"annem ve babamla" - Translation from Turkish to Arabic

    • مع أمي وأبي
        
    • أبي وأمي
        
    • مع والداي
        
    • مع ابي وامي
        
    • إلى والديّ
        
    • امي و ابي
        
    • امي وابي
        
    Annem ve babamla buraya geldiğimizde, hep senin ailenin benim olmasını isterdim. Open Subtitles عندما أتي هنا مع أمي وأبي أتمنى أن يكون والديك مكان والدي
    Annem ve babamla oraya gittiğimizi hatırlıyorum, karşımda eğilmişti ve yüzü yüzüme çok yakındı, gülümsemesini unutamıyorum. Open Subtitles وأتذكر عندما زرتها هناك مع أمي وأبي كيف كانت تميل للأسفل لذا كان وجهها قريبًا جدًا منيّ
    Annem ve babamla Idris'e dönmenin tadını çıkar. Open Subtitles نعم، حسنا، سوف نتمتع بورتالينج إلى إدريس مع أمي وأبي
    Annem ve babamla ilgili anlattığım o harika hikâyelerin hepsini uydurdum. Open Subtitles كل هذه القصص عن أبي وأمي وكَم هم عظماء، قمت بتأليفها
    Annem ve babamla yaşamaktan iyidir. Open Subtitles وحارة , ومكانها مليئ بالجرائم والطبول تعيش مع أبي وأمي
    En son buraya geldiğinde, vişne şarabından çok içip Annem ve babamla üçlü yapmıştı. Open Subtitles في آخر مرة كانت هنا ..شربت الكثير من النبيذ و فعلت جنساً ثلاثياً مع والداي
    # Birazdan kilise çanları çalacak Annem ve babamla yürüyüş başlayacak # Open Subtitles حالا ستقرع اجراس الكنيسة واسير مع ابي وامي
    Annem ve babamla konuştum. Open Subtitles . إذاً، تحدثت إلى والديّ
    Annem ve babamla mezarda olmak yerine? Neden mi intihar etmedim? Open Subtitles و لماذا لا ارقد الان بجانب امي و ابي في القبر؟
    Emekli ikramiyeni alınca da Annem ve babamla birlikte Florida'ya mı taşınacaksınız? Open Subtitles هل تريد الانتقال إلى فلوريدا مع امي وابي
    Annem ve babamla bir kere gitmiştik. Open Subtitles ذهبنا مرة مع أمي وأبي. كان هناك أحصنة...
    - Sadece Annem ve babamla takılmıyorum - Ah, sahi mi? Kaç çocuk imzaladı bunu? Open Subtitles أنا لست مجرد جنبا إلى جنب مع أمي وأبي وحده .
    Evet, şey, Annem ve babamla demek istemedim. Open Subtitles نعم، حسنا، لا أقصد مع أمي وأبي.
    Annem ve babamla tatile çıkmak demek onların heykel gibi yatıp uzandıkları ve Claire'le benim eğlenmek için yaptığımız tek şeyin oturup, derimin yanarken çıkardığı sesleri dinlememizdi. Open Subtitles أقصد العطلة مع أمي وأبي وهم مستلقون كالتماثيل وأنا وكلير لا نفعل شيئاً، سوى...
    Annem ve babamla çok sık konuşmuyoruz. Open Subtitles حسناً,أنا لا أتحدث مع أمي وأبي كثيراً
    Annem ve babamla yaşadığım Indiana'dan buraya taşındığımdan beri. Open Subtitles منذ ذلك الوقت انتقلت هنا من ولاية انديانا، حيث ربيت من قبل أبي وأمي
    Annem ve babamla buraya tiyatroya gelirdik. Open Subtitles كنتُ آتي دوماً إلى المسارح هنا برفقة أبي وأمي
    Annem ve babamla ilgili bu şeylerin berbat olduğunu biliyorum ama çocuk olan bizleriz, yetişkin olanlar ise onlar. Open Subtitles أعلم أن ما يدور بين أبي وأمي مقرف لكننا مجرد الأطفال، وهما البالغان
    Eskiden yapmaktan en hoşlandığım şey Annem ve babamla havai fişek gösterisi izlemekti. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي كنت أحبه في الماضي هو مشاهدة الألعاب النارية مع أبي وأمي
    Annem ve babamla sirke bilet aldığı ama asla gidemediğimiz günü hatırlıyor musun? Open Subtitles انظر، أتذكر عندما كنا أطفال وقام أبي وأمي بجلب تذاكر لنا للسيرك لكننا لم نذهب ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more