Bir dahaki sefere virüsler hakkında düşünürken şunu aklınızdan çıkarmayın. | TED | ولهذا السبب، في المرة القادمة عندما تفكرون في فيروس، ضعوا هذه الصورة في الاعتبار. |
Bunu Berkeley'de yapıyorum demiştim ve şimdi aklınızdan şöyle geçebilir: "Berkeley, tabii ki bunu Berkeley'de yapabilirsin." | TED | وقد قلت أنني أفعل هذا في بيركيلي , وربما تفكرون ياه , بيركيلي , بالطبع تستطيعين عمل ذلك في بيركيلي |
Çok uzun zamandır hayatlarınızın içindeydiler, bunu sakın aklınızdan çıkarmayın. | Open Subtitles | لقد كانوا يتحكمون بحياتكم لمدة طويلة لذلك تذكروا هذا جيدا |
"Sineklerin hastalık yaydığını da aklınızdan çıkarmayın çocuklar. | Open Subtitles | تذكروا أمراً آخر يا شباب الذباب ينشر الأمراض |
Şimdi kaybettiniz. Size babamın söylediği bir şeyi hatırlatacağım aklınızdan çıkarmayın: | Open Subtitles | الآن خسرتما، سأخبركما بشىء أبى أخبرنى أياه، تذكرا هذا: |
Bak, haraca bağlamış değildim, aklınızdan geçen buysa. | Open Subtitles | أنظري ، أنا لم أقم بالإعتداء عليه إذا كان ذلك هو ما تفكرين به |
aklınızdan; "Basalım tekmeyi, alalım ifadelerini." "Ve yarından tezi yok, bu pisliğe son verelim" diye geçiriyorsunuz. | Open Subtitles | تفكرون بأنه علينا أن نطردهم و نحصل على أسمائنا و أن ننهي هذه القذارة قبل يوم البارحة |
aklınızdan geçenleri biliyorum. Kafanızı salladığınızı görüyorum. | Open Subtitles | أعرف ما تفكرون به ، إنّي أراكم تهزون رؤوسكم |
"Sistemler bu kadar açık bir şekilde çökerken, anne ve baba, siz ne yaptınız, aklınızdan neler geçiyordu?" | TED | حين كان النظام ينهار بوضوح، أبي وأمي، ما الذي قمتم به، ما الذي كنتم تفكرون فيه؟" |
Evet, haberleri yakından takip ettiyseniz, heyecana kapılmış birçok, fizikçi görmüşsünüzdür, her yeni molekül keşfettiğimizde bu hissi yaşadığımızı aklınızdan çıkartmayın. | TED | الآن، إذا ما تابعتم الأخبار في تلك الفترة، لكنتم رأيتم العديد من الفيريائيين متحمسين جدا في الواقع، ويمكن المغفرة لكم إن كنتم تفكرون أنه يحدث ذلك في كل مرة نكتشف فيها جسيما جديدا. |
aklınızdan geçeni biliyorum. Bu kız kim diyorsunuz? | Open Subtitles | أعلم فيما تفكرون من هذه الفتاة؟ |
Şimdi onun peşinde olmamız bu şeyi daha tehlikeli hale getiriyor. Bunu aklınızdan çıkarmayın. | Open Subtitles | حقيقة أننا مدركين لوجوده بيننا تجعله أكثر خطورة، تذكروا هذا |
Lakin aklınızdan çıkartmayın, bunlar terörist değil, masum siviller. | Open Subtitles | .و لكن، تذكروا أنهم ليسوا إرهابيين إنهم مجرد مواطنين بسطاء تمَّ التلاعب بهم |
Şu ana kadarki sonuçlar iyiymiş ama doktorun sonuçları henüz görmediğini de aklınızdan çıkarmayın. | Open Subtitles | تذكروا ان الطبيب لم يرى النتائج بعد ولكن لحد الآن النتائج جيدة جداً |
Önümüzdeki birkaç saat boyunca sizin bir takım olduğunuz gerçeğini aklınızdan çıkartmayın. | Open Subtitles | خلال الساعات القادمة، تذكروا أنّكم في الواقع فريق واحد، |
Sizi bulduğumda şunu aklınızdan çıkarmayın: Bu işi başınıza siz açtınız. | Open Subtitles | عندما أعثر عليكما، تذكرا أنكما من جلبتما هذا على نفسيكما |
Yerinizi ve geliş sebebinizi aklınızdan çıkarmayın lütfen! | Open Subtitles | تذكرا مكانكما وسبب تواجدنا هنا. فضلاً. |
Ama şunu aklınızdan çıkarmayın, sadece iş için konuşacağız. | Open Subtitles | لكن تذكرا هذا من أجل مصلحة العمل فقط |
Şu anda aklınızdan neler geçtiğini biliyorum. | Open Subtitles | اسمعيني، بإمكاني معرفة ما تفكرين به |
aklınızdan tam olarak ne geçiyor bay Carreli? | Open Subtitles | ما الذى يدور فى ذهنك بالضبط يا مستر كاريلى ؟ |
Söylemem gerekenlerin hepsi aklınızdan geçti sanırım. | Open Subtitles | كل ما يجب قوله قد مر فى خاطرك. |
aklınızdan geçenleri söylesenize. | Open Subtitles | لما لا تخبرني ما يجول في ذهنك أيها القائد |