"anlayabileceği" - Translation from Turkish to Arabic

    • يفهمها
        
    • فهمها
        
    • سيفهمه
        
    • يفهمه
        
    • يتفهمه
        
    • الرسالة تحتوي على
        
    Sadece bir çocuğun anlayabileceği şeyler söylüyor. Open Subtitles إنه يقول أشياء الطفل فقط يستطيع أن يفهمها
    Çünkü kalp her şeyi mantığın anlayabileceği nedenlerden dolayı yapmaz. Open Subtitles لأن القلب يفعل أشياءً لا يفهمها العقل لأن القلب يفعل أشياءً لا يفهمها العقل
    Sadece üyelerin anlayabileceği kelimeler yaratır ya da kelimelere yeni anlamlar yüklerler. Open Subtitles بحيث يفهمها فقط افراد الطائفة هذه طريقة لعزل المتطفلين عن الافراد
    Ama bir saniyeliğine, gözlerim bembeyaz parladı ve o şeyi tuttum, böylece karşılıksız iyilikçiyle anlayabileceği bir dilden konuşabilecektim. TED ولكن وللحظه، توهجت عيناي غضباً، وقمت بإمساك هذا الشيء، اذ أستطيع التحدث مع عديم المنفعة هذا بلغة قد يستطيع فهمها.
    Çünkü bu çok basit ve herkesin anlayabileceği kadar açık bir konu. Open Subtitles إنها قضية بسيطة وواضحة يمكن لأي أحد فهمها.
    Bu seyircinin anlayabileceği bir cümle değil. Open Subtitles إنه سطر ، لا أشعر بأن الجمهور سيفهمه
    Yenileyici tıp herkesin anlayabileceği, inanılmaz kolay bir kavram. TED الطب التجديدي مفهوم في غاية البساطة يمكن لأي شخص أن يفهمه
    Sadece sizi gerçekten seven birinin anlayabileceği şeyler. Open Subtitles شئ لن يتفهمه سوى من تحب حقاً
    Eğer bu mesajda sadece Ölüm Meleği gücüne sahip kişilerin anlayabileceği bilgiler varsa, hiçbir şey çözemem. Open Subtitles إن كانت الرسالة تحتوي على إشارات أن الناس فقط الذين يملكون قوة إله الموت يمكن أن يفهموا فلن أكون قادراً على حل أي شيء
    Odaklanma sorunu, çok fazla insanın anlayabileceği bir şey değil. Open Subtitles إضطراب التحول ليس بالظاهره التي يفهمها الكثير من الناس
    7 yaşındaki birinin anlayabileceği bir şey değil. Çok karmaşık. Open Subtitles هناك الكثير من الأشياء المعقدة لن يستطيع طفل في السابعة أن يفهمها
    Sadece zanlının anlayabileceği şekilde, bir çeşit bildirim? Open Subtitles تعرفون,بحيث أن الجاني لوحده يفهمها كنوع من التنبيه؟
    Gülümseme herkesin anlayabileceği tek dildir. Open Subtitles الابتسامه هي اللغه الوحيده التي يفهمها الجميع
    Bütün o tatlı öpücükler. Sadece ikinizin anlayabileceği saçma şakalar. Open Subtitles والنكات السخيفة التي لا يفهمها إلا كليكما
    Böylece tamamen kör bir retina, hiç önyüz devresi olmasa dahi, hiç bir fototoreseptörü olmasa dahi, beynin anlayabileceği normal sinyaller üretip beyine gönderebilecek hale geliyor. TED اي شبكية مصابة بالعمى تماما وحتى ان لم تكن تملك الخلايا الامامية المبصرة على الاطلاق وبدون مبصرات يمكنها الان ان تعود لمزاولة عملها وترسل شيفرات طبيعية شيفرات يمكن للدماغ من ان يفهمها
    Yeterli bilgi sahibi olmayanların kolaylıkla yanlış anlayabileceği bir istihbarat. Open Subtitles الذييفضلأن تبقىبيننا.. معلوماتَ يمكن إساءة فهمها بسهولة من قبل قلة الوعَي بها.
    Burada tüm diller konuştuğun kişinin anlayabileceği dile çevriliyor. Open Subtitles هذا المكان يترجم أيًا يكن ما تقوله إلى لغة يمكن للشخص الآخر فهمها.
    Anladım ki yapay zekâyı geliştirmek üzere çalışıyorken görevden göreve, veri setinden veri setine, çok büyük boşluklar, delikler ve onun anlayabileceği kör noktalar yaratıyordum. TED انا ادركت هذا كمطورة للذكاء الاصطناعي مهمة بمهمة ، وبيانات بعد بيانات انا كنت اخلق ثغرات كبيرة، حفر و نقاط عمياء في الاشياء التي يمكن فهمها
    Aynı hikayeye farklı bir açıdan bakarsak ve bize daha net resimler sunan yeni sayılarla yer değiştirirsek, herkesin anlayabileceği ve alaka kurabileceği sayılarla, krizi hep beraber atlatabiliriz. TED إن استطعنا إعادة صياغة القصة القديمة، واستبدالها بأرقام جديدة والتي تبين لنا الصورة كاملة، أرقام يمكن للجميع فهمها وإدراك مغزاها. سنتكمن وقتها معًا من تفادي تلك الأزمة.
    Yalnızca onun anlayabileceği bir sır. Open Subtitles سرّ هو الوحيد الذي سيفهمه
    O ada yalnızca benim gibi birinin anlayabileceği şekilde değiştirmiş seni. Open Subtitles تلكَ الجزيرة غيّرتكَ على نحوٍ لا يفهمه إلّا مثلي.
    O ada yalnızca benim gibi birinin anlayabileceği şekilde değiştirmiş seni. Open Subtitles تلكَ الجزيرة غيّرتكَ على نحوٍ لا يفهمه إلّا مثلي
    Her İrlandalı'nın anlayabileceği bir şey. Open Subtitles شيء يتفهمه كل إيرلندي
    Eğer sadece ÖIüm Meleği gücüne sahip kişilerin anlayabileceği bir kodsa ben bu kodu çözemem. Open Subtitles إذا كانت الرسالة تحتوي على مفاتيح كلمات فقط الأشخاص الذين يمتلكون قوة ملك الموت يستطيعون فهمها لن يكون لدي أي حظ في إيجادها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more