"alacağını" - Translation from Turkish to Arabic

    • سيأخذ
        
    • ستحصل
        
    • ستأخذ
        
    • سيستغرق
        
    • سيحصل
        
    • ستحصلين
        
    • ستشتري
        
    • سيشتري
        
    • سيقبل
        
    • ستأخذين
        
    • ستنال
        
    • ستجلب
        
    • سيتولى
        
    • سيأخذه
        
    • لأخذي
        
    Ona bu cenaze heykelinin onun son nefesini alacağını ve ruhunu Mısır'a götüreceğini söyledim. Open Subtitles قلت ان هذا التمثال الجنائزي سيأخذ نفسه الأخير ويحمل روحه إلى مصر
    O şala bayılıyordu. Onun gibi bir tane alacağını söylemişti. Open Subtitles لقد كانت مُعجبة به قالت انها ستحصل على واحد مثله
    Güzel başını eğsin ve zamanı geldiğinde hak ettiğini alacağını bilsin. Open Subtitles أخبريها أن تبقي رأسها منخفظاً، ،وعندما تصبح جاهزة ستأخذ ما تستحق
    Güvenlik için gerekli mahkeme kararının haftalar alacağını kendin söyledin. Open Subtitles لقد قلتها بنفسك, سيستغرق الأمر أسابيعا لتأمين الأوامر اللازمة للمحكمة.
    O. Parayı ne zaman alacağını bilmek istiyor. Open Subtitles انه هو يريد ان يعرف متي سيحصل علي المال؟
    Çünkü sen benden ne alacağını çok iyi biliyorsun Open Subtitles ينبغي عليكِ أن تعرفي ما الذي ستحصلين عليه مني
    Burada yaşamamamı, bana bir ev ve araba alacağını söyledin. Open Subtitles أنت أخبرتني أنه لا يجب أن أعيش بمنزل مثل هذا . و أنت ستشتري لي منزلاً و سيارة
    Evet aslında, adamlar kimin ona çim biçme makinesi satın alacağını bilmek ister. Open Subtitles أجل، في الواقع، الرجل يريد أن يعرف من سيشتري له قاطعة عشب جديدة
    Şeytan çıkarmada, Birdson, Şeytan'ın bir adamın bedenini kontrol altına alacağını söyledi. Open Subtitles في الجلسه الروحانيه , كتب بيردسون ان أبليس سيأخذ جسد رجل
    Ama bir aydan daha uzun zaman alacağını biliyorum. Open Subtitles انا فقط نوعاً ما أعلم أنه سيأخذ أكثر بقليل من شهر.
    Doktor biraz zaman alacağını söylemişti zaten. Open Subtitles الطبيب قال ان هذا سيأخذ وقته على اية حال
    Eğer sana alacağını göstereceksem, erken başlamalıyız. Open Subtitles سوف نبدأ باكرا ان كان عليّ ان اريك كل الاشياء التي ستحصل عليها
    Hafif bir ceza alacağını garanti ediyorum, kısa bir askıya alınma sonra narkotikten ahlağa kısa bir ziyaret. Open Subtitles ستحصل على تأنيب وتعلّق لفترة وجيزة ثم تنقل مؤقتاً من المخدرات إلى شرطة البغاء.
    Ya da nasıl bir çocuk alacağını? Open Subtitles ومالنوع الذي ستحصل عليه؟ اقصد، هل سيكون روسي ..
    Bak, bana inanmanızın biraz zaman alacağını biliyorum. Open Subtitles أنظر، ارى أن الأمور ستأخذ بعض الوقت لأكسب ثقتك
    Onu aşıladın. Gücünü alacağını baştan beri biliyordun. Open Subtitles لقد خدرتها كنت تعرف بأنها ستأخذ كل قواك طوال الوقت
    O zamanlarda, hayvan hakları hakkında, hayvanların gerçek kişiler olması ya da kanuni haklara sahip olması hakkında çok az şey biliniyor ve konuşuluyordu, ben de bunun uzun zaman alacağını biliyordum. TED الآن، في ذلك الوقت، لم يكن هناك من يتحدثت حقا عن حقوق الحيوان, عن فكرة وجود شخصية اعتبارية أو حقوق قانونية لحيوان غير بشري، و كنت اعلم ان ذلك سيستغرق وقت طويل.
    Biz iki saat alacağını düşünüyoruz, en fazla üç. Open Subtitles نعتقد ان الامر برمته سيستغرق ساعتين . ثلاثه بالكتير
    Küçük şişko çocuk yarın öc alacağını sanıyor. Open Subtitles ذلك الولد السمين فكر انه سيحصل على انتقامه غدا.
    Çünkü sen benden neler alacağını iyi biliyorsun Open Subtitles لأنه ينبغي أن تعرفي ما الذي ستحصلين عليه مني
    İnsanların gerçekten köpek külodu alacağını mı düşünüyorsunuz? Open Subtitles ‫أتعتقد حقا أن الناس ‫ستشتري سراويل الكلب؟
    Bana kürk alacağını söylemişti. Bunu her zaman istemişimdir. Open Subtitles قال أنه سيشتري لي فراء، لطالما أردت الفراء
    Tamam mı? Gerçekten herhangi birisinin bir bakkal faişesini ciddiye alacağını mı düşünüyorsun? Open Subtitles أتظنين أن أحداً سيقبل بعامل بقالة بائس؟
    Bunca şeyden sonra söylediklerimi ciddiye alacağını düşünmüştüm. Open Subtitles ظنتت انه بعد حدوث كل ذلك كنت ستأخذين ماسوف اقوله بشكل جدي
    Seni beklettiğim için çok üzgünüm ama aklını başından alacağını biliyorum. Open Subtitles أسف أنه جعلك تنتظر وتمتحن في الأخر ولكنك ستنال إعجابه، أعلم هذا
    Ayakkabı alacağını bilseydim, kaç numara giydiğimi söylerdim. Open Subtitles ,كنت سأخبرك بالمقاس الصحيح لو كنت أعلم أنك ستجلب لى حذاء
    -Hayır üzgünüm. -Komutan Cunnings size, kurtarma operasyonunu ele alacağını söyledi mi? Open Subtitles هل أخبرك النقيب ـ كانينغز ـ بأنه سيتولى مهمة البحث وإنقاذ الملازم ـ وايد ـ
    Onun deli olmadığını gördüğümde, alacağını biliyordum. Open Subtitles عندما رأيت بأنه ما كان مجنون، عرفت بأنه سيأخذه.
    Beni gelip alacağını söylediğin kişilerden. Open Subtitles من الأشخاص الذي ذكرتَ بأنهم سيأتون لأخذي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more