"atının" - Translation from Turkish to Arabic

    • حصان
        
    • حصانه
        
    • حصانك
        
    • جواده
        
    • خيول
        
    • فرسك
        
    • فرسه
        
    • حصاناً
        
    • جوادك
        
    Şimdi bu biraz tehlikeli bir benzetme; çünkü hepimiz biliyoruz ki Truva atının içi mızraklı bir sürü insanla dolu. TED إنّه تشبيه خطير بعض الشيء, لأننا نعلم أن مايوجد في داخل حصان طروادة هو مجموعة من المحاربين
    Korkudan dehşete kapılmış olan halk Atilla'nın atının geçtiği yerde çim bitmediğini mırıldanıyordu. Open Subtitles السكان المذعورين نفخة هذه الاعشاب لن تنمو حيثما سلك حصان أتيلا.
    Bu arada çocuklardan biri de atının üzerindeyken vuruldu. Open Subtitles قد أصُيب ووقع من على حصانه في وسط كلّ ذلك
    Ülkeyi baştan başa 30 günde geçebilir, ama atının eğerini bulamıyor. Open Subtitles يُمْكِنُه أَنْ يَعْبرَ البلادَ في 30 يوما ، لَكنَّه لا يَستطيعُ إيجاد خفايا حصانه.
    atının bağlı bırak. En öndeki arabayı süreceksin. Sürüyü ben yönetirim. Open Subtitles . اترك حصانك مربوطاً قـُد العربة الأمامية ، و أنا سأقود القطيع
    Bir lades kemiğim vardı, ve düşündüm, uzun zamandan beri atının üzerinde olan bir kovboy gibi bir histi. TED لذا أمسكت هذه العظمة , وقد خطر لى , أنها مثل راعى البقر الذى مكث طويلاً على جواده .
    Biz iki yaşlı savaş atının ateşkes ilan etme zamanı geldi mi sence? Open Subtitles ألا تظن أنه حان الوقت لنا نحن خيول الحرب العجزة أن نعقد هدنة؟
    Amcanın eski atının anısına Siyah Kuş diyelim. Open Subtitles سنطلق عليه اسم اللحية السوداء تيمنا باسم حصان عمك القديم
    Katil kızı atının arkasına atarak kaçıyor. Polis de motosikletle peşlerinden gidiyor. Open Subtitles يهرب مع الفتاة على صهوة حصان والشرطة تلاحقهم على الدراجات النارية
    Bir deri zımbası alıp... o piçin atının kıçını zımbalayabilirdim. Open Subtitles بإمكاني أن آخذ عصاة جلدية وأطعن حصان ذلك الوغد في مؤخرته
    Gezgin, aptal biri değilmiş, su atının büyülü bir yaratık olduğunu biliyormuş, gecede üç metre uzayan bir yaratık. Open Subtitles الرحاله بكل تاكيد عرفهُ فى الحال حصان البحر مخلوق سحرى يستطيع ان ينمو ويزداد طولاً عشره اقدام فى ليله واحده
    Müvekkilim komşusunun atının mahsüllerini ezip geçtiğini iddia etmişti. Open Subtitles أحد زبائني قال إن حصان جاره داس محاصيله الزراعية
    Birincisi, anladığımız üzere kurban nehrin üst kısmında atının üstündeyken vurulmuş ve sonra aşağıya nehir kenarına yuvarlanmış. Open Subtitles أولا: حسب فهمنا ان الضحية أطلق عليه النار وسقط من حصانه
    Zorlukla yürüyor. Ve atının üzerinde bile duramaz. Open Subtitles يواجه مشاكل في المشي، ويجب أن يترك على حصانه
    Turnuva alanına giderken atının üzerine kusmuştu. Open Subtitles لقد تقيأ فوق حصانه في طريقه إلى أرض البطولة
    Müşterisine atının çalınacağını söyler ve çalındığında da herkesi güçlerine hayran bırakırdı. Open Subtitles في العادة كان يخبر الرجل أن حصانه سيُسرق و كانوا يتعجبون من قدراته عندما يُسرق
    atının üstünde çok iyi görünebilirsin, Başkan Terrill, ama bir gün biri seni ondan indirecektir. Open Subtitles تبدو بخير على حصانك , رائد تيريل، لكن يوماً ما شخص ما سيسحبك
    atının üstünde durabiliyorsan yarın gelip akbabaları seyredersin. Open Subtitles نعم، أنت ستبقي هنا حتى الغد، هذا إذا استطعت أن تبقي على حصانك وتراقب الصقور
    atının nalı düştüyse, getir de tekrar nallayayım. Open Subtitles إذا كان حصانك قد أوقع حدوته, أعده لي لأصنع له واحدة جديدة.
    atının üstüne kurulmuş, çalışmamızı izleyip duruyor. Open Subtitles انه يمتطى جواده العالى يراقبنا ونحن نعمل
    Üç yıl önce, bir yarış atının, sahibinin kim olduğunu umursamadığını söylerdim. Open Subtitles قبل 3 سنوات قلت بأن خيول السباق لا تبالي في من يكون المالك
    atının huyunu suyunu bilmiyorum ve ikisi dönene kadar meraktan öleceğim. Open Subtitles لا أعرف فرسك وسيتملكني القلق إلى ان تعودا
    Parlak zırhını giyip kuşanıyor, sıska atının üzerine çıkıyor ve zafer arayışıyla kasabayı terk ediyor. TED فارتدى درعه البالي، وامتطى فرسه الهزيل، وترك قريته باحثاً عن المجد.
    Oh, Lisa, son üç yıldır bunu istiyorsun ve ben de sana Noel Baba'nın kızağına bir midilli atının binemeyeceğini söylüyorum. Open Subtitles (ليسا)، أنت تطلبين هذا منذ ثلاث سنوات، وأخبرتك أن (سانتا) لا يستطيع وضع حصاناً بداخل زلاجته
    Bir kızı atının terkisine atıp çöle kaçırdığın olmadı mı hiç? Open Subtitles هل ألقيت فتاة على مؤخرة جوادك و أخذتها إلى ما بين الأشجار؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more