Hayır, lanet okumuyorum... Ama dün aynı bir genç pagan... tanrıçası gibi, güzel ve cüretkardın. | Open Subtitles | لا ، انا لا اكفر لكن بالأمس ، عندما رأيتك جميلة جداً وجريئة مثل اللآهة الوثنية الصغيرة |
Ama dün, işe gelmeden önce iflas ilan ettim. | Open Subtitles | لكن بالأمس. أشهروا إفلاسي قبل أن آتي للعمل |
Bilmem hepiniz hatırlıyormusunz, Ama dün benim giderlerimle dalga geçmiştiniz, | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ إذا أنتم جميعاً تَتذكّرونَ، لكن أمس كَانَ عِنْدَكَ بَعْض المرحِ في نفقتِي، |
Ama dün gözlerini üstümde hissedince hoşuma gitmişti, | Open Subtitles | لكن أمس احببت ان احْس ان عيونِه عليّ |
Ama dün dişlerimi fırçalarken dönüp pencereden dışarı baktım ve çimlerin üzerinden yeşeren iki küçük nergis gördüm. | Open Subtitles | لكن البارحة بينما كنت اغسل أسناني، نظرت إلى النافذة فرأيت زهرتي نرجس تطل من فوق العشب |
"Buna asla inanmayacaksınız, Ama dün donanmada övülen bir denizci oldum. | Open Subtitles | لن تصدق , و لكن بالامس اصبحت بحارا تفخر به البحرية |
Geçeceğini düşündüm, Ama dün gece ayaklarım uyuştu. | Open Subtitles | أعتقدت أنه رحل ولكن البارحة , تخدرت قدماي |
Keswick'i takip ediyordum Ama dün beni fark ettiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | حسنا لقد طنت أتبع كيسويك ولكن بالأمس أظن أنه لاحظني |
Ama dün hırsızın penceresine şu taşlardan biri atılmış. | Open Subtitles | لكن بالأمس , شخص ألقى واحدةً من هذه الصخور عبر نافذة السارق |
Gerçi her gece kaçıyor Ama dün gece sirk belgeselindeki adamın biri vücudunu, vücut kütlesinden daha küçük olan yerlere sokuyordu, ki imkansız-- | Open Subtitles | و ذلك ما أعاني منه كل ليلة، لكن بالأمس كان عن بهلواني يستطيع حشر نفسه في أماكن |
Aferin beyefendi Ama dün senden üç basamaklı dava numarasını unutmamanı istediğimde uyuyakalmış numarası çektin bana. | Open Subtitles | حسنًا ، أترى أنتَ تفعل هذا لكن بالأمس سألتك أن تتذكر ثلاث أرقام لعدد الحالات وتظاهرت بالنوم |
Pekala, detayları veremem, Ama dün gece gerçek ailelerimizden bir ipucu buldum. | Open Subtitles | حسناً, لا يمكنني قول التفاصيل و لكن بالأمس, و جدت خيط يقودنا لآبائنا الحقيقيين |
Bunun yardımı olur mu, bilmiyorum, Ama dün ben oteldeyken, | Open Subtitles | لا أعرف إذا هذا سيُساعد، لكن بالأمس عندما كُنتُ، في الفندق، |
Joan, daha önce de buna benzer durumlar yaşamıştım Ama dün mermiyi yiyeceğimi hissettim. | Open Subtitles | مررت بموقف كهذا من قبل لكن بالأمس شعرت برصاصة تخترقني |
Ama dün... o kız bana ilginç bir soru sordu. | Open Subtitles | لكن أمس... تلك البنتِ الشابةِ سَألتْني سؤال بريء. |
Ama dün... o kız bana ilginç bir soru sordu. | Open Subtitles | لكن أمس... تلك البنتِ الشابةِ سَألتْني سؤال بريء. |
Bu kadar erken aradığım için üzgünüm Ama dün gece arkadaşımız Stu Rubin hakkında rahatsız edici şeyler öğrendim. | Open Subtitles | أنا أسف لإتصال مبكراً هكذا لكن أمس إكتشفنا معلومات عن صديقنا(ستو) |
Bu kadar erken aradığım için üzgünüm Ama dün gece arkadaşımız Stu Rubin hakkında rahatsız edici şeyler öğrendim. | Open Subtitles | أنا أسف لإتصال مبكراً هكذا لكن أمس إكتشفنا معلومات عن صديقنا(ستو) |
Ama dün bir şeyin yoktu. | Open Subtitles | لكن أمس كنتُ بخير. |
Ama dün Tracy ve ben, saatlerce Kenneth'ın konuşmasını dinlemek zorunda kaldık. | Open Subtitles | لكن أمس أنا و(ترايسي) اضطررنا للإستماع إليه طيلة ساعات |
Ama dün gece dans ederken aramızda bir elektriklenme olduğunu inkâr edemezsin. | Open Subtitles | لكن البارحة عندما كنا نرقص لاتستطيعين انكار أنه كان هناك شراره |
Bu tür şeyleri kafaya takan sadece benim Ama dün oteldeydin. | Open Subtitles | وأنا متأكدة أني أفكر بالأمور أكثر مما يلزم لكن البارحة حين كنت في الفندق |
Ama dün aradılar ve dediler ki, "Bunları çıkarmak zorundayız. | TED | لكن بالامس اتصلت بهم سلطات المدينة واخبرتهم, "انظرو,سوف نقوم بنزعها. |
Biliyorum, seçim kampanyamı ofiste konuşmamam gerekir Ama dün gece kampanya yönetimini kimin yapacağına dair bir karar verdim. | Open Subtitles | الآن، أعرف أنه من المفترض عليّ ألا أتحدث عن حملتي في المكتب ولكن البارحة أخذت قرار مَن سيكون مدير الحملة |
Ama dün beni kurtardığında korkmak için bir sebebim olmadığını hatırladım. | Open Subtitles | ولكن بالأمس عند أنقذني، تذكرت أن لدي أي سبب ليكون خائفا. |