"avantajım" - Translation from Turkish to Arabic

• ميزة
• الأفضلية
• ميزه
• سوط

Ve bugün, bunların dördünü size göstereceğim, çünkü hala bunun sonunda rekabetçi bir avantajım olmasını umuyorum.
لذا اليوم سأعرض عليكم أربعة لأني آمل بالحصول على ميزة تنافسية في نهاية المطاف

Benim güzel bir kadın ve yaramaz bir çocuk olmama gibi bir avantajım vardı.
حسنا , انا اخذ ميزة عدم كوني امرأة جميلة وطفلة مدللة

Senin büyülerin kuvvetli olabilir ama benim bir avantajım var.
سحرك ربما يكون قوياً لكن أنا لدي ميزة

Sanırım bu sefer bir avantajım var, Büyük Patron.
أعتقد بأنني أملك الأفضلية هذه المرة أيها الزعيم الكبير

Ama oradayken bir avantajım olmasını olmasını tercih ederim.
ولكننى أفضل الذهاب وعندى الأفضلية

Kurt adam kabiliyetlerimle avantajım olur.
اعني , مع سحري الخاص بالذئاب , هذه ميزه

Neden senin avantajım olduğunu söyleyeceksin daha.
"عليك أن تخبرني لم سمّيتني "سوط

Tamam, bakın biraz avantajım olsun istedim, kimseyi öldürmeye çalışmıyordum.
حسنٌ، إسمعوا، أنا فقط... أنا فقط... أحتجتُ ميزة في اللعبة، مفهوم؟

Benim aynı zamanda hem kendime hem de kız kardeşime bağlı olabilme avantajım var.
أنا أجد ميزة بتواصلي مع نفسي ومع أختي

avantajım olsun istemiyorum.
سمحت لي الفرصة أن تكون لي ميزة.

Hala avantajım var.
أنا لا تزال لديها ميزة.

Bu içimi kemiriyor. Seninle karlar altında o kadar vakit geçirdikten sonra bir avantajım olması lazımdı.
أرغبُ بأن تكونَ لنا ميزة

Burada bir avantajım olmalı.
أرجو أن يكون ميزة هنا.

Bir avantajım var.
أنا عندي الأفضلية

Zaten bir avantajım var.
أنا بالفعل لدي الأفضلية

Haksız avantajım var.
لدي ميزه غير عادله

- Adil olmayan bir avantajım var.
لدي ميزه غير عادله

avantajım olmanın bir sebebi var.
هنالك سبب لكونك ال"سوط" سبب