"atarız" - Translation from Turkish to Arabic

    • نلقي
        
    • سنرمي
        
    • نرمي
        
    • سنلقي
        
    • ونرميه
        
    • لنبتعد
        
    • بعيدين
        
    • وسنلقي
        
    • نلقيهم
        
    • سنرسل لكي
        
    Kısıtlamaları atarız ve içe bakışla kendimizi tanırız. Open Subtitles نلقي بقيودنا ونتعرف على انفسنا من خلال التجارب
    Bireylerle ilgilenirken küsuratları atarız. Open Subtitles عند التعامل مع الأفراد, نلقي الأحتمالات خارجاً
    Bir verici alırız ve onu anakaradaki yanmış döküntü yığınıyla birlikte bir sahile atarız. Open Subtitles سنرمي جهاز إرسال مع ركام على أحد شواطئ البرّ الرئيسي
    Hayır, ben birbirimize turta atarız diye düşünmüştüm. Open Subtitles لا,قصدت قتالا نرمي فيه الفطائر على بعضنا البعض
    Ve ortaklarımla beraber küçük kompozisyonunuza bir göz atarız ve belki sizinle beraber bazı işleri yapabiliriz. Open Subtitles وأنا وشركائي سنلقي نظرة عليه وربما سيجمع بيننا عمل ما
    Posta kutusunun önünde bekleyeceğiz ve dışarı çıktığında da... onu halıya sarıp köprüden aşağı atarız! Open Subtitles ننتظر عند صندوق بيرده ، وعندما يأتي للخارج نلفّه بسجادة ونرميه من فوق جسر
    Ayrı kalmamız için her türlü nedenimiz olsa da birlikte olmak için her şeyi riske atarız. Open Subtitles بالرغم من أن لدينا كل الأسباب لنبتعد سنخاطر بكل شىء لنكون معاً
    Gece boyu onlara haşin bakışlar atarız. Open Subtitles لذا بإمكاننا ان نلقي عليهم نظرات الحقد طوال الليلة.
    Nasıl bir şeymiş bakalım, sonra kalanını atarız. Open Subtitles سنجرّب كيف يكون الحال، ثمّ نلقي بالباقي.
    Hepimiz zarı atarız, oyunumuzu oynarız taşlarımızı oradan oraya götürürüz, ama bir sorun çıkarsa kutuyu açıp kuralları okumuş tek kişi avukattır. Open Subtitles جميعنا نلقي النرد، نمارس اللعبة... نحرّك القطع عبر اللوحة... ، لكن إن وقعت مشكلة...
    Girer çıkarız sonra da suya bir solucan atarız. Open Subtitles سندخل و نخرج و بعدها سنرمي بعض الدود في الماء
    Bay Karim, temizledikten sonra, içine Japon balığı atarız, çoğaldıklarında onları satar, milyoner oluruz. Open Subtitles سيد "كريم" بعد أن نقوم بتنظيف هذا الخزان سنرمي فيه أسماكاً ذهبية و عندما تتضاعف أعدادها سوف نبيعها و نصبح "مليونيرية"
    Resife yaklaşınca salı sabit tutabilecek ağır bir şey atarız. Open Subtitles عندما نقترب من الشّـُعَب المرجانية... سنرمي مِرساة أو شيئ ما ثقيل لإبقاء الطوف في مكانه
    Yani hiç giymeyeceğimiz elbiselerimizi saklarız ama eski sevgililerimizi kaldırıp atarız. Open Subtitles نبقي فساتين لن نرتديها ابداً ولكننا نرمي رفقائنا السابقين
    Yem atarız, bakalım nasıl tepki verecek. Open Subtitles نرمي لها الطعم، ونرى كيف ستتعامل مع ذلك.
    Bu hafta sonu oraya başka birini daha atarız. Open Subtitles يمكننا أن نرمي شخصاً أخر هناك,ربما نهاية الأسبوع هذا.
    Belki de oradayken senin yerlerine göz atarız. Open Subtitles ربّما بينما نحن في الدّاخل سنلقي نظرة على مقصورة الكنيسة
    Sonra da onu halıya sarıp köprüden aşağı atarız! Open Subtitles ثم نلفّه بسجادة ونرميه من فوق جسر
    Ayrı kalmamız için her türlü nedenimiz olsa da birlikte olmak için her şeyi riske atarız. Open Subtitles بالرغم من أن لدينا كل الأسباب لنبتعد عن بعضنا سنخاطر بكل شىء لنكون معاً
    Biz de suçu Alicia'nın üzerine atarız. Open Subtitles إنها تستلطفني. وسنلقي باللوم على أليشا
    - Hava geçirmez odadan dışarı atarız! Open Subtitles ! نلقيهم عبر العادم الهوائي - ! ذلك صحيح -
    Sana Barbados'tan kart atarız. Open Subtitles سنرسل لكي بطاقة بريد من "بربادوس"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more