| Defolun! Ne yaptığını Anlamıyor musunuz? Hissetmiyor musunuz? | Open Subtitles | أخرج, ألا تفهم مالذي تستطيع فعله ألا تحس به؟ |
| Dolaba kilitlenme nedenimin bilim kampı gibi şeyler olduğunu Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تفهم أن أشياء كمخيم علوم هي السبب هي ما حبستني في خزانتي؟ |
| Eğer ekinlerinizden bu yıl ürün alamazsanız gelecek yıl başka bir... kurbanın kanını akıtmak zorunda kalacağınızı Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | حسناً، ألا تفهمون بأنه ، إذا فشلت محاصيلكم هذا العام العام القادم عليكم أن تضحوا بدم آخر؟ |
| Aşağıda, Cedar Creek'de, 30 yıldır üstünde çalıştıkları... bir biyolojik silah olduğunu Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تفهمون أن تحتكم في سيدار كريك سلاح بيولوجي كانوا يصنعونه بصورة غير شرعية في السنوات ال 30 الماضية |
| Gitmeliyim. Uzaklaşmam gerektiğini Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | أنا مضطرة لذلك.ألا ترى بأني مضطرة أن أبتعد؟ |
| Tehlikede olan şeyin ne olduğunu Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تفهمين ما يحدث على الساحة؟ |
| Bu bizimle alakalı..hepsi.Anlamıyor musunuz, akıl hastanesindeyiz ve kimse bilmiyor 0lanlara bakın, insanlar tek tek kayboluyor ve Steven kafayı yemiş durumda | Open Subtitles | هذا حولنا ، كله .. ألم تفهموا بعد؟ إننا في مصحة عقلية في مكان مقفر |
| Anlamıyor musunuz, gerzek müzisyenler? | Open Subtitles | ألم تفهم ؟ ايها الموسيقي لعين ؟ |
| Bakın, Anlamıyor musunuz? Eğer haklıysam, artık yalnız değilim. | Open Subtitles | ألا ترون لو كنت محقاً فلن أصبح وحيداً بعد الآن |
| İçeride güvenliği sağlayıp binayı erişilemez hâle getiren İç Güvenlik ajanları kol geziyor, Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تفهم أن هناك وكلاء أمنيون شغلهم الوحيد هو تصميم إجراءات أمنية لجعل هذا القسم محصناً |
| Siz kadınlar randevu vermek sözleşme gibidir Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تفهم النساء أن الاتفاق على موعد مثل العقد؟ |
| Fakat size söylemem gerekliydi. Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | ، ولكن توجب علي إخبارك ألا تفهم ؟ |
| Ne dediğinizi bilmiyorsunuz siz. Anlamıyor musunuz? Krize girecek. | Open Subtitles | أنتم لا تفهمون ما تتحدثون عنه .ألا تفهمون أنه سيكون مريض الأن |
| Bana güvenmelisiniz. Onda bir terslik olduğunu Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | يجب أن تثقوا بى فى هذا ألا تفهمون أن هناك شيئا خاطئ بهذا الشاب |
| Anlamıyor musunuz, onu başka biriyle karıştırıyorsunuz. | Open Subtitles | ألا تفهمون أنّكم أخلطتم بينه وبين شخص آخر؟ |
| Anlamıyor musunuz? Bu sürede yapacak bir şeyim yok. Anlıyor musunuz? | Open Subtitles | ألا ترى أنا ليس لدى ما أفعله فى كل هذه السنوات أتفهم؟ |
| - Köstebeğin bize yaptıklarını Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | ألا ترى ماذا يفعل بنا الجاسوس ؟ أنتِ هي الجاسوس |
| - Brett değildi, Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | - إنه ليس بريت , ألا تفهمين ؟ - |
| -Victor! Paramı istiyorum tamam mı? Geri çekilin, Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | نقودي هناك ، إبتعد إذاً إبتعدوا من هنا ، ألم تفهموا ؟ |
| Onlar için muhbirlik olan şey, sizin için doğruyu söylemek, Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | ما يعتبرونه وشى هو قول الحقيقه بالنسبه لكم الا تفهمون ذلك ؟ |
| Arkadaşlarım, Toprak Ülke'yi bulmak istiyorsak o çocuğa ihtiyacımız olduğunu Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | الا ترون اننا نحتاج تلك الفتاة ان كنا نريد العثور على اليابسة |
| Anlamıyor musunuz? Bu adam ejderha ile beraber. | Open Subtitles | ألا تدركون بأنه متحالف مع التنين |
| Fakat bayım, Anlamıyor musunuz, bunu kabul etmeyi... sadece bir an düşünsem bile... | Open Subtitles | ف ولكن, الا ترى يا عزيزى, اننى, حتى ولو للحظة, فكّرت فى عمل شئ من هذا القبيل, انه شئ مضحك |
| Gölün suyunun kutsal olduğunu söylerlerdi. Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | لقد اعتادوا ألقول أنه ماء مقدس ألا ترين ؟ |
| Bayan, gidin. Size yardım edemem. Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | ارحلي يا سيدة، لا يمكنني مساعدتك ألا تفهمي ذلك؟ |
| Hepsi bu! Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | كيف ماذا ، هذا كل شئ ، الم تفهم ؟ |
| Yapamam, Anlamıyor musunuz? | Open Subtitles | لا أستطيع .. هل لا تفهم ؟ |