Bize bir şey anlatmaya çalışıyor. Belki bizi Philip'e götürebilir! | Open Subtitles | إنه يحاول إخبارنا بشيء ربما يمكنه أن يقودنا إلى فيليب |
Evet, bu denizci bize bir şey anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | أجل، يبدو أن هذا الجندي يحاول إخبارنا بشيئ. |
- Ruhlar bir şey anlatmaya çalışıyor. - Bu bir işaret olmalı. | Open Subtitles | الأرواح تحاول إخبارنا شيء لابد انها إشارة |
Bence annem bize bir şey anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | أنا فقط أُفكّرُ أمّاً يُحاولُ إخْبارنا شيءَ. |
Sanki bilinçaltım, bana bir şeyler anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | كأن عقلي اللاوعي يحاول ان يقول لي شيئا ما بلى. |
Sence bize bir şey mi anlatmaya çalışıyor? | Open Subtitles | هل تعتقدين أنه يحاول قول شيئا لنا ؟ |
Biraz sessiz ol Willard. Onbaşı bize bir şey anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | "إنتظر لحظة "ويلارد العريف يحاول أخبارنا بشىء |
Belli ki bize bir şey anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | هو يحاول اخبارنا بشئ |
Sanırım Bugsy, bize masalımızın sona erdiğini anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | أعتقد أن بغزي يحاول إخبارنا أن القصّة وصلت لنهايتها |
- Sence bize ne anlatmaya çalışıyor? | Open Subtitles | ما الذي تعتقد أنّه يحاول إخبارنا به؟ |
Bize bir şeyler anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | مهلا، إنه يحاول إخبارنا بشيء ما |
Bize ne anlatmaya çalışıyor? | Open Subtitles | ماذا كان يحاول إخبارنا به؟ |
Bence Lorenz bir şey anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | كان (لورينز) يحاول إخبارنا شيء |
- Bence Kubbe bize bir şey anlatmaya çalışıyor. - Saçmalık bu. | Open Subtitles | ـ أعتقد أن القبة تحاول إخبارنا بشيء ـ هذا هراء |
İki türlü de, bize bir şey anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | في كلا الحالتين هي تحاول إخبارنا بشيء |
Milton bize kötü olmanın iyi olmaktan daha eğlenceli olduğunu mu anlatmaya çalışıyor? | Open Subtitles | الشيطان الآن كَانَ "ميلتن" يُحاولُ إخْبارنا |
O an, senin azmış olduğunu anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | انه يحاول ان يقول لكي انك شبقة |
Sence bize bir şey mi anlatmaya çalışıyor? | Open Subtitles | هل تعتقدين أنه يحاول قول شيئا لنا ؟ |
Bize bir şeyler anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | إنه يحاول أخبارنا شيئاً. |
Sammy bize bir şey anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | سامى ) يحاول اخبارنا بشىء ما ) |
Bana aylardır izlemeyi beklediğim bir filmin sonunu anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | "إنّه رجل يدعى "المسيطر يريد إخباري بحبكة فيلم |
Rüyalarımda onu görebiliyorum, ve bana bir şey anlatmaya çalışıyor | Open Subtitles | يمكن أن أراه في أحلامي و هو يحاول أن يقول شيئاً لي |
Diğer tarafta olduğunu anlatmaya çalışıyor, David. - Evet. | Open Subtitles | إنه يحاول القول بأنها في الإتجاه المعاكس، دايفيد |
Ciddi olursak, sanırım bu durum , bana... doğru adamın bir yerlerde olduğunu anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | بجد اعتقد انها تحاول ان تقول لي الرجل المناسب هناك بالخارج. فقط تحلى بالصبر |
Bize, birilerinin onun söylememesini istemediği birşey anlatmaya çalışıyor. | Open Subtitles | إنها تحاول أن تخبرنا شيء ما وأحد ما لا يريدها أن تقوله |
Bayan Lemon bize anlatmaya çalışıyor, Hastings. | Open Subtitles | - الآنسة "ليمون" تحاول اخبارنا بهذا - لذا ذهبت إلى مكانه في شارع هارلي شارع هارلي : |