"anlaşma yapmaya" - Translation from Turkish to Arabic

    • لعقد صفقة
        
    • عقد صفقة
        
    • لعقد صفقه
        
    • عقد اتفاق
        
    • إتمام صفقة
        
    • لعقد إتفاق
        
    • إجراء صفقة
        
    6 yaşında bir kız kayıp ve siz anlaşma yapmaya çalışıyorsunuz. Open Subtitles فتاة بعمر 6 سنوات مفقودة، وأنتِ تَعملي لعقد صفقة
    Karanlık Olan anlaşma yapmaya mı geldi yani? Ne kadar sıradan. Open Subtitles القاتم هنا لعقد صفقة إذاً يا له مِنْ تقليد رهيب
    O odaya anlaşma yapmaya hazır olarak gittiğimi biliyorum. Open Subtitles أعلم أنني دخلت تلك الغرفة على استعداد لعقد صفقة
    Her şey yoluna girecek, Fredo. Pentangeli bir anlaşma yapmaya razı olduğunu söylüyormuş. Open Subtitles كل شىء سيكون على مايرام بنتيجيلى يريد عقد صفقة
    Kırmızı Gömlek'in kabilesine iyice yaklaşır ve onlara tüfek satmak üzere anlaşma yapmaya hazır olurdum. Open Subtitles اخمن اننى يجب ان اكون قريب ... "من اجتماع "ريد شيرت . مستعدآ لعقد صفقه لبيع نفس البنادق
    Onu, bizimle bir anlaşma yapmaya zorlayabiliriz. Open Subtitles . أعتقدأننا يمكن أن نجبره على عقد اتفاق معنا
    Bak buraya anlaşma yapmaya geldim. Anlaşacak mıyız? - Anlaştık mı? Open Subtitles إسمع لقد جئت من أجل إتمام صفقة هل سنعقد صفقة هل اتفقنا ؟
    Bunu kaybetmek istemiyorum. Yani seninle anlaşma yapmaya razıyım. Open Subtitles أنا لا أريد أن نفقد ذلك، لذلك أنا على استعداد لعقد صفقة معك
    Ama bir şey seni şeytanla anlaşma yapmaya zorladı. Open Subtitles ولكن شيئا ما دفع لك لعقد صفقة مع الشيطان
    anlaşma yapmaya hazır olduğumda sana geleceğim. Open Subtitles عندما أكون مستعدّة لعقد صفقة سأقصدك
    anlaşma yapmaya hazır olduğumda sana geleceğim. Open Subtitles عندما أكون مستعدّة لعقد صفقة سأقصدك
    anlaşma yapmaya hazır değilim. Open Subtitles لست مستعدة لعقد صفقة
    Gibbons'ı o kadar çok istiyorsun ki bir polis katiliyle anlaşma yapmaya razısın. Open Subtitles سندمّر كل شيء عملنا جاهدين من أجله أنت ترغبين جداً بسجن (غيبنز) حتى أنك مستعدة لعقد صفقة مع قاتل شرطيّ
    anlaşma yapmaya razıyım. Open Subtitles أنا مستعد لعقد صفقة.
    Buraya bir anlaşma yapmaya geldim. Open Subtitles أنا هنا لعقد صفقة
    Ablan her şeyi anlattı, ben de bir anlaşma yapmaya karar verdim. Open Subtitles أختك أخبرتني بكل شيء ولذا قررت عقد صفقة معك
    İzin ver açıklayayım. anlaşma yapmaya çalıştığımız Avrupalı bir şirket vardı. Open Subtitles هناك شركة أوروبية نحاول عقد صفقة معها حسنا
    Belki annene gidip anlaşma yapmaya çalışırız. Open Subtitles لربما يمكننا الذهاب لأمك و عقد صفقة معها
    Bir anlaşma yapmaya hazır mısın? Open Subtitles هل انتِ مستعده لعقد صفقه ؟
    Eğer girip, başarısız olursam, o zaman anlaşma yapmaya razı olurum. Open Subtitles وإن أخذته ولم أنجح، فحينها سأفكر في عقد اتفاق
    Bak buraya anlaşma yapmaya geldim. Anlaşma yapıyor muyuz? Anlaştık mı? Open Subtitles إسمع لقد جئت من أجل إتمام صفقة هل سنعقد صفقة هل اتفقنا ؟
    SG-1 Cassandra'nın hayatı karşılığında anlaşma yapmaya beni ikna etti, Bu gerekli değil. Open Subtitles لقد أقنعنى فريق (إس.جى-1) لعقد إتفاق لاجل حياة (كساندرا) وهذا ليس ضرورياً
    Bir mayın üzerinde dururken benimle anlaşma yapmaya mı çalışıyorsun? - Daha iyi bir an olamaz. Open Subtitles هل تحاول إجراء صفقة معي فيما أقف على حقل ألغام ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more