"avuç içi" - Translation from Turkish to Arabic

    • نخلة
        
    • راحات اليد
        
    • راحة اليد
        
    • النخيل
        
    • وجّه راحتك
        
    • راحة يدها
        
    Dikkatimizi çeken şey Russel'ın sopasının sap kısmının alt tarafındaki Avuç içi izi oldu. Open Subtitles ما لَفتَ انتباهنا كَانتْ نخلة روسل الجزئية الطبعات على العمودِ، فقط تحت القبضةِ.
    Ve akıllı... "Buda'nın Avuç İçi" vuruşuyla zehirlendin! Open Subtitles والحكمة... انك تعرف نخلة بوذا السامه!"
    Avuç içi yukarıda, vuruş, geri çek, uzat. Open Subtitles راحات اليد عاليّاً، هاجم، تراجع، واصل، هاجم
    Avuç içi yukarıda, vuruş, geri çek, uzat. Open Subtitles راحات اليد عاليّاً، هاجم، تراجع، واصل، هاجم
    Avuç içi zarif tırnaklar bakımlı. Open Subtitles راحة اليد رقيقة الأظافر مصانة بشكل محترف
    Kamyonlar, ciplerler, mobiletler ve de bir şekilde Avuç içi bilgisayarlar. Open Subtitles ليس فقط السيارات , لا , الشاحنات , سيارات الدفع الرباعي والدراجات , لسبب ما طائرات النخيل
    Avuç içi bana dönük. Open Subtitles وجّه راحتك إليّ
    Kemiğin sapı yok. O bıçakladıysa, Avuç içi sıyrılmıştır. Open Subtitles لم يكن للعظم مقبض لكانت كشطت راحة يدها إذا طعنته
    "Buda'nın Avuç İçi" darbesini aldım. Open Subtitles ضربني ضربة "نخلة بوذا".
    Annem "Avuç içi" yazdı. Open Subtitles كتبت أمّي الكلمة "نخلة."
    Evet, ama neden "Avuç içi" ? Open Subtitles نعم، لكن لماذا "نخلة" الكلمة؟
    Shaolin "Buda'nın Avuç İçi." Open Subtitles "نخلة بوذا".
    "Buda'nın Avuç İçi" Open Subtitles "نخلة بوذا!"
    1, 2, 3, 4, Avuç içi yukarıda, vuruş. Open Subtitles 4 ،3 ،2 ،1 راحات اليد عاليّاً، هاجم
    1, 2, 3, 4, Avuç içi yukarıda, vuruş. Open Subtitles 4 ،3 ،2 ،1 راحات اليد عاليّاً، هاجم
    Muhtemelen Avuç içi işaretleriyle ilgili haklıydım. Open Subtitles ربما كنتُ محقاً بشأن صاحب راحة اليد الذي يشعر بالذنب
    Server odasındaki biyometrik Avuç içi tarayıcıyı geçmemiz gerekiyor. Open Subtitles إنما يجب علينا تجاوز ماسح راحة اليد الضوئي لغرفة الخادم.
    Server odasındaki biyometrik Avuç içi tarayıcıyı geçmemiz gerekiyor. Open Subtitles إنما يجب علينا تجاوز ماسح راحة اليد الضوئي لغرفة الخادم.
    Saç tokasında Avuç içi izi vardı. Open Subtitles وكان صاحب المطبوعة النخيل على تمشيط الشعر.
    Burada sağda, iş arkadaşı Valérie Feruglio ile, Avuç içi baskıları kümesini inceliyor. Open Subtitles هنا على اليمين، انها تدرس كتلة من مطبوعات النخيل (مع زميلتها (فاليري فيروليو
    Avuç içi bana dönük. Open Subtitles وجّه راحتك إليّ.
    Plastiğin üzerinde Avuç içi izi bıraktı. Open Subtitles لذا تركت بصمات راحة يدها على البلاستيك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more