"arkadaş canlısı" - Translation from Turkish to Arabic

    • ودود
        
    • ودودة
        
    • ودودين
        
    • ودوداً
        
    • ودية
        
    • ودّي
        
    • الودود
        
    • ودودون
        
    • وديّة
        
    • ودودا
        
    Evet. Arkadaşa ihtiyacı olan birine arkadaş canlısı bir adamdan arkadaşça bir jest. Open Subtitles نعم , انها فقط بادرة صداقة من رجل ودود الى شخص ما ربما يحتاج الى صديق
    Korkunç bir adamsın... bense bir daha seninle konuşmak istemeyen... arkadaş canlısı bir insanım. Open Subtitles أنت رجل سيء وأنا شخص ودود والذي لا يريد أن يتحدث معك مرة أخرى
    İyi haber şu ki polis arkadaş canlısı çıkıyor. TED الأخبار الجيدة أن الشرطية التي معنا كانت ودودة
    Sadece, arkadaş canlısı olduğunu söylüyorum bilmem anlatabildim mi? Open Subtitles أنا اقصد فقط أنها ودودة جداً إن كنت تفهم ما اقصد
    İyi görünümlü insanlar her zaman daha arkadaş canlısı olarak değerlendirilmiştir. TED اشخاص وسيمين يكون الحكم عليهم دائما بانهم ودودين.
    Pek arkadaş canlısı görünmüyor. - Öyle değil de ondan. Open Subtitles لا يبدوا ودوداً جداً - هذا لأنه ليس كذلك -
    Ayrıca, Güneye gitmenin başka avantajları da var: orada su daha sıcak, ve Molalar orada daha arkadaş canlısı. TED وانها أيضا مكان عظيم للذهاب إلى أسفل الجنوب لأن الماء أكثر دفئا ، وMolas هي نوع من ودية هناك.
    FBI'da arkadaş canlısı biri olması işimize yarar. Open Subtitles بامكاننا الاستعانة من احد ودّي في الإف بي آي
    Bir erkek izci güvenilir, sadık yardımsever, arkadaş canlısı, nazik, kibar itaatkar, neşeli, tutumlu, cesur ve ilgilidir. Open Subtitles فتى كشافة ثقة, و مخلص خدود, ودود , كريم و لطيف مطيع, مثير, شجاع ومتعلق
    SüngerBob'la dövüşürdüm çünkü çok arkadaş canlısı, en son birbirimizi gıdıklarız artık. Open Subtitles حسنا. أنا مكافحة سبونجبوب، لانه ودود ولذا فإننا سوف فقط في نهاية المطاف دغدغة بعضها البعض.
    Çünkü o çok arkadaş canlısı ve çok iyi görünüyor. Open Subtitles لأنه يبدو ودود جدًّا، لطيف جدًّا
    Bayağı arkadaş canlısı. En azından açlıktan ölmez. Open Subtitles هو ودود جداً , ما لم يمت من الجوع
    - Onunla konuşuyorlar, çok arkadaş canlısı. - Dediğin imkânsız. Open Subtitles الناس تحدثت معها، وهي ودودة جداً - هذا مستحيل -
    - Onunla konuşuyorlar, çok arkadaş canlısı. - Dediğin imkânsız. Open Subtitles الناس تحدثت معها، وهي ودودة جداً - هذا مستحيل -
    arkadaş canlısı ol. Open Subtitles أظهري وجهك للناس الليلة وابدي نفسك ودودة واحرجيها قليلاً
    - Tamam. arkadaş canlısı taştan insanlarmış gibi davranmayı seviyorum. Open Subtitles حسناً, أحبّ أن أتظاهر أنّهم أناسٌ حجريّون ودودين
    Bak bakalım şu masadaki insanlar arkadaş canlısı mı. Open Subtitles أنت , أذهب لكى تعرف ما اذا كان الناس على هذه الطاوله ودودين
    Çok arkadaş canlısı davranma. Bizimle yakınlaşmayacak. Open Subtitles لا تصبح ودوداً جداً هو لن ينتقل للأقامة معنا
    Bundan eminim, ama arkadaş canlısı biri de değil. Open Subtitles بالتأكيد، لكنه ليس ودوداً وعطوفاً.
    Siz Amerikalıların bu kadar arkadaş canlısı olduğunuzu bilmiyorum. Open Subtitles لم يكن لدي أي فكرة كنت يانكيز كانت دموية حتى ودية.
    Nashville'de arkadaş canlısı olmayan tek varlık. Open Subtitles المخلوق الغير ودّي الوحيد في ناتشفيل كلها .
    Aklım da oluşan sokaklardan aşşağı doğru Hercles diye bağırarak yürüyen insanlar, ve bu şey için heyecanlandırılmışınız, öyle gidiyorsunuz, oh, lütfen Hercles ol; arkadaş canlısı olan. TED أتخيل منظر الناس وهي تنزل للأزقة وتهتف لهيركلس, وانت مكلف بهذه المهمة وتذهب أوه, رجاء كن هيركلس , كن ذلك الكلب الودود.
    New York'taki insanlar çok arkadaş canlısı. Ya da en azından küstahlar. Open Subtitles إن الناس ودودون فى نيويورك أو ربما أنهم أنقياء
    Sevgilinle yatıyor. Çok arkadaş canlısı. Open Subtitles إنها ستتكفل بعِظامَكِ أنا لن أُصْبِحَ وديّة جداُ بهذه السرعه
    Beşi elimizde nasılsa. Arılar pek arkadaş canlısı değildi. Open Subtitles ما زال معنا خمسة النحل ليس صديقا ودودا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more