| Sana nasıl bir büyü yaptığını bilmiyorum ama o, senin arkadaşın değil. | Open Subtitles | لا أعرف أي تعويذة ألقى عليك، لكنه ليس صديقك |
| Dana: Miklos, o adam senin arkadaşın değil. | TED | دانا : ميكولوس هذا الرجل ليس صديقك |
| Merak etme, Quentin, o senin arkadaşın değil. | Open Subtitles | لا تقلق, كوينتن, انه ليس صديقك |
| Şu anda o senin arkadaşın değil. | Open Subtitles | وفي هذا الوقت هيا ليست طبيبه و ليست صديقتك |
| Senin kız arkadaşın değil artık, ikile MJ | Open Subtitles | هذه ليست صديقتك الحميمة لذا أغرب عن وجهي. |
| Sakallı adam beni görmeye geldi. Senin arkadaşın değil o adam. | Open Subtitles | جاء الرجل ذو اللحية لرؤيتي، إنه ليس بصديقك! |
| O kişi senin arkadaşın değil. O kişi... | Open Subtitles | هذا الشخص ليس صديقك هذا الشخص.. |
| Çok sevimli biri ama arkadaşın değil. | Open Subtitles | أعنــي إنــه فاتن ، لكنه ليس صديقك |
| O senin arkadaşın değil ki, çuvallamış baban. | Open Subtitles | ذاك ليس صديقك إنّه والدك الفاشل |
| Senin arkadaşın değil. Sürekli öldürmeye onu çalışıyorsun. | Open Subtitles | انه ليس صديقك انت تحاولين دائما قتله |
| - Liseden arkadaşın değil mi? - Hayır. | Open Subtitles | انه ليس صديقك من المدرسة الثانوية؟ |
| Bu adam senin arkadaşın değil. | Open Subtitles | هذا الرجل ليس صديقك |
| O kötü haber ve senin arkadaşın değil. | Open Subtitles | لديها اخبار سيئة و انها ليست صديقتك مادز؟ |
| Senin gerçek arkadaşın değil. Buradaki tek arkadaşın. | Open Subtitles | انها ليست صديقتك الحقيقيه انها فقط صديقه هنا |
| Onu daha önce gördüm. Senin kız arkadaşın değil. | Open Subtitles | رأيتها سابقاً وهي ليست صديقتك الحميمة |
| O arkadaşın değil. Seni kandırmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | إنها ليست صديقتك كانت تحاول خداعك |
| İlk olarak, Trevor senin arkadaşın değil. | Open Subtitles | اول شئ , " تريفور " ليس بصديقك |
| Unutma, onlar senin vatandaşın, arkadaşın değil. | Open Subtitles | تذكر أنهم رعاياك ليسوا أصدقائك |
| - Bana zarar vermediler. - Dinle! Onlar arkadaşın değil. | Open Subtitles | ابدا لم يؤذوني اسمع هم ليسوا اصدقائك |
| -Şu an arkadaşın değil hasmın. | Open Subtitles | إنه ليس صديقكِ الآن، إنه معارض لكِ |
| Ama tam şimdi bir anlığına ben senin temsilcin gibiyim arkadaşın değil . Tamam? | Open Subtitles | لكن الان أحتاج للحظة كوني وكيلتك ولست صديقتك |
| O senin arkadaşın değil miydi? | Open Subtitles | ألم يكن صديقك ؟ |