"aranıza" - Translation from Turkish to Arabic

    • بينكما
        
    • بينكم
        
    • بينك
        
    • بينكِ
        
    • أقاطعكِ
        
    Buradan en azından 8 km uzakta, Aranıza üniformalı korumalar koyabileceğimiz, küçük, hoş bir evde olmalı. Open Subtitles يجب أن تقيم هي في منزل على مسافة 5 أميال مع وجود حراس بينكما
    - Ağabeyini sevdiğimden değil ama o senin ağabeyin ve ben Aranıza girmek istemiyorum. Open Subtitles لكنه أخاك , و لن أفرّق بينكما لا أعرف إن كان ما أقوم به صحيحاً و لا أعرف إن كنتُ أثق بكِ
    "Aranıza girersem kendimi asla affetmem. Open Subtitles وأنا لن أسامح نفسي أبدًا إن وقع شيء بينكما بسببي
    Bilseydim asla Aranıza girmeye çalışmazdım. Open Subtitles لو عرفت ذلك, لما حاولت أبداً أن آتي بينكم
    Kahretsin. Seni zor durumda bırakmaya çalışmıyorum. Aranıza girmek istemem. Open Subtitles , لم احاول ان اقوم بوضع حد هنا ..لم احاول ان امنع ما كان بينكم
    Mösyö Hugo Trent'le Aranıza kimsenin girmesine izin vermeyeceğinizi söylediniz. Open Subtitles وانك لن تسمحى لاحد ان يقف بينك وبين السيد هيجو ترنت
    Eğer gerçekten bu kızdan hoşlanıyorsan, Aranıza hiçbir şeyin girmesine izin vermemelisin. Open Subtitles لو انك تحبها حقاً لا يجب أن تدع أي شيئ آخر يحول بينك وبينها
    "Aranıza girersem kendimi asla affetmem. Open Subtitles وأنا لن أسامح نفسي أبدًا إن وقع شيء بينكما بسببي
    "Yanlışlıkla Aranıza giriyorsam özür dileyip aradan çekilmeliyim." Open Subtitles ان اقحمت نفسى بينكما انتما الاثنان فاعتذر و سأنسحب
    Carlton, O kadın açıkça belli ki Aranıza biraz mesafe koymaya çalışıyor. Open Subtitles كارلتون, المراة تحاول بوضوح أن تضع مسافة بينكما
    Ama Aranıza iki parça cam ve yol girdiği zaman istediğin her şeyi söyleyebiliyorsun. Open Subtitles ولكن لو كان هناك زجاج وطريق بينكما لن يكون هناك شيء لن تقوله
    - Aranıza girmek istemiyorum. Open Subtitles هاي, يارجل, لا اريد ان اتدخل بينكما, حسناً?
    Baban, ailesini seven harika bir adam ve benim sorunlarımın sizin Aranıza girmesini istemedim. Open Subtitles إن والدك رجل رائع ،ولديه عائلة يحبها ولم أشأ تحول علاقتي بينكما
    Çok uzun zaman önce, birileri Aranıza girmeliydi. Open Subtitles كان يجب ان يتدخل احد بينكم منذ وقت طويل.
    Yakında. Aranıza girecek kadın. Çok yakında. Open Subtitles أنها قريبة ، المرأة التي ستدخل بينكم أنها قريبة جداً
    Aranıza girmemem gerektiğini biliyorum, ama ailenle yaşamaya ne dersin? Open Subtitles أعلم أنني يجب أن لا اتتدخل بينكم ، ولكن هل فكرت في العيش مع أسرتك ؟
    Lola'nın Aranıza girmesine müsade etme. Open Subtitles لدرجة أنه حتى انجابه طفل من أخرى لا يعيق زواجكم لا تدعي لولا تدخل فيما بينكم
    Dinle, istediğim son şey babanla senin Aranıza girmek. Open Subtitles إستمعي، آخر ما أريد فعله هو الوقوف بينك ووالدك
    İnan babanla Aranıza girmek gibi bir niyetim hiç yok ama bir şekilde ona yarın uçmayacağını söylemen gerek. Open Subtitles صدقينى عندما أقول لكِ ، بأن ليس لدى أهتمام للدخول بينك وبين أبيكِ ولكن فى مرحلة ما يجب أن تخبريه بأنكِ لن تقفزى غداً
    Açık bir çıkış yapmanız gerekiyorsa düşmanınızla Aranıza bir elektrik trafosu koymanız silahlı bir çatışma olmayacağını garantilemenizi sağlar. Open Subtitles اذا أردت مخرج سليم بوضع محول كهرباء بينك و بين عدوك
    Babanla Aranıza girmeye çalışmadığımı bilmeni istiyorum. Open Subtitles ...أريدكِ أن تعرفى أننى لاأريد أن أكون سبب المشاكل بينكِ وبين أبيكِ
    Biliyordum ama J-May ile Aranıza girmek istemedim. Open Subtitles بل عرفت, أردت فقط ألا أقاطعكِ أنتِ و (جاي ماي)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more