"alibi" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحانة
        
    • آلاباي
        
    • للحانة
        
    • بالحانة
        
    • آلبي
        
    Evlat edinme formlarini imzaladigimizi söyledi fakat aslinda kendisini Alibi'in sahibi yapan belgelermis. Open Subtitles لقد أخبرتنا اننا نوقع أوراق التبنى لكنها كانت حقا أوراق تجعلها مالكة الحانة
    Svetlana üçlü olarak devam etmemizi ve Alibi'da onun için çalismamizi söylüyor. Open Subtitles سفيتلانا تودنا ان نظل على علاقة ثلاثية و نعمل عندها فى الحانة
    Yakında markete, kuaföre, ve Alibi Room'a gitmeyi başaracak. Open Subtitles خلال بضعة أيام، ستصل للمتجر ثم صالون النساء و الحانة
    Alibi'da çalışmaya gidiyorum. Open Subtitles لا مزيدَ من الإرضاعِ الطبيعي. سوف أعمل بالـ"آلاباي".
    Alibi'ya bir sonraki gidişimin annemle olmasını istiyordum. Open Subtitles أمنيتي أن تكون زيارتي للحانة مع أمي
    - Alibi Room'a. - "Leydi ile Serseri" fantezisi yapabiliriz istersen. Open Subtitles إلى الحانة يمكننا فعل السيدة والمتشرد إذا أردت
    - Bu hafta bitmeden Alibi'da seninle içki içeğe benziyor. Open Subtitles يبدو أنها ستنضم معك للشراب في الحانة بنهاية هذا الأسبوع تبا
    Bu gece Alibi'da birer bira içelim mi? Open Subtitles هل تريد قضاء بعض الوقت معي ؟ الليلة في الحانة ؟
    Bütün hamileliğini Alibi'daki taburelerde geçirmişti. Open Subtitles لقد قضت فترة حملها عند عتبة النافذة في الحانة
    Toplananla Alibi'da herkese birer içki alınacak. Open Subtitles سنشتري بتلك النقود مشروبات للجميع من الحانة
    Alibi'ın üstündeki daireye koyacak bir yatak alana kadar. Open Subtitles حتى نحصل على سريرٍ إضافيّ لنضعه في عليّة الحانة
    Alibi'daki sorunu dün hızlı bir şekilde fark ettiğini görünce ev ekonomimize de bir göz atabileceğini düşündüm. Open Subtitles اكتشفت أخطائي في حسابات الحانة يوم أمس بسرعة وارتأيت أن عليها مراجعة نفقاتنا المنزلية أيضاً
    - Alibi'da bir etiket gördüm. - Bu şekilde söylendiğine emin misin? Open Subtitles لقد رأيت علامة فى الحانة - هل أنت واثق انك قلتها هكذا؟
    Svetlana bize sahte evlat edinme evraklari imzalatmis ve su an Alibi'in sahibi kendisi. Open Subtitles سفيتلانا جعلتنا نوقع على بعض أوراق التبنى و الاذن هى تملك الحانة
    Kev, babam dün Alibi'da mıydı? Open Subtitles كيف, هل كان أبي في الحانة ليلة أمس؟
    Sammi dün gece Alibi'da adamın birini ayarlayınca Chuckie'yi karavandan atmış. Open Subtitles (سامي)، تعرّفت على شخصٍ من الحانة وقامت بطرد (تشاكي) من شاحنتها
    Alibi'da herkes bunu konuşuyor. Open Subtitles بصعودٍ وقادم. الجميعُ يتحدث عنه الجميع بالـ"آلاباي".
    Yani Alibi'da yediğim hariç elde kaldı 61 bin. Open Subtitles لذا يبقيّ 61 وننقص الأموال الذي صُرِفت بالـ"آلاباي".
    Alibi'ı açayım da Frank başkasının karaciğeriyle biraz daha içsin diye. Open Subtitles حتى يمكنني فتحُ الـ"آلاباي"وأشاهد(فرانك)يشرب -عبر كبدِ شخصٍ آخر.
    Sabah ilk iş Alibi'a birkaç bin tane plastik bardak sipariş etmeni isityorum. Open Subtitles أريدك أن تطلب عدة أكواب للحانة "الآلباي" صباح الغد أكواب؟
    En son Alibi'da bıraktığında nasıl görünüyordu, Steve? Open Subtitles حينما تركته بالحانة ليلة الأمس, ستيف؟
    Dinle, ben Sammi'yi takviye için Alibi'a götüreyim. Open Subtitles أسمع، ما رأيكَ أن أخذ (سامي) إلى الـ "آلبي" من أجل التعزيزات؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more