Mavi olanlar çinko atomları bunlar beyaz olan hidrojen atomlarına bağlılar. | TED | إنها أربعة ذرات زنك زرقاء مرتبطة بذرة هايدروجين أبيض. |
Genelde kap katıksız güçle atomlarına kadar parçalanır. | Open Subtitles | يتحطم الإناء إلى ذرات غالباً بسبب القوة الصرف |
Bu kloroplast su moleküllerini hidrojen ve oksijen atomlarına ayırmak için gün ışığı kullanıyor. | Open Subtitles | تستخدم البلاستيدات الخضراء أشعة الشمس لتكسر جزيئات الماء الى ذرات هيدروجين وأوكسجين |
Keşke gerçek bir şok tabancam olsa da onu anneme saplayıp atomlarına ayırsam. | Open Subtitles | اتمنى لو املك مسدس صاعق مسدس حقيقي لاصعق امي لتتفتت لجسيمات صغيرة |
Ve eğer senin başına kötü bir şey gelseydi gerçekten atomlarına ayrılmak isterdi. | Open Subtitles | و لو شيئ سئ بالفعل قد حدث لك هي فعلاً سوف تتفتت لجسيمات صغيرة |
Işınlanırken atomlarına ayrılıyorsun, yüksek hızda seyahat ediyorsun ve yeniden birleştiriliyorsun. | Open Subtitles | عندما تنتقل فورياً، تتفكك ذراتك ويعاد تجميعها |
Haklı olduğumu ispatlamak için senin atomlarına ayrıldığını görmemize gerek yok. | Open Subtitles | نحن لانحتاج حقا لرؤية تبعثر ذراتك لأثبات وجهة نظري |
Fakat biz atomlara bakmak istedik, demir atomlarına, ki böylece sayfayı önceki ve sonraki hâliyle okuyabilelim. | TED | ولكننا أردنا أن ننظر إلى الذرّات، ذرّات الحديد، حتى أنّه يمكننا قراءة الصفحة من ما قبل وبعد. |
hidrojen ve oksijenin atomlarına ayrılmasına neden olabilir. | Open Subtitles | إنشقاق ذرّات الأوكسجين والهيدروجين |
Yüzyıllarca süren bilimsel düşünceler ve araştırmalar atomlarına ayrılabilen hidrojen, karbon ve demir gibi gerçek elementler bulmuştu. | TED | قرون من الأفكار والتجارب العلمية أثبتت أن العناصر الحقيقية، كالهيدروجين، و الكربون، والحديد، من الممكن تجزئتها إلى ذرات. |
Seni manuel olarak atomlarına ayırıp olağanüstü bir güç ile ışınlayacak bir çip bulman lâzım. | Open Subtitles | تحتاجون لإيجاد الشريحة التي تحولكم يدوياً الى ذرات... وتحملان معكم قوة هائلة |
- Osuruk Yastığım, seni atomlarına ayıracak! - Öyle mi diyorsun? | Open Subtitles | -وسادة الهلاك المنفوخة الخاصة بي ستحولك إلى ذرات" !" |
Osuruk Yastığım, seni atomlarına ayıracak! | Open Subtitles | "وسادة الهلاك المنفوخة الخاصة بي ستحولك إلى ذرات!" |
Bunda ise onu atomlarına ayırabilecek kadar monocane var. | Open Subtitles | يحتوى على كمية كبيرة من المونوكين المركز ... ليفصل ذرات جسده عن بعضها |
Şehir atomlarına ayrıldı. | Open Subtitles | حطمت إلى ذرّات |