"alışmışım" - Translation from Turkish to Arabic

    • معتاد على
        
    • تعودت على
        
    • فقط تعودت
        
    • أعتدت عليه
        
    Ama orada uyuyamıyorum. Eski yatak odama alışmışım bir kere. Open Subtitles لكني لا أنام هناك، فأنا معتاد على غرفة نومي القديمة
    Üst yönetimle o kadar mücadele etmeye alışmışım ki üst düzey bir yönetici olduğumu bile unuttum. Open Subtitles معتاد على محاربة الشركة لدرجة أن أنسى أنني منها
    Horlamasına o kadar alışmışım ki, komşumuzun köpeğini ödünç alabilirim. Open Subtitles انا معتاد على شخيرها قد أضطر لاستعارة كلب الجيران
    Sanırım çıktığım insanlarla video oyunları ve spor hakkında konuşmaya alışmışım. Open Subtitles أظن أنني تعودت على التحدث عن الألعاب والرياضة مع الأشخاص الذين واعدتهم.
    "alışmışım bir kez söylediği şarkıya Gece gündüz durmamacasına Open Subtitles هل تعودت على نبرة " صفيرها ليلا و نهارا ؟ "
    Sanırım başımı öne eğip iş yapmaya alışmışım. Open Subtitles اعتقد انني فقط تعودت ان انكس رأسي و انفذ العمل
    Böyle alışmışım. Open Subtitles أنا فقط أعتدت عليه
    Garnizon yerleşimlerinde yaşamaya çok alışmışım. Open Subtitles أنا معتاد على العيش في بلدات حامية
    Alkışlanmaya alışmışım da... Open Subtitles اه، أنا معتاد على تصفيق القليل، لذلك ...
    Parmaklarımla yapmaya alışmışım. Open Subtitles أنا معتاد على القيام بذلك بأصابعى.
    Otobanda kullanmaya alışmışım. Open Subtitles أنا معتاد على القيادة إلى (أوتوبان)
    Hemen toparlanıp taşınmaya alışmışım sanırım. Open Subtitles أنا فقط تعودت على أن أحزم بخفة
    "Ama alışmışım bir kez bakışlarına Open Subtitles لقد تعودت على نظرتها
    Senin burnundan gelen nefes alış-veriş sesine alışmışım. Open Subtitles تعودت على صفير أنفك
    O derece alışmışım işte. Open Subtitles لقد أعتدت عليه بهذا الشكل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more