"anakarada" - Translation from Turkish to Arabic

    • البر الرئيسي
        
    • البر الرئيسى
        
    • القارة
        
    • اليابسة
        
    • على البرّ
        
    Yani sen ve kanserin buradan gideceksiniz ve Anakarada tamamen tek başına öleceksin. Open Subtitles لهذا ستغادر المكان أنت ومرضك السرطان وسوف تموت منفرداً تماماً في البر الرئيسي
    Anakarada gidebileceğimiz bir kısım olmadığından emin miyiz? Open Subtitles هل نحن واثقون من عدم وجود أي جزء من البر الرئيسي يمكننا الذهاب إليه؟
    Anakarada. İstediğiniz şey kolay değil. Open Subtitles إنه على البر الرئيسي إن ما تطلبه ليس بالأمر السهل
    Bence tamirci perilerden birine Anakarada yapacak bir iş çıkmış olabilir. Open Subtitles قد يكون لديه وظيفة القيام بعد كل شيء، فى البر الرئيسى.
    Optrikalılar da kutsal geçit yollarının bu Anakarada olduğuna inanıyorlar. Open Subtitles و الأوبتريكيين يعتقدون أن البوابة الكونية المقدسة توجد على هذه القارة
    Kadimler Athosyalıların Anakarada kalmasına izin verdiler mi? Open Subtitles هل قام ال هل سمح الإنشنتس للأتوزيين بالبقاء على اليابسة ؟
    Anakarada yaşayan büyük zehirli yılana benzer yaratıkların dışında güzel bir çevresi var. Open Subtitles بجانب المخلوق الكبير الذي يشبة الأفاعي السامة التي تسكن البر الرئيسي يبدوا وكأنه يرحب يحتفي بمحيطة
    Anakarada iki hafta sonra bir bara girip 3 kişiyi öldüresiye bıçakladı. Open Subtitles بعد مرور أسبوعين في البر الرئيسي دخل إلى حانة ما وطعن ثلاثة أشخاص حتّى الموت
    Son uçuş bir saat içinde. Anakarada daha emniyetli olacağız. Open Subtitles آخر سفرة خلال ساعة سنكون بأمان في البر الرئيسي
    Tinker Bell, Anakarada onun her zerresine ihtiyacımız var. Open Subtitles تينكر بيل"، تعلمين أننا نحتاج كل حبة منه" في البر الرئيسي
    Ben de Al'ın başka kime para verdiğini araştırdım ve Anakarada bir veterinerin ismini buldum. Open Subtitles لذلك, بحثت عن أشخاص آخرون في جدول الرواتب... فوجدت اسماً لطبيب بيطري من البر الرئيسي.
    Eğer Atlantis'i kaybedersek, Anakarada hapsolacağız,Yıldızgeçidine giriş yapamayız. Open Subtitles إن فقدنا (أتلانتيس) فسنبقى على البر الرئيسي دون وسيلة للوصول للبوابة
    Anakarada ceza hukuku okuyup Fortitude'a geldim ve bir polisle evlendim. Open Subtitles درست القانون الجنائي في البر الرئيسي (أتيت إلى (فورتيتيود وتزوجت رجل شرطة
    Yalnızca Anakarada söylenenleri iletiyorum. Gelecek hafta onu orada istiyorlar. Open Subtitles أنا أنقل فقط ما يقوله البر الرئيسى يريدونه هناك في الأسبوع المقبل
    Kendine Anakarada bir yer kiraladığını bildiğinden eminim ama sebze bahçesi yaptığını biliyor muydun? Open Subtitles أنا متأكدة من أنك تعرف أنها إستأجرت مكاناً فى البر الرئيسى ولكن، أتعلم أنها زرعت لنفسها حديقة نباتية ؟
    Tink, al, Anakarada işine yarayacak bir şey. Open Subtitles مهلا، شيئا ل تساعدك فى البر الرئيسى.
    Bu Anakarada Nefertum tarafından yaratıldığımıza dair kanıt arıyordum. Open Subtitles كنت أبحث عن إثبات أننا خلقنا على هذه القارة بواسطة نفرتوم
    Çok zaman önce, Anakarada, dağcı bir efendi vardı. Open Subtitles منذ فترة طويلة, على القارة, كان هناك سيد متسلق للجبال.
    Ve bunlar Anakarada yaklaşık 10.000 yıl öncesine kadar hayatta kalıyorlar. Aslında, şaşırtıcı bir şekilde, Sibirya'daki küçük adalarda ve Alaska'da, 3000 yıl kadar öncesine kadar hayatta kalıyorlar. TED وهناك يعيش على اليابسة قبل 10،000سنة من الآن، وفي الحقيقة وبشكل مفاجئ، يعيش على جُزرٍ صغيرة في سيبيريا وآلاسكا ، حتى قبل 3،000 سنة من الآن.
    Athosyalılar, Teyla'nın halkı bunu Anakarada yapıyorlar. Open Subtitles الأتوزيين_ قوم تايلا _ يزرعونه على اليابسة هنا
    Polis şefi Anakarada bir tahliye işlemi yürütüyor. Open Subtitles قائد الشرطة يُدير عمليّة الإخلاء على البرّ الرئيسي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more