"arayıcı'nın" - Translation from Turkish to Arabic

    • الباحث
        
    • الساعي
        
    • للباحث
        
    Eşkıyanın teki, Arayıcı'nın burnunun dibinden atlarımızla birlikte sıvışıyor! Open Subtitles قاطع طريق يهرب بخيولنا، وهي بجوار أنف الباحث
    Arayıcı'nın, o lanetli görevde arkadaşlarına katılmaya çalışmayacağından emin olmalıyız. Open Subtitles يجب ان نتأكد من ان الباحث لا .يحاول اللحاق باصدقائه في مهمتهم المشؤومه
    Kız kardeşim, buraya gelip Arayıcı'nın ellerine Kitabı koyabilmem için, canını verdi ve O, kelebek mi kovalıyordu? Open Subtitles اختي ضحت بحياتها لكي تتاكد اني ساصل الي هنا لتتأكد اني ساوصل الكتاب الي ايدي الباحث وهو يمسك اليرقات؟
    Ama, Arayıcı'nın ellerinde kötülükle savaşacak güçlerini sunar. Open Subtitles لكن في يدي الساعي يمنح القوة لمحاربة الشر
    Arayıcı'nın sadece bir yerde kalacağını düşünmüyordun, değil mi? Open Subtitles لم تعتقد أن الساعي سيبقى في مكانٍ واحد، أليس كذلك؟
    Bebeği alır almaz, Zeddicus'a eskiden nasılsa aynı şekilde Arayıcı'nın Büyücüsü olmasını emredeceğim. Open Subtitles بمجرد حصولي علي الطفل سأموره بان يستمر معكم كساحر للباحث. كل شيء سيعود لما كان عليه.
    Arayıcı'nın son savaşı kazanılmıştı fakat Arayıcı ölümcül bir yara almıştı. Open Subtitles كان قد فاز الباحث الاخير بالمعركة. لكنه كان مجروح بشده.
    Ölüm, bir Arayıcı'nın başına gelebilecek en kötü felaket değildir. Open Subtitles الموت ليس اسوء مصير يمكن ان يلقاه الباحث.
    İçimden bir ses, Arayıcı'nın benden daha büyük bir ödül olacağını düşünebileceklerini söylüyor. Open Subtitles ولدي شعور انهم سيعتبرون الباحث جائزه اكبر مني.
    Arayıcı'nın içgüdülerine güvenmemiz gerektiğini söyleyen hep sensin. Open Subtitles انت الشخص الذي كنت تقول دائماً .بأننا يجب ان نؤمن بغرائز الباحث
    Arayıcı'nın yerine geçtiği teslim alınmış bir D'Haran. Open Subtitles دهاران تم اعترافه الشخص الذي أدعى الباحث بأنه هوه
    Arayıcı'nın, sunduğunuz hizmetler için çok müteşekkir olduğuna eminim. Open Subtitles أههه أوه، انا متأكده ان الباحث ممتن كثيراً .للخدمه التي اديتها من اجله بالفعل
    Arayıcı'nın savunmasız olduğu tek silahı kullanacağım. Open Subtitles سأستخدم الاداه الوحيدة .التي لا يستطيع الباحث مقاومتها
    Arayıcı'nın hırsızlık yaptığı Confessor'ün de ona yardım ettiği haberi yayılmadan önce hazinelerini onlara vermeliyiz. Open Subtitles يجب ان نعيد لهم كنزهم قبل ان تنتشر الاقاويل حول كون الباحث سارق .والمؤمنة تقوم بمساعدته في ذلك
    Geri dönen adamlarım Arayıcı'nın onları, silahlarını kuşanıp, birbirleriyle ölümüne dövüşmeye zorladığını anlattı. Open Subtitles رجالي الذين عادوا اخبروني ان الباحث اجبرهم علي حمل اسلحتهم ومقاتلة بعضهم حتي الموت.
    Başka bir anneye daha, oğlunun Arayıcı'nın ellerinde öldüğü haberini vermek zorunda kaldım. Open Subtitles لقد اخبرت لتوي ام اخري بان ابنها مات علي يد الباحث.
    Birileri sana Arayıcı'nın peşinden geldiğini söylemiş olmalı. Open Subtitles لابد ان شخص ما اخبرك بان الباحث قادم لملاحقتك.
    Arayıcı'nın bizi bulamayacağı nereye kaçabiliriz ki? Open Subtitles الي اين يمكننا الهرب حيث لن يستطيع الباحث العثور علينا؟
    Müsait olan her adamın hazırlanmasını istiyorum. - Arayıcı'nın peşine düşeceğiz. Open Subtitles أريد كل رجلٍ متوفر بأن يكون جاهز سنقوم بمطاردة الساعي
    Anne! Arayıcı'nın kasabada olduğunu söylüyorlar. Ama, Arayıcı ölmüştü. Open Subtitles أمي، يقولون بأن الساعي بالمدينة لكن الساعي قُتل؟
    - Benden istenmesinden, onur duydum fakat Arayıcı'nın Confessor'u olmaya hazır mıyım bilmiyorum. Open Subtitles .مرحباً انه شرف ان يطلب مني ذلك، لكني لا اعرف ان كنت مستعده .ان اكون مؤمنه للباحث

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more