"asalet" - Translation from Turkish to Arabic

    • نبل
        
    • كرامة
        
    • طبقة النبلاء
        
    • الكرامة
        
    • نبيلة
        
    • رويالتي
        
    • النبل
        
    • نبالة
        
    Bu naçizane bayan gerçek bir asalet göstermiştir. Open Subtitles هذه المرأة المتواضعة قد أظهرت حقيقة نبل شخصيتها.
    İş yapan ve kirlenen ellerin tırnakları altındaki kirde bir asalet vardır. TED هناك نبل في الواقع العملي حينما تتسخ أظافرك جراء العمل .
    Bir şekilde buna izin vermekte bir asalet olduğunu düşündüm. Open Subtitles بطريقة ما ظننت أنه سيكون هناك كرامة بمنح ذاك الإذن.
    Sanırım sen göremiyorsun ama yaptığım işte bir asalet var. Open Subtitles اعتقد انك تستطيع رؤية ذلك هناك كرامة حقيقيه بما اعمله
    Unutma, Phillippe: asalet doğuştan insanın kalbinde. Open Subtitles تذكر يا فيليب ان طبقة النبلاء ولدت فى القلب
    Ayrıca, asalet, sevgi ve mutluluk ister. Ve bunları başkalarına vermek bizim işimiz. TED وايضا يحتاج-- يحتاج الكرامة, الحب والسعادة. وهذه وظيفتنا ان نوصل هذه الامور للاخرين.
    asalet geçen yıldı. Bu yıl para alıyorum. Open Subtitles كانت نبيلة السنة الماضية هذه السنة يدفعون لى أجرتى
    Size bir sey söyleyeyim. Fakirlikte asalet falan yoktur. Open Subtitles دعوني أخبركم بشيء لا يوجد نبل بالفقر
    Size bir sey soyleyeyim. Fakirlikte asalet falan yoktur. Open Subtitles دعوني أخبركم بشيء لا يوجد نبل بالفقر
    Duruşuna biraz daha asalet kat. Open Subtitles اكثر من نبل في في رقصك.
    Ejderhanın gözlerinde daha çok dürüstlük ve daha çok asalet vardı. Open Subtitles كان هناك أمانة أكثر في عيون أولئك التنين. كان هناك كرامة أكثر في عيون أولئك التنين.
    Hayatlarını ülkelerinin çıkarları uğruna, asalet ve şerefle tehlikeye atan erkeklerle ilgileniyorum. Open Subtitles أنا أنجذبت لرجال ذو كرامة وشرف من يضعون أنفسهم في طريق الأذى من أجل بلادهم
    Entellektüellik, klas, asalet veya hikaye ile ilgisi yok, TED لا رقي ولا فئة ولا كرامة ولا تاريخ
    Doğru olabilir; fakat ayaktakımından birisine asalet vermek kabul edilemez. Open Subtitles الكلام صحيح,لكن ان ترقي شخصا من عامة الشعب الى طبقة النبلاء فهذا تصرّف غير مقبول
    asalet, oynanabilecek bir şey değildi. Open Subtitles طبقة النبلاء لا يسمح بتلك ألامور فيها.
    Kesinlikle asalet ve onur adına onun kanına bulanmalıyız Open Subtitles بالتأكيد الكرامة و الشرف يتطلبان أن نسيل دمه
    Bu tarz entelektüel girişimlerin sana asalet kattığını sanıyorsun. Open Subtitles هل تعتقد أن هذه المآثر الفكرية تمنحك الكرامة
    Para yok, avantaj yok, asalet unvanı yok. Open Subtitles لا نقود، لا فائدة، لا عائلة نبيلة
    Para yok, avantaj yok, asalet unvani yok. Open Subtitles لا نقود، لا فائدة، لا عائلة نبيلة
    Taschen'ın "Modern asalet" kitabının New York ayağının fotoğraf çekimlerini ben şekillendiriyorum. Open Subtitles أنا أنسق لقطات الصور لقسم نيويورك (من كتاب (مودرن رويالتي (لـ (تاشان
    Cesaret ve asalet galip gelecek. Open Subtitles . والشجاعة و النبل يسود تسود فى النهاية
    Celp, mahkeme kararı, ferman, ruhsat, asalet belgesi. Open Subtitles من استدعاءات ومراسم ومذكرات، وشهادات نبالة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more