"amaçlar için" - Translation from Turkish to Arabic

    • لأغراض
        
    • للأغراض
        
    • لأهداف
        
    • لاغراض
        
    Bunu unutup kristali bencil amaçlar için kullanmak büyük talihsizlikleri beraberinde getirecektir. Open Subtitles إذا نسيت هذا ثم استخدمت طاقة البلورة لأغراض أنانية ستجلب مأساة كبيرة
    Bunun tercih edilen bir fikir olmadığını biliyorum, ama barışçı amaçlar için kullanılırsa, bu miktar birçok ihtiyacı karşılayabilir. Open Subtitles أعرف انه ليس رأياً مفضل لكن لو استخدمنا هذه الأموال لأغراض سلمية هذه الكميات من المال ستخدم مجالات عديدة
    Bunu şu şekilde düşünün. Bunu belirli amaçlar için bir şeyleri programlamaya başlamak gibi düşünün. TED فكروا في الأمر على النحول التالي. فكروا فيه على أنه بداية برمجة أشياء لأغراض محددة.
    Simyanın askeri amaçlar için kullanılmasını ilk öneren kişiydi. Open Subtitles كان هو اول شخص يسمح بإستخدام الكيمياء للأغراض العسكريه
    Eğitimsel amaçlar için oldukça faydalılar. TED إنها مفيدة جداً للأغراض التعليمية.
    Mahkeme avukatlar tarafından farklı amaçlar için sömürülmüştür. Open Subtitles تمّ إستغلال المحكمة من قبل المحامي لأهداف معينة.
    Ticari amaçlar için kullanılan mallarda emlak vergilerini ödemediğini söylüyorlar. Open Subtitles يقولون أنه لم يدفع ضرائب عقاراته على ملكية مستخدمة لأهداف دعائية
    Sihirlerini bencil amaçlar için kullanmaya başladı. Open Subtitles لقد استخدم سحره لاغراض انانية
    Bunu yapabilmek için şehrin genelinde alçakça amaçlar için kullanılan üç güçlü eseri toplamaları gerekecektir. TED وللقيام بذلك، عليهم أن يقوموا بتجميع ثلاثة قطع أثرية قوية. التي تستخد لأغراض شنيعة عبر الأرض.
    Normalde programları, çok özel amaçlar için oluşturduğumuz karmaşık şeyler olarak görürüz. TED إننا عادة ما ننظر إلى البرمجيات باعتبارها أشياء معقدة نقوم ببنائها لأغراض محددة جدًا.
    Bu formülü kötü amaçlar için kullanmayacağınıza bize söz vermiştiniz. Open Subtitles لقد وعدتنا بألا تستخدم التركيبة لأغراض التدمير
    - Politik amaçlar için bebeği kullanamazsınız! Open Subtitles قلنا أننا لن نستخدم هذا الطفل أبدا لأغراض سياسية
    Bebeği politik amaçlar için kullanmayacağımıza yemin ettik. Open Subtitles قلنا أننا لن نستخدم هذا الطفل أبدا لأغراض سياسية
    Kaleler askeri amaçlar için tasarlanırdı, saldırıya direnmek için. Open Subtitles كلاّ، لقد صممت القلاعُ في الأصل لأغراض عسكريّة، لتحمّل الهجوم
    Alçakça amaçlar için benzer bir yaşam formuyla değiştirildi. Open Subtitles تم إستبداله بشكل حياة مطابق لأغراض شريره
    Orada, su temizlenir, "gri su" haline getirilir, ve ikincil amaçlar için kullanılırdı-- çimleri sulamak, arabaları yıkamak, içmek dışında her şey için kullanılırdı. Open Subtitles "و هناك كانت مياه الصرف تنقي مما ينتج "المياه الرمادية و التي كانت تستخدم للأغراض الثانوية مثل ري المروج, وغسيل السيارات
    Yuri'nin bize anlattığına göre endüstriyel amaçlar için kullanılmış. Open Subtitles ولقد أخبرنا (يوري) انه كان يستخدم للأغراض الصناعية
    Mahkeme avukatlar tarafından farklı amaçlar için sömürülmüştür. Open Subtitles تمّ إستغلال المحكمة من قبل المحامي لأهداف معينة.
    Fakat farklı amaçlar için. Open Subtitles كلاهما ارادوه لاغراض مختلفه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more