Buradan avlandığı ve cesetleri attığı yerlere çabuk ulaşabiliyor. | Open Subtitles | ذلك يمنحه دخولا سهلا لأماكن صيده و أماكن التخلص |
avlandığı yeri bulmak istiyorum da. | Open Subtitles | . بالتأكيد أُريد معرفة مكان صيده |
Ya da sadece avlandığı bölge olabilir. Bilemiyorum. | Open Subtitles | او قد تكون منطقة صيده |
- Birlikte avlandığı ama şu an komada olan biri. | Open Subtitles | -شخص ما كان يصيد برفقته. -شخص ما يرقد في غيبوبة، وتصادف كذلك أن يكون شخصاً يصيد برفقته! |
Birini ormanda diğerini de avlandığı sırada. | Open Subtitles | شخـصاً في الغــابة , بينمـا كـان يصيد |
Bu, bizim topraklarımızda avlandığı için onun mükafatıydı. | Open Subtitles | هذه مكافأه من يصيد فى أرضنا |
Avcının, aslında avlandığı oyunun. Küçük Rowan'ımızı bulmaya geldin. | Open Subtitles | والآن انتهت اللعبة لعبة الطريدة عندما تلحق بالصياد |
Artık oyunun sonuna geldik. Avcının, aslında avlandığı oyunun. | Open Subtitles | والآن انتهت اللعبة لعبة الطريدة عندما تلحق بالصياد |