"alakasız bir" - Translation from Turkish to Arabic

• غير ذات صلة
• لا علاقة له بالأمر

Üç numaralı taşı alakasız bir kazıda geçen hafta bulduk.
وجدنا الحجر الثالث في حفرية غير ذات صلة الأسبوع الماضي

Çok garip, zaman tersine akınca Cumhuriyetçiler acayip açıklamalar yapıyor ve sonra sunucu alakasız bir soru soruyor.
في الوقت العكسي، للجمهوريين الإدلاء ببيانات الفاحشة ثم يسأل المضيف سؤال غير ذات صلة.

Bir eskotu tanık olarak kullanıyoruz, alakasız bir kimlik hırsızlığı vakasında, ama inanıyorum ki kız başka bir ajansta çalışmış.
إننا نستعمل مرافقة كشاهدة في قضية سرقة هوية غير ذات صلة. لكن..

Bahsi geçerse, şaşırmış gibi davran alakasız bir merakmış gibi.
إذا وصلنا لذلك، تصرّف بدهشة كما لو أنّه فضول لا علاقة له بالأمر

Bu konumuzla alakasız bir soru.
هذا السؤال لا علاقة له بالأمر.

alakasız bir soru olacak ama, uh... ne içiyorsunuz?
سؤال لا علاقة له بالأمر ماذا تدخنون؟