"avcılarının" - Translation from Turkish to Arabic

    • صائدي
        
    • صائدو
        
    • الصيادين
        
    • صائدى
        
    • صيادي
        
    • صيادين
        
    • لصائدي
        
    • صيادى
        
    • وصائدي
        
    • مكتشفي
        
    • صيادو
        
    • صيّادو
        
    • صيّادي
        
    Kelle avcılarının şikayet edemeyeceğini söyleyelim. Open Subtitles لنقل أن صائدي المكافآت لن يكونا بموقف للشكوى
    Bu cadı avcılarının o şişeler koyduğu şey. Open Subtitles هذا هو مايضعهُ صائدي السحرة في هذه القنينات
    Bir cadının güçlerini engellemek için cadı avcılarının kullandığı bir şeye benziyor. Open Subtitles هذا النوع يستخدمه صائدو السحرة ليوقفوا قوة السحرة.
    İçimde cadı avcılarının peşimizi bırakmayacağına dair bir his var. Open Subtitles اشعر ان السحرة الصيادين سيعودون لملاحقتنا ثانيةً
    Eh, Barrow Ç etesi'nin peşindeki bu ödül avcılarının cesaretini kırmamız gerek. Open Subtitles يجب إحباط صائدى الجوائز الذين يطاردون عصابة بارو
    İnsan avcılarının tepenize binmesini istemiyorsanız, o silahları kullanmayın. Open Subtitles لو كنت مكانكم لن استخدم هذه البنادق إلا إن كنت أريد من صيادي الرجال أن ينهمرون علي من كل حدب.
    Çünkü İrlandalı şahin avcılarının arasında büyüdüm. Open Subtitles أعني أتيت من أصل إيرلندي من صيادين الصقور
    O gün cadı avcılarının teknede olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu ama öyleymiş. Open Subtitles كانوا في ساحة القوارب ذلكَ اليوم لكن كانوا هناك إذن صائدي السحرة قتلوا والدي؟
    O cadı avcılarının süper özel bir kara büyü yok etme planıyla üzerime gelmesini bekleyemem. Open Subtitles لا أستطيع ، لا أستطيع إنتظار صائدي السحرة هؤلاء حتى يأتوا إلي بخطة قتل خارقة خاصة لقتل السحر المظلم
    Bu trajedi, cadı avcılarının ne kadar yaklaştığını gösterdi. Open Subtitles هذهِ المأساة تريكِ مدى قربِ صائدي السحرة
    Evet, çok zor, duygusal olarak yıpratıcı, cadı avcılarının burada olduğu ve sevdiğimiz insanları öldürdüğünü. öğrendiğimiz bir sabah. Open Subtitles اجل ، لقد خضنا يوماً عاطفياً بدأَ بذلكَ التأبين لأن صائدي السحرة هنا بالفعل ويقتلونَ الناس الذينَ نحبهم
    Ben sadece cadı avcılarının bana söylediklerini yapıyordum. Open Subtitles لقد كنتُ افعل ما امرني صائدو السحرة أن افعلهُ
    - Evet. Cadı avcılarının seni kaçırmasıyla ölümle burun buruna gelmek arasında plan mı yaptın? Open Subtitles بينما كنتِ مخطوفة بواسطة صائدو السحرة، وعلي وشك الموت قمت بإعداد خطط؟
    Bu gezegen avcılarının cevabını aradıkları bir soru. Open Subtitles إنه السؤال الذي يحاول صائدو الكواكب الإجابة عليه
    Onlara olanlar cadı avcılarının işi değildi, onundu. Open Subtitles ما حدث لهم؟ ليس الصيادين ساحرة، ولكن لها.
    Kuş avcılarının teknelerinden bırakılmış olabilirim. Open Subtitles كان القراب مربوط بعقد صائدى الطيور
    Bu da kurbanımızı, fırtına avcılarının vurduğunu gösteriyor. Open Subtitles إذًا ذلك يعني صيادي العاصفة أصابوا ضحيّتنا
    Şimdi peşimdeki vampir avcılarının yanında beni ve önüne çıkan herkesi öldürmek isteyen yeni bir vampir var. Open Subtitles والآن ثمّة صيادين يطاردونني، ومصّاصة دماء حديثة التحوُّل تودّ قتلي
    Şansımız var ki servet avcılarının avı olamayacak kadar fakir. Open Subtitles ولحسن الحظ هي فقيرة جدا لتكون هدف لصائدي الثروات.
    Hollywood avcılarının bugün şansı var mıydı? Open Subtitles اذن هل كان حظ صيادى هوليوود موفقا الليله ؟
    - Şimdi şüpheli durumunda olduğumuz için diğer ödül avcılarının da gözü üzerimizde olacaktır. Open Subtitles -هذا صحيح -لقد أصبحنا الآن مشتبهون وصائدي الجوائز الآخرون سيسعون خلفنا فعليكم بالحذر
    Özür dilerim doktor bey ama bu cuma günü yetenek avcılarının koçların izlediği bir maçta oynayacak. Open Subtitles أنا آسفة أيّها الطبيب لكنّه... سيلعب أمام مكتشفي المواهب والمدربين والجامعات الخاصّة هذا السبت
    Sizin gibi hayalet avcılarının söylediği her şeye inanır mıyım hiç? Open Subtitles أنت لا تعتقد بأنني ساصدق أي شئ أنتم يا صيادو الاشباح قد تخبرونني بة
    Ödül avcılarının Tyler'ı nasıl bulduklarını anladım. Open Subtitles فَهمتُ كَمْ صيّادو الوفرةَ إكتشفَ حيث أنَّ تيلر.
    Hayalet avcılarının standart protokolüdür. Open Subtitles إنّه نظام مُتبع لدى صيّادي الأشباح.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more