"atalar'" - Translation from Turkish to Arabic

    • السالفين
        
    • السالفون
        
    • دافينا
        
    Şansımıza Atalar barlara gitmiyorlar daha çok mezarda keçi kesiyorlar. Open Subtitles لحسن الحظّ أن السالفين ليسوا من محبّي التجوال بالحيّ فهم ميّالون أكثر للمقابر وتضحيات الماعز.
    Atalar benden nefret edebilir, ama sonuç olarak cadılar kendilerinden olana sahip çıkarlar. Open Subtitles لعلّ السالفين يكرهونني، لكن السحرة بالنهاية يعتنون بأبناء جلدتهم.
    ..çünkü Atalar şehrin.. ..savaş alanına dönecek olmasını umursamıyorlar. Open Subtitles لأن السالفين لا يعبأون إن صارت المدينة برمتها منطقة حرب.
    Atalar seni burada bulursa ne olur biliyor musun? Open Subtitles ألديك أدنى فكرة عمّا سيحدث إن وجدك السالفون هنا؟
    Aylarca orada kaldım, Atalar tarafından sıkıştırıldım.. ..ve işkence gördüm. Open Subtitles أمضيت أشهر هناك حبيسًا يعذّبني السالفون.
    Davina Claire. Atalar'ın tamamen gitmesinden emin olan oydu. Open Subtitles (دافينا كلير)، فهي من قطعت صلة السالفين للأبد.
    Bunu hazır hale getireceğiz.. ve Atalar'la bu dünyanın.. ..bağını koparacağız. Open Subtitles سنشغّلها ونقطع صلة السالفين بعالم الأحياء.
    Babam Atalar'ın zor bir hayat yaşadıktan sonra.. ..gidebileceğimiz güvenli bir.. Open Subtitles أبي كان يقول إن السالفين ينتظروننا ليهبونا مكانًا آمنًا
    Ama sanırım artık duyabilirsin. Atalar konusunda yardımın lazım. Open Subtitles لكن أظن أن بوسعك سماعي الآن، أحتاج إلى مساعدتك بشأن السالفين.
    ..ama gücüm Atalar sayesinde arttığı için.. ..onu araç olarak kullanmayı deneyebilirim. Open Subtitles لكن الآن وقد زادت قواي بواسطة السالفين
    Atalar'ı tek başına.. ..yok edemezsin. Open Subtitles لن تدمّر ينبوع السالفين بمفردك.
    Aksi halde, Atalar ikimizin de işini bitirir. Open Subtitles وإلّا فإن السالفين سيخمدوا كلينا.
    Bu bittiğinde Atalar'la iletişim kesilecek. Open Subtitles حين ينتهي الأمر، ستنقطع صلة السالفين.
    Atalar'ın seni sinir bozucu.. ..bulmasına şaşırmadım. Open Subtitles لا عجب أن السالفين ينزعجون منك جدًّا.
    Aurora'daydı ama Atalar nerede olduğunu söylemiyor. Open Subtitles كان بحيازة (أورورا)، لكن السالفين لا يفصحون بمكانه.
    Atalar beni kontrol ediyor. Ben kendimi kontrol edemedim. Open Subtitles السالفون تمكّنوا منّي، وما كنتُ في وعيي.
    Bana şunun cevabını ver.. Atalar sana planlarından bahsettiler mi.. ..yoksa herkes gibi sen de mi.. Open Subtitles أنبئني بهذا، هل أفصح السالفون عن خطّتهم إليك
    Atalar seçimlerimden dolayı benden nefret ediyorlar. Open Subtitles السالفون يكرهونني بسبب الخيارات التي اتخذتها.
    Davina iki dünya arasında olduğu sürece.. ..onu Atalar'dan güç almak için.. ..araç olarak kullanabilirim. Open Subtitles ما دامت (دافينا) عالقة بين عالمينا، يمكنني اتّخاذها قناة للاستقواء بالسالفين.
    Bu da, Lucien'ı ölümlü yapmak için.. ..o Atalar'ın ordayken.. Open Subtitles أيّ أن لجعل (لوشان) قابلًا للقتل، سأضطر لسحب القوّة عبر (دافينا)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more