| Büyük ihtimalle bir peri bayan Atalarından biriyle ilişkiye girmiş. | Open Subtitles | حسبما يبدو، إحدى أسلافك الإناث تزاوجت مع جنّي |
| Atalarından kalan kültürü anman çok önemli. | Open Subtitles | كلّا، إنه أمر مهم لك أن تحتفلي .بحضارة أسلافك |
| Atalarından öğrendiğine göre; | Open Subtitles | يعرف من أسلافه أنه ذات يوم، سيأتي أبناء الشمس، |
| Atalarından birisini öldürüp seni tamamen tarihten sileceğim. | Open Subtitles | سوف أقتل واحد من أجدادك بشكلٍ فعال سيمحوك من التاريخ |
| Atalarından biri, sarhoş bir kızılderiliden Manhattan'ı, 24 gümüş dolar ve bir şişe kaçak içki karşılığında satın almış. | Open Subtitles | أحد أجداده اشترى مانهاتن من هندي سكير مقابل 24 دولار فضي و قنينة مشروب كحولي |
| Birkaç pervasız evlat suç işledi diye bu aileleri Atalarından kalan evlerinden etmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أخرج هذه العائلات من منازل أجدادها بسبب جرائم عدد قليل من الأبناء المتهورين. |
| Pearl, Atalarından biri Ankara Kedisi soyundan geldiği için ölmüştü. | Open Subtitles | لؤلؤة ماتت لأان أسلاف هذا الثعلب قاموا بتربية قط الأنغورا |
| Birkaç pervasız evlat suç işledi diye bu aileleri Atalarından kalan evlerinden etmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أجرّد تلك العائلات من منازل أسلافها بسبب جرائم قلة من أبناءهم المتهورين |
| Bana insanların içinde bir şeyler görebilen Atalarından bahsediyordun. | Open Subtitles | لقد كنت تخبرني بشأن أسلافك... الذين كانوا يرون أشياءاً خارقة فيك. |
| Atalarından birisi büyük bir ordu komutanı mıydı? | Open Subtitles | هل كان أحد من أسلافك قائداً لجيش لعظيم |
| Senin Atalarından biri onunkilerden birini öldürmüş. | Open Subtitles | . أحد أسلافك قتل واحد منهم |
| Atalarından birinin... anılarında! | Open Subtitles | ..في ذاكرة أحد أسلافك |
| - Yok. - Atalarından biri? | Open Subtitles | كلا - واحدة من أسلافك ؟ |
| Atalarından öğrendiğine göre; | Open Subtitles | يعرف من أسلافه أنه ذات يوم، سيأتي أبناء الشمس، |
| Hint Atalarından bahsetti, bir yaratık biliyorlarmış ve... | Open Subtitles | .. لـقد قـال شيء عن أسلافه الهـندية .. كـانوا يـعرفون مخـلوق |
| Eğer nötrinonun, nötrino-boy Atalarından evrilmiş bir beyni olsaydı, kayaların gerçekten boşluktan ibaret olduğunu söylerdi. | TED | لو كان لـ النيوترون دماغ.. تطور من حجم أسلافه النيوترونات، كان سيقول بأن الصخور تتألف حقا من فضاء غير مأهول (فراغ). |
| Atalarından bu yana Mahishmati'ye hizmet etmek için yemin ettiniz. | Open Subtitles | أقسم أجدادك بالولاء لماهيشتامي |
| Atalarından kalan arazilerini size devretmiyordu, siz de değersiz ziynet ve likörlerle ona rüşvet verdiniz ve sonra da kafasına bir silah dayadınız. | Open Subtitles | لم يوقع على أراضي أجداده لقد رشوته بالحلي والخمور ثم وضعت المسدس في وجهه |
| Donny'nin Atalarından aldığımız 15 örnekte genetik mutasyonla uyumlu bir şey bulamadık. | Open Subtitles | لم نستطع إيجاد أيّة طفرات جينيّة متوافقة خلال 15 منطقة بين أسلاف (دون) |
| Bu bir zamanlar Mercia'nın Atalarından kalan tacıydı. | Open Subtitles | كان هذا يومًا تاج أسلاف (مرسيا). |
| Leydi Sansa, Atalarından kalma mevkisini Boltonlar'dan geri alıp hakkı olan Kıştepesi Leydisi makamını üstlenmek istiyor. | Open Subtitles | السيّدة (سانسا) ترغب أن تستعيد مقرّ أسلافها من آل (بولتون) وتتولّى منصبها الشرعيّ كسيّدة (وينترفيل). |