"ayakkabım" - Translation from Turkish to Arabic

    • حذائي
        
    • حذائى
        
    • أحذية
        
    • أحذيتي
        
    • الاحذية
        
    • وحذائي
        
    • حذآئي
        
    Sophie, bize gala için elbise almayı teklif etmen çok büyük bir cömertlik her ne kadar ayakkabım doğduğu topraklara... Open Subtitles صوفي , هذا كرم للغاية منكي لتعرضي أن تشتري لنا أزياء من أجل العرض ولكن بقدر ما يحب حذائي الرجوع
    Ben kazandım.Boğuşma sırasında ayakkabım çıkmıştı. Open Subtitles إنتصرت عليه . سقط حذائي خلال المشاجرة ، و ضربته
    Sonra, gemiye yetişmek için koşarken ayakkabım düştü. Open Subtitles , كنت أركض كي أعود للسفينة حينها فقدت حذائي
    İşte. Bunun, benim ayakkabım olduğunu biliyordum. Open Subtitles ها هو، لقد علمت إنه حذائى
    - Eğer iki çift ayakkabım varsa bir çiftini sana verdim. - Bilmez miyim. Open Subtitles ـ إذا كان لدي زوج أحذية ,أعطيك واحدة ـ أنا أعلم ذلك
    İki ayakkabım da sağlam ama gözlerin bir saç tokası ve siyah dantelli sutyen için açık olsun. Open Subtitles فردتي حذائي موجودة لكن افتحي عينيك على ربطة شعر وحمالة صدر سوداء مفكوكة
    Her sabah pantolonuma bir bacağımı soktuğumda, ya da yumuşak tabanlı ayakkabım zeminde kaydığında, sizin gibi aynı sesi duyuyorum. Open Subtitles في كل صباح، ارتدي سروالي، ساقاً في كل مرة وارتدي حذائي الناعم ثمة اسمع النداء بداخلي يردد
    ayak sesleri, kolyem, ayakkabım, kaybolan kıyafetlerim. Open Subtitles الخطوات ، سلسلتي ، حذائي واختفاء الملابس
    Umarım ayakkabım yere düşüp, ne kadar yüksek olduğunu göstermez bana. Open Subtitles اتمنى الا يقع حذائي لأعرف على اي ارتفاع انا
    Diyelim ki, benim sol ayakkabım sürdürülebilir ayak izine karşılık gelsin, anlamı biz insanlar gezegenimizin yeniden ürettiği doğal kaynaklardan daha az tüketiyoruz ve ormanlarımızın ve okyanuslarımızın emebileceğinden daha az karbondioksit yayıyoruz. TED دعوني أقول أن حذائي الأيسر يمثل طبعة القدم المستدامة، ما يعني أننا كبشر نستهلك من الموارد الطبيعية كمية أقل مما ينتج كوكبنا، ونولد كمية من ثاني أكسيد الكربون أقل مما يمكن للغابات والمحيطات أن تمتص.
    ayakkabım! Open Subtitles - أوه، حذائي! دعنا نَذْهبُ، دعنا نَذْهبُ!
    gençler ,ayakkabım nerede mutlaka oralarda olmalı Raj Open Subtitles يا شباب ، أين حذائي ؟ لابدأنهاهناكيا" راج"
    ama sorunları ele alalım geç kaldım,mabede gitmedim, ayakkabım,gülüşüm şikayetin nedir ? Open Subtitles ولكن فلنقرر ما الذي تشتكين منه أنني تأخرت ، لم أصل إلى المعبد ، حذائي ، إبتسامتي -ما الذي تشتكين منه ؟
    Kanat ucu ayakkabım, saklanacağı yerse senin kıçın. Open Subtitles علامة النجاح" هو حذائي" ومكان إخفاءه هو مؤخرتك
    - ayakkabım. - Sana bira içirmek, harika bir fikirdi. Open Subtitles حذائي - كانت فكرة عظيمة ، إعطاؤكِ البيرة -
    Diğer ayakkabım sendeydi, değil mi? Open Subtitles جلبتِ حذائي الآخر, أليس كذلك ؟
    O benim ayakkabım ve benim param! Open Subtitles كان حذائى و هذه أموالى
    Benim yeni Gucci ayakkabım! Open Subtitles حذائى الثمين الجديد.
    Benim bir can simidim falan yoktu. Sadece bir çift bale ayakkabım vardı. Open Subtitles أنا لم يتم وضعي في قارب نجاة فقط أعطياني زوجا من أحذية الباليه!
    On dakika sonra katamaran turuna çıkmalıyım, ve uygun bir güverte ayakkabım bile yok. Open Subtitles عندي جولة بحرية خلال عشرة دقائق وليس لديّ أحذية مناسبة
    Benim ayakkabım 60,000 dolar eder. Open Subtitles أحذيتي تساوي 60 الف دولار
    Ayrıca kullanmadığım bir sürü ayakkabım var. Onları da verebilirim. Open Subtitles -لديّ ايضاً حقيبة من الاحذية القديمة لكِ
    Serçe parmak tırnağımı kesme. ayakkabım ve çorabım ayağımı kaşındırdığı zaman kaşımak için onu kullanıyorum da. Open Subtitles اتركي ظفر الخنصر طويلاً، أستخدمه لأقمحه بين جاربي وحذائي لحكّ قدمي
    ayakkabım! Open Subtitles آوه! حذآئي!

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more