Irk olarak, Asgard'ın çoğalması sadece geliştirilmiş hücresel mitoz bölünme işlemi sayesinde olur. | Open Subtitles | نحن الأسجارد كجنس من الأجناس نتكاثر بشكل حصرى عبر الإنقسام الذاتى للخلية |
Böylelikle elimizde bir büyüme ve bölünme döngüsü var. bunlar ilkel hücrelerin büyüme ve bölünmelerine çok benziyor. | Open Subtitles | إذن دورة النمو و الإنقسام تشبه إلى حد كبير نمو و إنقسام الخلايا البدائية |
İşte o bölünme Avustralya'nın karakterini yarattı. | Open Subtitles | و كان ذلك الإنقسام الذي أنشأ شخصية أستراليا |
bölünme için gerekli olan sağlıklı mitotik iğnelerin oluşumu tüm hücre tiplerindeki bölünme için gereklidir. | TED | تكون مغازل انقسام خلوي سليمة ضروري للانقسام في جميع أنواع الخلايا. |
Bu yapı oldukça iyi görünüyor ama alfa ve beta alt birimleri arasında daha iyi bir bölünme elde etmeliyiz. | Open Subtitles | بناء على هذا تبدو جيدة جدا ، ولكنن يجب علينا الحصول على أفضل انقسام بين ألفا ومفارز بيتا. |
bölünme girişiminde bulunan hücreleri görüyoruz. | TED | ما نراه هو ان الخلايا ستحاول الانقسام لعدّة ساعات |
Şimdi gerçek şu ki, Batı yarışmaya karar verirse, daha geniş bir bölünme oluşturacak. | TED | الآن حقيقة الأمر هي، اذا قرر الغرب بأن ينافس سوف يقوم بزيادة الانقسام |
O dediğin birleşme reaktörü, bölünme değil. | Open Subtitles | وهذا مفاعل إندماج النووي. ليس إنشطار .. |
Bu bölünme Avustralya'yı dönüştürerek gezegenin en muazzam hayvanlarından birinin evrimine sebep olacaktı. | Open Subtitles | ، الإنقسام الذي سيحول أستراليا و يؤدي لتطور أحدى أكثر الحيوانات روعة على سطح الكوكب |
Bu yeni, dev kıtanın oluşumu, gezegenin büyük döngüsü epik bir bölünme ve kıtaların Dünya yüzeyi boyunca hareket etmesi tekrar baştan başlayacak. | Open Subtitles | تشكيل هذه الأرض الجديدة ، الشاسعة ، دورة الكوكب الكبرى ذلك الإنقسام و الحركة الهائلة للقارات عبر وجه الأرض |
Kanser, hücrelerin doğal bölünme mekanizmasını gasp ederek onları hızlı ve kontrolsüzce büyüyen bir mekanizmanın dişlisi olmaya zorlar. | TED | إن السرطان يقوم بالإستيلاء على آلية الإنقسام الخلوي ويدفع تلك الخلايا لرفع سوية الإنقسام الخلوي إلى الحد الأقصى فتنقسم بصورة كبيرة وعشوائية |
"bölünme ve tecritte ödenmesi gereken bir bedel vardır. | Open Subtitles | "هناك ثمن يجب دفعه نتيجة الإنقسام والعزلة |
Mitos bölünme bu. Böyle çoğalıyorlar. | Open Subtitles | إنه انقسام فتيلى ،هكذا يتكاثرون |
- Fark etmez. bölünme bana zarar verir. | Open Subtitles | لا يهم , أيّ انقسام يضرني. |
Ve bu ilaçların hücrenin bölünme mekanizmasını bozarak çalıştığını hatırla. | TED | وتذكر ان العلاج يستهدف تحديداً آلية الانقسام الخلوي |
Eğer bölünme bu hızla devam ederse bedeni sonunda pes edecektir. | Open Subtitles | إن استمرّ تسارع الانقسام الفتيلي، سينهار جسده بآخر الأمر |
Molekül seviyesinde bir bölünme. | Open Subtitles | أو إنقسام على مستوى الجزيئات لا أعرف |
d d Biliyorum "Hayır" cevabı d d Görevim başarısızdı d d Yok birleşme, hep bölünme d d Ve işte dileğim size d d Hizmetten d d edilmek d d Hiç aşık oldunuz mu? | Open Subtitles | #"أعلم أن الجواب هو "لا# # فشلت في مهمتي # # لا إنصهار، إنشطار فحسب # |