"bölüme" - Translation from Turkish to Arabic

    • الجزء
        
    • القسم
        
    • الفصل
        
    • للفصل
        
    • للقسم
        
    • المقصورة
        
    • الحجره
        
    • الفصول
        
    • للجزء
        
    • أقسام
        
    Direk senin işini yaptığın bölüme geçsek ve kızım iyileştirsen nasıl olur? Open Subtitles ماريك أن نتخطى هذا الجزء وتقومي بعملك فحسب واجعل إبنتى بحال أفضل؟
    Bunun ilk filmini haftaya gelecek olan bölüme ısınma amacıyla tekrar izlemeyi çok isterdim. TED الآن أحب مشاهدة الجزء الأول مرة اخري كإحماء قبل مشاهدة الجزء الثاني الذي سيعرض الأسبوع المقبل.
    Yeraltı mezarı falan bulamayacaksın, sonunda 13. bölüme gideceksin. Open Subtitles أنت لن تجد أي سراديب للموتى فقط ستنتهي في القسم الـ 13
    Ronnie, bunu üçüncü bölüme götürür müsün? Open Subtitles هل من الممكن ان تاخذ هذا الي القسم الثالث يا روني؟
    Bu da daha karmaşık işlemlerin yapıldığı bölüme alınır ve işin zor kısmı yani çok-aşamalı ayırma süreci burada başlar. TED ويدخل هذا المزيج بالجزء الأكثر تطوراً من عمليتنا والاكثر صعوبة وتبدأ عملية الفصل المتعددة الخطوات
    Evren'in başlama hikâyesini anlatmak için, zamanda geriye ilk bölüme gitmemiz gerekiyor. Open Subtitles ..علينا أن نعود عبر الزمن للفصل الأول من كل هذا .لنروي قصة بداية الكون
    diyorum. Eğer cevap evet ise -- ve cevap evet olduğunda -- en dehşet verici olduğunu düşündüğüm bölüme geçiyoruz; icra aşaması. TED إذا كانت الإجابة نعم، وعندما تكون كذلك، ننتقلُ لما أعتقد أنه الجزء الأكثر رعبًا، والذي هو مرحلة التنفيذ.
    İkinci bölüm yeni teknolojilerin örnekleri ki yeni medya bu bölüme giriyor. TED أما الجزء الثاني فسيكون مجرد أمثلة على التكنولوجيات الحديثة: تقع وسائل الإعلام الحديثة كثيرا في هذا القالب.
    Şimdi önemli kısma geldik, aşıklarla ilgili olan bölüme. Open Subtitles و الآن سيبدأ الجزء الهام الجزء الذي يتعلق بالعشاق
    Saçlarını öyle yaptığı bölüme bayılıyorum. Biliyorum. Open Subtitles أنا أحب هذا الجزء عندما تفعل هذه الحركة بشعرها
    sondaki en önemli bölüme kadar... herşeyi bir çırpıda anlattı. Open Subtitles بسرعة كبيرة حتى وَصلتْ إلى الجزء المهم في النهايةِ
    Evet. Kötü. Ama bunu atlayıp seni ısıramadığım bölüme geçelim. Open Subtitles نعم، هذا سىء، فلنتخط هذا الجزء و نصل للجزء الذى لم أستطع عضك فيه
    Güneydeki ikinci bölüme güvenliği gönderin. Open Subtitles نحتاج الأمن في القسم الثاني الغربي حالا.
    Sana, bu bölüme ve aklıma gelen herkese. Open Subtitles أسميك بها وهذا القسم وأي شخص آخر أفكر به
    Bu bölüme verdiğim bir zarar varsa, gerçekten üzgünüm. Open Subtitles و أنا أعتذر عن العار الذي جلبته لهذا القسم
    Yani 25 yıl önce onlar dördüncü bölüme odaklanmışlardı. TED لذا منذ 25 عاماً ، ركزوا على الفصل الرابع
    Ve onlar 1980'lerin sonunda, 25 yılda, dördüncü bölümden üçüncü bölüme geçtiler. TED وتحولوا قبل 25 عاما من الفصل الرابع الى الفصل الثالث في نهاية الثمانيات
    Üçüncü bölümden ikinci bölüme ise 90'ların ortalarında bir geçiş oldu ve 1990'ın ortalarından sonlarına doğru olan zamanda ise TED وتحولوا من الفصل الثالث التي كانت في الثمانيات الى الفصل الثاني في منتصف التسعينيات.
    Ta ki belirgin satılabilir bir tarzın öne çıktığını fark ettiğim üçüncü bölüme gelene dek; Open Subtitles حتى وصلت للفصل الثالث حيث لاحظت نغمة تسويقية معينة
    Tek söyleyebileceğim, şikâyetinizi yanlış bölüme ettiğiniz. Open Subtitles كل مااستطيع قوله انكِ اخذتي شكواك للقسم الخاطيء
    Su seviyesi tekrar azaldı. Senin nöbetinde o bölüme kimsenin girmediğinden emin misin? Open Subtitles مخزون المياه انخفض مرة أخري هل انت متاكد بانه لم يقترب احد من هذه المقصورة ؟
    Gözlem katından direkt tıbbî bölüme giden 30 metrelik bir giriş noktası var. Open Subtitles هناك نقطة مرور واحده لمسافة 100 قدم من سطح المراقبه الى الحجره الطبيه
    İlk altı bölüme bak. Çarşamba 8:45'te görüşürüz. Open Subtitles ألقى نظرة على الفصول الستة الأولى وسأراك يوم الأربعاء 08:
    Haritada da işaretlendiği gibi, bu yeri 4 bölüme ayırdım. Open Subtitles لقدقسّمتهذاالمكانإلىأربعة أقسام .. كما هو موضّح على الخريطة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more