Ruthie, benim, bu saatte aradığım için özür dilerim... ama bir iyilik isteyeceğim. | Open Subtitles | أهلا ريسي, إنها أنا أسفة لإتصالي في هذا الوقت لكني احتاج لخدمة منكي |
Seni aradığım için kusura bakma, ama aklıma başka bir şey gelmedi. | Open Subtitles | آسف جدا على الإتصال بك لكني لم أعرف ما أفعله غير ذلك |
Erkenden aradığım için üzgünüm. Kötü zamanda mı aradım? | Open Subtitles | أنا آسف على الاتصال المبكر هل هذا وقت سيئ؟ |
Televizyonda siz geldiğiniz için öldüğünü söylediler. Ben onu aradığım için oraya gittiniz. | Open Subtitles | في التلفاز قالوا أنهم ماتوا لأنكم ذهبتم إل هناك و أنت ذهبهم لأنني إتصلت. |
Bu saatte aradığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أعتذر عن الإتصال بوقت متأخر، لديّ أخبار جديدة عن مصاصين الدماء. |
Bu kadar erken aradığım için üzgünüm. Yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | أعتذر على اتصالي مبكراً لكنى أحتاج مساعدتك |
Merhaba sevgilim. Geç aradığım için kusura bakma. | Open Subtitles | اهلاً عزيزي آسف للإتصال في وقت ٍمتأخر جداً |
aradığım için üzgünüm muhtemelen Şükran Günü'nden sonra sesimi duymak istemezsin. | Open Subtitles | آسفة لإتصالي بك من الأرجح أنك لاتودّ سماعي بعد عيد الشكر |
Ruthie, benim, bu saatte aradığım için özür dilerim ama bir iyilik isteyeceğim. | Open Subtitles | أهلا , روثي إنه أنا , أنا آسفه لإتصالي في هذا الوقت المتأخر ولكني أحتاج إلى خدمتك |
Bu saatte aradığım için üzgünüm Bayan Winterborn ama... | Open Subtitles | آسف لإتصالي بك في وقت متأخر، سّيدة ونتربورن. |
Bu kadar geç saatte aradığım için özür dilerim ama yarın sabah seninle görüşmem gerekiyor. | Open Subtitles | أسفة على الإتصال بوقت متأخر لكن من الضروري أن أجتمع معكِ في الصباح |
Sizi bu saatte aradığım için özür dilerim ama kurbanın telefonunda sizden gelen aramalar vardı. | Open Subtitles | معذرةً على الإتصال بك في هذا الوقت المتأخر ولكن هاتف الضحية بهِ عدة مكالمات منك |
Ortağını aradığım için özür dilerim, ama sanırım bir şekilde numaranı yanlış almışım. | Open Subtitles | عذراً على الاتصال بمعاونك، لكنني أخطأت تدوين رقمك |
Evinizden aradığım için affedin lütfen. | Open Subtitles | ارجو منكِ مسامحتي على الاتصال بهاتف منزلك الخاص |
Geç vakitte aradığım için kusura bakma canım. | Open Subtitles | أنا أعتذر لأنني إتصلت بكِ في وقت متأخر يا عزيزتي |
Sizi bu saatte aradığım için özür dilerim ama sizin katınızda gürültü olduğu ile ilgili birkaç şikayet aldık. | Open Subtitles | أعتذر عن الإتصال في هذه الساعة، ولكن تلقينا مجموعة من الشكاوى في طابقك عن ضوضاء. |
Bu kadar geç saatte aradığım için özür dilerim ama hâlâ ofistesindir diye düşündüm. | Open Subtitles | أعتذر على اتصالي في هذا الوقت المتأخر لكنني خمنت أنك ما زلت في المكتب |
Böyle geç bir saatte aradığım için özür dilerim. - Ne oldu? | Open Subtitles | أنا أسف للإتصال . في هذة الساعة المتأخرة |
- Bu kadar erken aradığım için özür dilerim. | Open Subtitles | آسف للاتصال بكَ في هذا الوقت الباكر ؟ |
Böyle geç bir vakitte aradığım için özür dilerim ama, spor direktörünüz ile konuşmam gerek. | Open Subtitles | أنا آسف للأتصال بوقت متأخر,لكنني اردت ان اتحدث معك يا مدير الرياضه |
Bu kadar geç saatte aradığım için özür dilerim. | Open Subtitles | آسف لإتصالى فى هذا الوقت المتأخر |
İşten aradığım için üzgünüm. Sorun değil. | Open Subtitles | أسفة لأني أتصلت بك في عملك |
Hayır, bence onu aradığım için geldi. | Open Subtitles | لا، الحقيقة أني أعتقد أنها أتت لأنني اتصلت بها |
Kişisel hattınızdan aradığım için özür dilerim efendim. fakat bana acil bir durum olursa arayabileceğimi söylemiştiniz. | Open Subtitles | ،أنا آسف لأتصالي بك على رقمك الشخصي .لكن أخبرتني أن أفعل ذلك إذا طرأ أمر طارئة |
Geç saatte aradığım için özür dilerim, ama bu gece bir tutuklama emri çıkarmanızı umuyorum. | Open Subtitles | أعتذر عن الاتصال في وقت متأخر، لكن كنت أتمنى أن تستطيع منحي مذكرة اعتقال الليلة |
Bu saatte aradığım için üzgünüm. Kendimi ofisten atmak istedim. | Open Subtitles | آسف أني اتصلت متأخراً كان يجب أن أخرج من المكتب |