"avrupalı" - Translation from Turkish to Arabic

    • أوروبا
        
    • أوروبي
        
    • أوروبية
        
    • الأوروبي
        
    • الأوروبية
        
    • اوروبا
        
    • الأوربيين
        
    • الأوروبيون
        
    • الأوروبيين
        
    • أوربي
        
    • اوروبي
        
    • الأوربي
        
    • الأوروبيات
        
    • أوربيين
        
    • أوروبيون
        
    "...çünkü hayatta kalacak olan tek Avrupalı Yahudiler bunlar olacaktı." Open Subtitles هذا سيكون الجزء الوحيد من يهود أوروبا الذين سيبقوا أحياء
    Avrupalı hükümdarlar ve ruhban sınıfı kendi topraklarında benzer bir isyan olmasından korkuyordu. TED كان ملوك أوروبا ورجال الدين متخوّفين من ثوراتٍ مشابهة على أرض وطنهم.
    Günaydın. Sanırım, dırdırcı bir Doğu Avrupalı olarak buraya karamsarı oynamam için çağırıldım. TED صباح الخير. أعتقد، كشرق أوروبي غاضب، لقد حضرت للعب دور المتشائم هذا الصباح.
    Sizin için endişelendim. Kahire'de bir bayan, Avrupalı bir bayan. Open Subtitles كان الأمر يعنيني إمرأة أوروبية في هذه المنطقة من القاهرة
    Senin, benim ve Amerikalı'nın tercih ettiği araba Avrupalı Focus'tan çok daha yavaş. Open Subtitles السيارة التي أنت، لي، وأمريكا كل تفضل أبطأ الكثير جدا من التركيز الأوروبي.
    Hangi Avrupalı firma ile görüştüğünü bulmak için her şeyi yapın. Open Subtitles أنت ستفعل أي شيء لتعرف إسم الشركة الأوروبية التي يتحدثون عنها
    Kuzey Amerika ve Batı Avrupalı olan bizlerin yeni olduğunu düşündüğü şey 1970'lerden beri Afrika'da normal bir hayat koşulu. TED ما يعتبره بعضنا من أمريكا الشمالية وغرب أوروبا جديدًا كان الظرف العادي لحياة الأفريقي منذ أعوام السبعينيات من القرن الماضي.
    Hayır, onları Avrupalı kadınlar gibi giydireceğiz: Open Subtitles : لا، نحن سنجعلهن يبدون مثل سيدات أوروبا
    Bu bir yarış ve o, Kansaslı çiftçi kızlarından Avrupalı düşeslere kadar kadınları tavladığı tüm numaralarını kullanıyor. Open Subtitles انه مبارزة و سيستخدم الاسلحة التى تطيح بكل شىء من فتاه كنساس المزارعة الى نبيلات أوروبا
    Muazzam bir rakam gibi duruyor, fakat Avrupa Birliği'nin nüfusu 550 milyon yani her 2 milyon Avrupalı başına bir mülteciden söz ediyoruz. TED يبدو العدد ضخما، ولكن يبلغ عدد سكان الاتحاد الأوروبي قرابة 550 مليون شخص، مما يعني أننا نتحدث عن شخص على 2000 شخص أوروبي.
    anlatacağım. Bu, yazılı kaynakları olan Avrupalı bir toplumdu, dolayısıyla bu insanları ve amaçlarını büyük TED هذا مجتمع أوروبي بسجلات موضوعية, لذلك نحن نتعرف الكثير عن ذلك المجتمع ودوافعه.
    Süre nedeniyle bahsetmeyi unuttum. Sadece üç hafta önce, Avrupalı bir grup ilk insandan-insana, beyinden-beyine bağlantıyı yaptı. TED ونسيت أن أذكر، بسبب الوقت، أنه منذ ثلاثة أسابيع فقط، مجموعة أوروبية عرضت أول اتصال دماغي بشري.
    Onları ucuza kapattım. Avrupalı temsilci durduk yere beni seçti. Open Subtitles لقد حصلت عليهم بثمن رخيص وكالة أوروبية إختارت إسمي عن طريق الصدفة
    Belediye mühürlerinin Avrupalı dengi hanedan armasıdır TED المكافئ الأوروبي لطابع البلدية هو معطف مدينة الأسلحة،
    Barış 1802 yılında sağlandı, ve diğer Avrupalı güçler yeni Fransız rejimini tanıdılar. TED تم تأمين السلام عام 1802، واعترفت القوى الأوروبية الأخرى بالنظام الفرنسي الجديد.
    Aslında, bu çok eski bir yaşam şekli ve dünyadaki Avrupalı olmayan kültürlerde hâlâ mevcut. TED في الواقع، إنها طريقة قديمة للعيش، ومستمرة الآن في العديد من الثقافات غير الأوروبية حول العالم.
    Yani, düşünüyorum da Doğu Avrupalı oyuncuların en az yarısı bu kamplarda olmalı. Open Subtitles انا اعنى اهم مافى ذهنى,.. استطيع ان افكر بشأن نصف دستة من لاعبى اوروبا الشرقية من الذين يريديون ان يكونوا ضمن الفريق
    Hayır, ben onu kendisini öldürtmeye çalışan aptal bir Avrupalı olduğunu sanmıştım. Open Subtitles لا ، فكرت أنه كان من الأوربيين الأغبياء و الذي سيقتل نفسه
    Avrupalı gözlemcilerin, kayıtsız kalamayıp Open Subtitles والمراقبون الأوروبيون لم يكونوا ليتغاضوا عن
    Binlerce Avrupalı siyaset hakkında tartışmak için bir yabancıyla buluştu. TED التقى آلاف الأوروبيين بأشخاصٍ لا يعرفونهم ليتناقشوا في أمور السياسة.
    Avrupalı sosyetik bir kokainmansan ve küçük bütçeli bilimkurgu filmin Open Subtitles أو إنّك مدمن مخدرات أوربي لديك والد الذي يتعرض للإبتزاز
    Kopenhag, Şangay, modern, Avrupalı. TED كوبنهاغن ، وشنغهاي مدينة حديثة، وأخرى ذات طابع اوروبي
    Çünkü o sırada sen arkadaki koltukta doğu Avrupalı internet uzmanıyla beraberdin. Open Subtitles لأنك كنت في المقصورة الخلفية مع صاحبة الرداء الأوربي الشرقي المميز.
    Avrupalı hatunlar hakkında bilmen gereken üç şey var Neil. Open Subtitles هناك ثلاثة أمور تحتاج لمعرفتها عن الفتيات الأوروبيات, نيل
    Avrupalı olduğumuzu da görsün istiyorum. Open Subtitles أتمنّى منه أن يعرف بأننا أوربيين أيضاً
    Bu adamlar Avrupalı... ..giyim tarzları ve kullandıkları... Open Subtitles هؤلاء الرجالِ أوروبيون على الأغلب وهذا واضح من ماركات ملابسهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more