"asılmayı" - Translation from Turkish to Arabic

    • الشنق
        
    • مغازلة
        
    • أشنق
        
    • مغازلتي
        
    • مغازلتها
        
    Londra'da, 19. yüzyıl kadar yakın bir tarihte standart bir asılmayı izlemeye gelen dört-beş bin kişi olabilir. TED في لندن، في أواخر القرن 19، يقدر عدد الذين رأوا قاعدة الشنق بحوالي أربعة أو خمسة ألاف شخص.
    - asılmayı sevmiyorum. - Ne tuhaftır, ben de sevmiyorum. Open Subtitles ـ أنا لا أحب الشنق فحسب ـ هذا شيء مضحك ، أنا كذلك
    O yapmadıysa bile asılmayı hak edecek bir şey yapmıştır. Open Subtitles حسناً , إن لم يكن هو من فعل هذا , فمن المؤكد أنه فعل شيئاً يستحق عليه الشنق
    - Her kadına asılmayı bırak baba. Open Subtitles أبي هلا توقفت عن مغازلة النساء
    Asla başaramayacağım. Onsuz yaşamaktansa asılmayı tercih ederim. Open Subtitles وأنا سوف لن أفوز لذا من الأحرى بي أن أشنق
    Bana "tatlım" diyerek asılmayı da bırak. Open Subtitles كفّ عن مغازلتي بمناداتي بـ "عزيزتي".
    Annenin önünde kıza asılmayı bırak! Open Subtitles توقف عن مغازلتها أمام أمك
    İkisinden birini seçmem gerekseydi, asılmayı tercih ederdim. Open Subtitles سوف أقولها مهما كان الأمر. أنا أفضل الشنق.
    İkisinden birini seçmem gerekseydi, asılmayı tercih ederdim. Open Subtitles سوف أقولها مهما كان الأمر. أنا أفضل الشنق.
    Bu adamlar asılmayı hak ediyor ama sarhoşlar seyrederken ayık asılmayı hak etmiyorlar. Open Subtitles هؤلاء الرجال يستحقون الشنق... ولكن بطريقة وقورة وليس أمام مجموعة من السُكارى.
    Benim için acı çekmene izin vermektense asılmayı yeğlerim. Benimle davaları yok! Open Subtitles أفضل الشنق على أن أتركك تعانين بدلا مني
    Ben asılmayı seçerdim. Open Subtitles لو كنت أنا, لاخترت الشنق. -ماذا عن الحقنة المميتة؟
    İğne yerine asılmayı tercih etmişti. Open Subtitles إختار الشنق عن الحقن القاتله
    asılmayı bile hak etmiyorsunuz. Open Subtitles حتى الشنق قليل في حقكم
    asılmayı bile hak etmiyorsun sen. Open Subtitles "أنت لا تستحق حتى الشنق".
    - asılmayı tercih ederim. Open Subtitles سأفضل الشنق
    Hey, Hodor, kaşar karıma asılmayı kes! Open Subtitles انت يا هودور توقف عن مغازلة زوجتي =هودور شخصية ضخمة في مسلسل لعبة العروش=
    Teddy'e asılmayı bırak, biraz sonra gideceğiz. Open Subtitles توقفي عن مغازلة (تيدي) ، يجب أن ننصرف بعد قليل
    Yeni elemanıma asılmayı bırak. Kendini rezil ediyorsun. Open Subtitles توقّف عن مغازلة موظّفتي الجديدة!
    asılmayı, kesilip parçalanmayı tercih ederdim. Open Subtitles أفضل أن أشنق وأسحب وأقطع
    Bu süslü püslü şeylerin içinde asılmayı reddediyorum. Open Subtitles أرفض أن أشنق بهذه الملابس
    Kız arkadaşıma asılmayı bırak adamım. Open Subtitles توقف عن مغازلتي صديقتي يا رجل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more