"böcekler ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحشرات و
        
    • والحشرات
        
    • و الحشرات
        
    - Burası çöl. böcekler ve maddeler bundan daha fazlasını vermeyecektir. Open Subtitles إنه الصحراء الحشرات و الجزيئات لن تقوم بتضيقه أكثر من هذا
    Sonra garip böcekler ve yaratıklar yaptım. TED ثم صنعت تصنيفًا لبعض الحشرات و المخلوقات الغريبة
    Aşırı nem, böcekler ve yağış bozulmayı hızlandırmış. Open Subtitles الرطوبة الشديدة الممزوجة مع الحشرات و الاندفاع سرَعوا من معدل التعفن
    Sülükler, ısıran böcekler ve zorlu yürüyüş için yakınabilirdim ama istemiyorum. Open Subtitles قد أعترض على الطفيليات، والحشرات اللاسعة والرحلة القاسية لكن لا أريد ذلك، هذا عظيم.
    parazit ordusunun yalnızca bir bölümü. Mantarlar, virüsler, solucanlar, böcekler ve çok daha fazlası konaklarının iradesini yıkma ve onlara hükmetme konusunda uzmanlaşmıştır. TED إنها تشكل جزء من موكب كامل من الكائنات التي تتحكم بالعقول كالطفيليات والفطريات والفيروسات والدود والحشرات وغيرها من التي تختص بالإفساد والسيطرة على إرادة حاضناتها.
    Ben varım, balık var, mercan var, böcekler ve aklınıza gelen daha birçok canlı var. Open Subtitles أنا هُنا و هناك سمكة و المرجان و الحشرات كُل أشكال الحياة التي يُمكن لكم تخيلها.
    Örümcekler, solucanlar, salyangozlar, sümüklüböcekler, böcekler ve sinekkapan gibi birtakım bitkiler. Open Subtitles مثل العناكب و ديدان الارض و الحلزون و الضربان و الحشرات و بعض النباتات كآكلة الذباب
    Bilmem, benim işim böcekler ve silt, ama "dönme"-"çevirme"-"kesme" kelimelerini kullandı. Open Subtitles انا أقوم بامور الحشرات و الطمي و لكنها قالت هذه الكلمات"فتل" و "إلتواء
    Bütün o kum, böcekler ve hoş görülü kaburgası sayılanlar? Open Subtitles هل أنت متأكدة من أنها فكرة جيدة ؟ مع وجود الرمال , الحشرات و "التشويه الرقيق" ؟
    Hayvanlar üzerinde çok garip bir etkisi vardı... ..özellikle, böcekler ve onların kuzenleri üzerinde. Open Subtitles كانت تملك تأثير غريب جدًّا على الحيوانات... . وعلى وجه الخصوص، الحشرات و أبناء عمومتهم.
    Etrafı toprakla çevrili. böcekler ve soğukla. Open Subtitles إنها محاطة بالتراب و الحشرات و البرودة
    Orası bir lahit halini almıştı. Orada yaşayan tek şeyler, fareler, böcekler ve o'ydu. Open Subtitles لم يكن يوجد هناك بالأسفل، إلاّ الجرذان والحشرات...
    Sadece ısıran böcekler ve yılanlar vardı. Open Subtitles لا تحوي إلّا الثعابين والحشرات اللادغة
    Sadece ısıran böcekler ve yılanlar vardı. Open Subtitles لا تحوي إلّا الثعابين والحشرات اللادغة
    Hodgins'in böcekler ve üreme hücreleri konusunda uzman aynı zamanda kaba olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles لطالما عرفت أن (هودجينز) متجهم فيما يخص الأبواغ القديمة والحشرات

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more