dönüştü akılları olmamaları gereken yerlerin hayalleriyle doldu. Open Subtitles والأسابيعأصبحتشهور... وعقولهم أخذتهم إلي أماكنلايجبأن يَصلوالها ...
    Kısa zamanda akılları başlarına gelir gelmek zorunda. Open Subtitles والإمساكبأسلحتنا... فننتظر، وسيعودون إلى صوابهم عما قريب عليهم ذلك
    Bu grafik mutluluğu dikey eksende gösteriyor ve şuradaki çizgi, insanların şu ana odaklandıklarında, yani akılları başka yerde olmadığında, ne kadar mutlu olduklarını gösteriyor. TED هذه الرسمة البيانية توضح السعادة على المحور الرأسي، و يمكن أن تروا ، ذلك العمود هنالك يوضح مقدار سعادة الناس عندما يركزون على الحاضر، عندما لا يكون ذهنهم شارداً.
    Eğer siz ikiniz davadan vazgeçerseniz... diğerlerinin de akılları başlarına gelir. Open Subtitles أتعلم ،إن أنتم تخليتم عن القضية ..الآخرون سوف يعودون إلى رشدهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more