Ay'ı ele alalım. Ay'a bakmak gerçekten önemli. | TED | خذ القمر, من المهم حقا ان تنظر الى القمر. |
Şimdi, zorluğun şaşırtıcı biçimde artmasıyla Einstein, Ay'ı da hesaplamaya dâhil edebilir. | TED | وبزيادة مفاجئة في الصعوبة، يمكن لآينشتاين أن يضمّ القمر إلى حساباته. |
Ben hippi bir babayım, dolayısıyla "Tamam. Ay'ı sevmeyi öğreneceksin" gibi şeyler diyorum. | TED | انا اب هيپي جيد، لذلك قد كنت، "حسناً، سوف تتعلم ان تحب القمر. |
Ufacık Ay'ı hâlâ görebiliyoruz. Şimdi bir 10 kat daha ileri gidelim. | TED | ما زال بإمكاننا رؤية القمر الصغير، لكن دعونا نبتعد مرة آخرى عشر مرات أكثر. |
Bir kere, atmosferin kırıcılığının Ay'ı azıcık daha küçük göstermesi gerekirdi. | TED | فبسبب هذا ، فإن انكسار الضوء في الغلاف الجوي من شأنه أن يجعل القمر يبدو أصغر قليلاً. |
Belki de Dünya'nın daha hızlı dönmesini sağlamak, daha çok materyali karıştırabilir ve Ay'ı açıklayabilirdi. | TED | ربما يمكن لدوران الأرض بسرعة أكبر، دمج عناصر أكثر مما يفسر نشأة القمر. |
Seçilen, Mars boyutundaki çarpma aygıtı oldu çünkü o Ay'ı oluşturabilirdi ve Dünya gününün uzunluğunu oluşturabilirdi. | TED | اخترنا جسمًا بحجم المريخ لأن بإمكانه تكوين القمر كما ستنتج عنه المدة التي يستغرقها اليوم على كوكب الأرض. |
O zaman Ay'ı oluşturabilecek daha çok olası dev çarpışmalar olurdu. | TED | حينها ستوجد احتمالات أكثر لاصطدامات عملاقة تُسهم في نشأة القمر. |
Dev çarpışma teorisinin başı hala dertteydi ve Ay'ı nasıl yapacağımızı hâlâ çözmeye çalışıyorduk. | TED | كانت نظرية الاصطدام العملاق لا تزال مهددة، وكنا نحاول إيجاد طريقة لتكوين القمر. |
Diskin içinde olanı hesaplamamız, Ay'ı bir çarpışmanın oluşturup oluşturamayacağını test etme biçimimizdi. | TED | كنا نحسُب ما كان يحتويه القرص لاختبار ما إذا كان بإمكان اصطدام ما أن ينتهي بنشأة القمر. |
Tekrar geri dönüp, biraz daha düdüklemiş tam yine Ay'ı seyretmeye gitmek için hazırlanırken, | Open Subtitles | لذا في المرة القادمة حين يخرج للنظر إلى القمر تقول: |
Ay'ı da gördük. Nasıl göründüğünü söyleyebiliriz! | Open Subtitles | رأينا القمر أيضاً ويمكننا أن نخبرك كيف يبدو |
Bu gece Ay'ı görebilirmişiz. | Open Subtitles | على الموجه القصيره نستطيع ان نشاهد القمر الليله |
Aslında Ay'ı beklemeliyiz, biraz aydınlanır ortalık, ve yola devam edebiliriz... | Open Subtitles | يجب أن ننتظر طلوع القمر سيصبح المكان أكثر إضاءة وسنتمكن من الذهاب |
Hayal etsene, ne olurdu eğer insanlar her gün Ay'ı öldürmeye çalışsalardı... | Open Subtitles | تخيل لو أنه في كل يوم حاول رجل أن يقتل القمر |
Ve Carter sayesinde Ay'ı kocaman bir kumarhaneye çevirmek istiyorlar. | Open Subtitles | لو استمر كراتر هكذا سيحولوا القمر الى كازينو كبير |
Pluto, lütfen Ay'ı terk et! Seni de öldürecekler. | Open Subtitles | بلوتو, ارجوك اهرب من على القمر انهم سيقتلونك ايضا |
Evet, bana kumarhaneyi soyduktan sonra Ay'ı satın almaktan bahsediyordu. | Open Subtitles | قال بأنّه يشتري لي القمر عندما سرقت الكازينو. |
Gezegenin yarısı ile birlikte Ay'ı da yok ettiler. | Open Subtitles | لقد دمروا قمرنا ومعه نصف الكوكب |