Annelerimizin başarımızdaki anahtar olmadığını söylemiyorum. | TED | هذا لا يعني أن أمهاتنا ليسوا رموز في نجاحاتنا |
Annelerimizin karşı çıkmasına üzüldüğün ve kızdığın için mi yapıyorsun bunu? | Open Subtitles | انت يئست وأحبطت لأن أمهاتنا تعارض الزواج؟ |
Annelerimizin ve büyükannelerimizin bu kararı vermek zorunda kalmaması gerektiğine inanıyorum, bu ülkede. | Open Subtitles | لا أعتقد أن أمهاتنا و جداتنا أن يواجهه ذلك النوع من القرار ليس فى هذه البلاد |
Galiba hep Annelerimizin istediği gibi şekillenmiyoruz. | Open Subtitles | لا أظن الأمور تسير دائماً كما تريد أمهاتنا |
Ama şanslıysak, karanlık çekilir ve sonunda eşlerimizin yaptığı, gizli fedakarlıkları görebiliriz Annelerimizin, şaşırtıcı gelişmelerini ya da yapmış olduğumuz şeylerin istemeden oraya çıkan sonuçlarını. | Open Subtitles | لكن إذا كنا محظوظين، سينقشع الظلام ويمكن أن ... نرىالتضحياتالخفيةالتيفعلتهازوجاتنا . . التقدّم المفاجئ لأمهاتنا |
Bu çok aptalca geliyor... ama Annelerimizin bir anlamda... otobüs şöförü olduğunu fark ettim. | Open Subtitles | هذا سيبدو غريباً ولكنى رأيت أن أمهاتنا جميعاً سائقى حافلات |
Çünkü Annelerimizin bizi, bebeklerini bir kez kucaklarına aldıktan sonra öylece bırakabileceklerine inanmak istemezdik. | Open Subtitles | .. لأننا لم نكن نريد أن نعتقد بأن أبائنا .. و أمهاتنا يحتضنونا ، أطفاهم و من ثم فقط يتخلوا عنّا |
Annelerimizin, kardeşlerimizin ölümünün intikamını alma zamanı. | Open Subtitles | حان الوقت من أجل الإنتقام لمقتل أمهاتنا و أخواتنا |
Annelerimizin kavga ettiğini biliyor muydun? | Open Subtitles | هل تعلمين أن أمهاتنا دخلوا في عراك اليوم ؟ |
Annelerimizin bu geceyi mahvetmesine izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكنننا أن نجعل أمهاتنا يفسدن علينا سهرتنا |
Ama onca zamandır Annelerimizin kızlık soyadlarını hiç konuşmadık. | Open Subtitles | ومع ذلك فإننا لم نناقش مطلقاً أسماء أمهاتنا قبل الزواج, |
Bu adamlar bizi Annelerimizin kolundan koparıp birer sığır gibi açık arttırmalarla sattı. | Open Subtitles | الرجال الذين فرقونا من أيادي أمهاتنا وباعونا في مزاد وكأننا ماشية؟ |
Yani, burası Annelerimizin karşılaştıkları yer, değil mi? | Open Subtitles | أعني, هنا التقت أمهاتنا, صحيح ؟ |
Bizi, Annelerimizin tanıştırmış olması ne komik, değil mi? | Open Subtitles | إنه مضحك جدا أن أمهاتنا جمعتانا |
Grup derken konferans gibi değil fakat... ...kadınlar danışman Annelerimizin rehberliği... ...ve desteği altında gelirler ve... ...kişisel deneyimlerini paylaşırlar. | TED | الآن تلك المجموعات، ليست كمحاضرات و لكن ما يحدث أن النساء يجتمعن -- تحت رعاية و توجيه أمهاتنا المرشدات -- يجتمعن، و يتشاركن تجاربهن الخاصة. |
Annelerimizin isimlerini düşündüm. | Open Subtitles | كنت أحوم حول أسماء أمهاتنا |
Julie ve benim. Annelerimizin adlarını verdik. | Open Subtitles | جولي" وأنا أسميناه بعد أمهاتنا" |
Olayı biliyorum çünkü ben ve Carl ne zaman Annelerimizin bizi bulmasını istemesek gider oraya saklanırdık. | Open Subtitles | ، أعلم ، لأن (كارل لووب) و أنا دائما ما كنا نختبئ هناك عندما لم نكن نريد لأمهاتنا أن يعلمن أين كنا |