"az zaman" - Translation from Turkish to Arabic

    • وقت قصير
        
    • وقتاً أقل
        
    • وقت قليل
        
    • في أقل
        
    • ووقت قليل
        
    • لدينا أقل
        
    • لدينا اقل
        
    Peki, bakalım, çok hologramlar, çok az zaman. Open Subtitles حسناً ، فلنرى الكثير من الصور المجسمة و وقت قصير
    Kardeşini burada tutuklamamdan az zaman sonra istifa ettim. Open Subtitles لقد تقاعدت تركت القوات بعد وقت قصير من اعتقال شقيقك هنا
    Pardon. Suç mahallinde az zaman harcarsak daha iyi olur. Open Subtitles معذرة، كلما قضينا وقتاً أقل في موقع الجريمة كان أفضل
    Ama şimdi ışığın kaynağına doğru ilerlediğinden ışığın ona ulaşması daha az zaman alacaktır ve ışık demetlerini daha sık gözlemleyecektir. TED ولكن الآن، بما أنها تسافر باتجاه مصدر الضوء، سيستغرق وقتاً أقل حتى يصل إليها، وسترصد الموجات على نحو متكرر أكثر.
    Japonları pataklamaya daha az zaman ayırıp ev işlerini halletmesi gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles هل تظنها قادرة على تمضيت وقت قليل في قلب اليابانيين وتمضيت وقت أكثر للقيام بالأعمال المنزلية؟
    ve böylece az zaman kaybederiz. Hem anlaşırız hem de hiç bir şey de değişmez TED سوف نخسر وقت قليل. لا يهم. لن تشكل أى فارق."
    Üç dakikadan az zaman içinde radyasyon öldürücü düzeye erişecek. Open Subtitles الإشعاع يسصل إلى المستويات القاتلة في أقل من ثلاث دقائق
    Çok fazla seçim için çok az zaman var. Open Subtitles لذا هناك الكثير من الخيارات مع وقت قصير.
    Çok az zaman var. Open Subtitles قد تبقى وقت قصير جداً للمغادرة
    Düşünüyordum. Çok az zaman önce seni reddetmiştim. Open Subtitles لقد كنت أفكر من أنه كان منذ وقت قصير
    - Çok kek, az zaman var. Open Subtitles -كثير من الكيك في وقت قصير
    ..çok az zaman var. Open Subtitles وقت قصير جداً
    Belki de dekorasyon işlerine biraz daha az zaman ayırıp yatak odası işleriyle uğraşması gerekirmiş. Open Subtitles أجل، ربما كان عليها أن تمضي وقتاً أقل في التزيين ووقتاً أطول في غرفة النوم
    Belki tekrar James ile birlikte olmalıyım böylece onunla daha az zaman geçiririm. Open Subtitles ربما علي أن أعود مرة أخرى لحب جيمس حتى أقضي وقتاً أقل معه لا أعتقد أن ذلك مضحك
    Girip kemikleri toplayıp kaçmak daha az zaman alır. Open Subtitles كان ليستغرق الأمر وقتاً أقل بكثير للدخول إلى الغرفة و حمع العظام و الهروب
    Belki de kardeşlerinle daha az zaman harcamalısın ve daha çok erkek arkadaşınla ilgilenmelisin. Open Subtitles ربّما يجب عليكِ بأن تصرفي وقتاً أقل بعض الشيء على أخواتك، ووقت أكثر بعض الشيء على خليلك.
    Yine de şaşırtıcı bir şekilde, en önemli şey için çok az zaman harcıyoruz: zihnimizin çalışma şekli. Bu da, tekrar ediyorum, deneyimimizin niteliğini belirleyen nihai şeydir. TED ومع ذلك نقضى وقت قليل فى الإهتمام بما هو أكثر أهمية : كيفية عمل عقلنا . الذى هو , مرة أخري , أهم الأشياء التى تحدد مدى كفاءة خبراتنا.
    Tekrar dene. Bir kez daha. Çok az zaman kaldı. Open Subtitles حاولْ مرةً أخرى هناك وقت قليل جداً ، أسرع!
    Bir saatten az zaman içinde bu koltuklar dolmuş olacak. Open Subtitles ، هذه المقاعد ستملأ . في أقل من سّاعة
    Evet, ve seni tatmin edecek şekilde bunu cevaplamaya çalışacağım ama sana anlatacak çok fazla şey var ve anlatmak içinde çok az zaman. Open Subtitles نعم وساحاول الاجابه ارضاءا لك ولكن هنالك الكثير لقوله ووقت قليل لفعل ذلك
    Çünkü iflastan kurtulmaları için 2 haftadan az zaman var. Open Subtitles لأن لدينا أقل من أسبوعين من الوقت لنبعدهم عن الإفلاس
    Tamam, buradan annemle buluşmaya gitmek için 6 saatten az zaman var. Open Subtitles حسنٌ , لدينا اقل من ستةِ ساعات للخروجِ من هنا ومقابلة أمي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more