Şu an bezle ilgili bir espri yapardım ama açıkçası hiç havamda değilim. | Open Subtitles | وانا أمزح بخصوص موضوع الحفاظات ال لكن بصراحة, انا لست في مزاج جيد |
Onların mutlu olmasına memnunum, ama açıkçası bunun bana pek yararı yok. | Open Subtitles | يسعدني أنهما سعيدان، لكن بصراحة ذلك لا يفيدني بشيء |
ama açıkçası onu konuşturabileceğini sanmıyor. | Open Subtitles | لكن بصراحة, إنه غير متفائل بأن يستطيع الحصول منه على شىء ماذا يحدث؟ |
Belki köylü gibi görünebilirim ama açıkçası senin gibi erkekleri anlayamıyorum. | Open Subtitles | ربما أبدو ساذجة ، ولكن بصراحة يمكنني فهم أفعال رجل مثلك |
Glutene toleransı olmadığını biliyorum ama açıkçası, glutenin ne olduğundan emin değilim. | Open Subtitles | آه, أعلم أنّه حسّاسٌ للغلوتين ولكن بصراحة, لست أعلم ما هو الغلوتين |
ama açıkçası, gerçekten biyolojik oğlum olması ihtimali benim için çok zor.. | Open Subtitles | لكن الحقيقة بأن هناك فرصة بأنه قد يكون الابن البيولوجي؟ |
ama açıkçası ben böyle bir şeyin olabileceği aklımın ucundan bile geçmemişti. | Open Subtitles | و لكن بصدق لم يخطر ببالي أن شيئاً من هذا القبيل قد يحدث |
ama açıkçası, benden yarın onunla kaçıp gitmemi istese hayatıma uzun uzun bakmak zorunda kalırdım. | Open Subtitles | و لكن بصراحة اذا سألني ان اهرب معه غداً سآخذ نظرة طويلة و قوية على حياتي |
Her zaman biram olur ama açıkçası oğlumun burada başka bir şeyler olduğunu düşünmesini istemiyorum | Open Subtitles | دائما لديّ لكن بصراحة لا أريد أبني أن يظن أن هناك شيء يحدث بيننا |
Şey, balonları birer birer vurmaları için çatıya keskin nişancıları yerleştirdim ama açıkçası pek de iyi değiller. | Open Subtitles | حسنا، لقد وضعت رماة على السطح ليطلقوا النار على البالونات واحدا تلو الآخر، لكن بصراحة هم غير بارعين. |
ama açıkçası bu kadar çok beklediğime inanamıyorum. | Open Subtitles | لكن بصراحة ، لا أصدق أنني أنتظرت كل هذه المدة |
Bakın, mezuniyet şakalarına bayılırım, cidden ama açıkçası bence bu biraz homofobik, değil mi? | Open Subtitles | أسمعوا، أعرف أنه يوم مزاح طلاب المرحلة الأخيرة، لكن بصراحة أظن أن هذه تعتبر كراهية إتجاه الشذوذ الجنسي، صحيح؟ |
Bir şeyler deniyoruz, ama açıkçası Tina'yla benim aramda. | Open Subtitles | حسناَ نعمل على بعض الأمور لكن بصراحة أعتقد أنه بيني وبين " تينا " |
ama açıkçası, kendi kalp kırıklığını | Open Subtitles | لكن بصراحة . لا أحس أن هذا عادلاً لكِ |
Yanılıyor olabilirim, ama açıkçası, şüpheleniyorum. | Open Subtitles | والان ,قد اكون على خطأ , ولكن بصراحة اشك فى ذلك |
Senden hoşlanmadığımdan değil ama açıkçası yüzünü boyadığını aklımdan çıkartamıyorum. | Open Subtitles | لا أقصد أني لا أستلطفك، ولكن بصراحة شديدة، أواجه صعوبة في التغلب على موضوع دهن الوجه. |
ama açıkçası, sizin iş metotlarınız fazla şiddet içeriyor. | Open Subtitles | ولكن بصراحة تامة، ليس هناك صعوبة في إيجاد أساليب العمل |
Şirketimizi terk ettiğinde beni de terk ettin ama açıkçası hep dost olarak kalacağımızı sanmıştım. | Open Subtitles | عندما غادرت الشركة غادرتني أيضـًا ولكن بصراحة أعتقدت بأننا سنظل أصدقاء |
ama açıkçası bu gangster işleriyle işim bitti. | Open Subtitles | ,لكن الحقيقة هي أني سأعتزل حياة العصابات |
ama açıkçası birbirinizi seviyorsanız bir şey almanız gerekir mi bilmiyorum. | Open Subtitles | لكن بصدق لا أعلم ان كنتى ستحتاجي أن تأخذي أي شيء ان كنتم تحبون بعضكم البعض |
ama açıkçası, zamanlama daha kötü olamazdı. | Open Subtitles | ولكن صراحةً.. لايمكن أن يكون التوقيت أسوأ من هذا |
ama açıkçası kim olduğun sorulduğunda cevap vermekte zorlanıyorum. | Open Subtitles | ولكن فى الحقيقة كلما سألنى احدهم عنكِ يزعجنى اخبار الحقيقة |
Hayvanlardan bazıları yatak kanununu hatırladıklarını düşündüler, ama açıkçası yanılmışlardı. | Open Subtitles | البعض من الحيوانات اعتقد لنه يذكر القوانين التي تمنع النوم في الاسرة لكن من الواضح انهم مخطئين |
Aslında imdat çağrısını yollarım, ama açıkçası, bu küçük tekneyi hiçbir zaman bulabileceklerini sanmıyorum. | TED | أرسلت إشارة استغاثة، لكن صراحة لا أعتقد أنهم سيجدون هذا المركب الصغير. |