"anlattığımız" - Translation from Turkish to Arabic

    • التي نرويها
        
    • التي نحكيها
        
    • نقولها
        
    • التى نرويها
        
    anlattığımız hikayeler kendimizi nasıl gördüğümüz, hareketlerin nasıl yönetildiği ve hareketlerin nasıl başarılı olduğu açısından önemlidir. TED القصص التي نرويها مهمة جداً في كيفية رؤيتنا لأنفسنا، وبإيماننا بكيفية إدارة الحركات، وكيف تفوز هذه الحركات.
    Hikaye biziz, hepimiziz. Bizler, kendimize anlattığımız hikayeleriz. TED إنها قصتنا جميعا. فنحن القصص التي نرويها لأنفسنا.
    Kostümleri anlattığımız hikâyelere espri, komiklik, renk ve öykü netliği katması için kullanıyorum. TED أستخدمُ الأزياء لإضفاء روح الفكاهة والكوميديا والألوان ووضوح سردي للقصص التي نحكيها.
    Bu, birbirimize değer hakkında anlattığımız kolektif hikayeyle ilgili. TED هي عبارة عن قصة مشتركة حول القيمة التي نحكيها لبعضنا البعض.
    Ölene kadar içmiş miydi? Evet o bizim anlattığımız hikaye. Open Subtitles لقد ذهب بنفسه للموت ؟ هذه القصة التي نقولها
    Kendimize anlattığımız bir hikâyedir ve her hikâyenin bir başlangıcı olmalıdır. Open Subtitles إنها قصة نقولها لأنفسها وكل قصة تحتاج إلى بداية
    Kendimize anlattığımız hikâyeler değilsek, neyiz biz? Open Subtitles من نحن، إن لم نكن القصص التى نرويها لأنفسنا؟
    - Ve insanlar oraya bakarken anlattığımız hikayenin içinde - kendilerini hayal edecekler. Open Subtitles والناس ينظرون إليها ويتصورون أنفسهم بالقصة التي نرويها
    Kendimize ne olabileceğini veya kim olabileceğimizi anlattığımız hikâyelerdir. Open Subtitles إنّها القصص التي نرويها لأنفسنا حول ماقد يحدث، وحول ماقد نُصبح عليه.
    Bizim, muhteşem tarih kapsamında anlattığımız öykü bu. TED و هذه هي القصة التي نرويها في "تاريخ عظيم".
    anlattığımız hikayenin ne kadarı doğru? TED في الواقع أننا -- ما هي القصة التي نرويها بالفعل؟
    Ara verme ihtiyacımız, tez canlılık hakkındaki kültürel anlatılarımızla zıt yönde, yani, başarının nasıl olduğu ve başarının nelere mal olduğunu toplumca birbirimize anlattığımız hikâyelerimizle ters düşüyor. TED وتصطدم حاجتنا إلى الراحة بمفهومنا الثقافي عن الاجتهاد والكفاح. أي القصص التي نرويها كمجتمعٍ لبعضنا البعض حول كيف يكون النجاح وما يتطلبه الأمر للوصول إليه.
    Varolup olmadığımız ve kim olduğumuz ikilemiyle yaşadığımız bu evrende ve varoluşta kendimize anlattığımız hikayeler varolma olasılığımızı tanımlayan hikayeleriz. TED في هذا الكون، وفي هذا الوجود، حيث نعيش مع هذه الثنائية هل نحن موجودون أم لا ومن نحن، فالقصص التي نرويها لأنفسنا هي التي تحدد الاحتمالات الكامنة لوجودنا.
    Ama anlattığımız hikâyeler yanıltıcı, eksik veya yanlış olduğunda ne olur? TED لكن ماذا يحدث عندما تكون القصص التي نحكيها مضللة أو غير كاملة أو ببساطة خاطئة؟
    Gözden geçirmek için gösterilen çabaya değer çünkü hayat kalitemiz için kendimize anlattığımız hikâyelerden daha önemli bir şey yok. TED وهذا يستحق عناء المراجعة لأنه لا شيء أهم في نوعية حياتنا من القصص التي نحكيها لأنفسنا عن أنفسنا.
    Kendimize ne olabileceğini veya kim olabileceğimizi anlattığımız hikâyelerdir. Open Subtitles إنها القصص التي نحكيها لأنفسنا لما قد يحدث وماذا قد نكون
    Size bu hikayeyi anlatmak istiyorum çünkü hatırlamamız gerekir ki birbirimize anlattığımız hikayeler basit anlatılardan, öykülerden veya eğlenceden daha fazlasıdır. TED أردت إخباركم بهذه القصة لأنني أظن أننا بحاجةٍ لأن نتذكر أنه أحيانًا القصص التي نقولها لبعضنا هي أكثر من مجرد حكايات أو وسيلة للترفيه أو السرد
    Ayrıca size Godwin, Poe ve Verne'den bahsetmek istedim. Bence onların hikayesi, birbirimize gelecek hakkında anlattığımız hikayelerin önemini açıklıyor. TED أردت أيضًا إخباركم عن غودوين، وبو، وفيرن لأنني أعتقد أن قصصهم تخبرنا أيضًا بأهمية القصص التي نقولها لبعضنا البعض عن المستقبل بشكل عام.
    Komik. Bütün bu anlattığımız hikayeler, değil mi? Open Subtitles انه مضحك هذه القصص التي نقولها ، صحيح ؟
    Örneğin, çocuklarımıza anlattığımız öyküleri ele alalım. Open Subtitles او القصص التى نرويها لأطفالنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more