"bölgelerine" - Translation from Turkish to Arabic

    • المناطق
        
    • مناطق
        
    • منطقتهم
        
    • للمناطق
        
    Normalde görsel sinyaller göz içerisine gelir ve beynin görme bölgelerine giderler. TED عادة، الإشارات المرئية تدخل، إلى مقل العيون، وتذهب إلى المناطق البصرية في المخ.
    Bu enerji manyetik alan hatlarından kutup bölgelerine iniyor ve inanılmaz güzellikteki kuzey ışıklarını ortaya çıkarıyor. TED هذه الطاقة تتم قيادتها بطول خطوط المجال المغناطيسي لأسفل حيث المناطق القطبية، حيث تتسبب في شفق قطبي رائع الجمال.
    Örneğin, artık her yerde olan internetin Çin ve Afrika'nın kırsal kesimlerine ulaştırmak, sağlık bilgisini dünyanın gelişmekte olan bölgelerine ulaştırmak. TED مثل، تطبيق الإنترنت وهو الآن في كل مكان، في المناطق القروية من الصين وأفريقيا لإيصال معلومات صحية للمناطق النامية من العالم
    Dünyanın, sınırların ötesinde yoğun ilişkilere sahip bölgelerine bakarsak, daha çok ticaret, daha çok yatırım ve daha çok istikrar görürüz. TED وإذا نظرنا إلى مناطق العالم التي لديها علاقات كثيفة عبر الحدود، نرى المزيد من التجارة، المزيد من الاستثمارات والمزيد من الاستقرار.
    Aktif savaş bölgelerine girmeliyiz demiyorum, TED وانا لا أدعو إلى الذهاب إلى مناطق الحرب.
    Yani kendi bölgelerine gidip de izlerini sürmen ve aylar önce işlerini bitirmen ne kadar zor olabilir? Open Subtitles أعني، لأي صعوبة كانت ستكون لو أنك تتبعتهم في منطقتهم
    Fakat artık, bilimadamları, onların keşfedilmemiş bölgelerine girmeye cüret edebiliyorlar. Open Subtitles ولكن الآن ، غامر العلماء بإقتحام منطقتهم المجهولة
    Sonra tüm zengin arkadaşlarını alıyorlar ve Afrika'nın tehlikeli bölgelerine açılıyorlar. Open Subtitles ثم يأتون بزملائهم الأثرياء ثم يبيعون القطع للمناطق المحتالة في أفريقيا
    Odamın kutsal bölgelerine adım atmadığını umuyorum. Open Subtitles هل إمتنعت عن دخول المناطق المقدسة بغرفتي؟
    Karantina bölgeleri ve Patlama bölgelerinden hastahane yada kurtarma bölgelerine gitmeye teşşebüs etmeyin. Open Subtitles لا تحاول الذهاب الى المستشفيات أو مراكز الإنقاذ وخصوصا بالقرب من مناطق الحجر الصحي القريبة من المناطق المتأثرة
    Güneş kutup bölgelerine yılın yarısı boyunca uğramaz. Open Subtitles الشمس غائبة عن المناطق القطبية لقرابة نصف عام
    Daha önce böylesine görkemli bir mükemmellik kafilesi şehrin iç bölgelerine doğru hiç gelmemiş ve ona da, şey, neydi... Open Subtitles لم يكن من قبل مثل هذا الموكب الرائع من خلال رحلة شاقة فى هذه المناطق النائية
    Bu tür bir tümor beyinin bitişik bölgelerine baskı uygulayabilir. Open Subtitles هذا النوع من الأورام يمكنه أيضاً الضغط على المناطق المجاورة بالمخ.
    Şu anda milyonlarca sivili ve ihtiyaç maddelerini Güvenli Bölge'nin 500 km kadar iç bölgelerine yerleştiriyoruz. Open Subtitles قمنا الآن بترحيل الملايين من المواطنين والمؤن مسافة 300 ميل داخل البلاد إلى المناطق الآمنة مناطق آمنة؟
    Karantina bölgelerine antibiotikler dağıtılacak. Open Subtitles وسوف يتم توزيع المضادات الحيوية الآن في مناطق الحجر الصحي
    Kutup bölgelerine 20.000 km'den daha uzak olan bölgelerde iklimin yarattığı kaos hissedilmeye başladı bile. Open Subtitles أكثر من 20 ألف ك.م. بعدا، بعيد جدا من مناطق القطب
    Normalde onların bölgelerine girmeyeceğin izlenimini aldım. Open Subtitles لدى انطباع أنه من الطبيعى انك لن تذهب فى منطقتهم.
    Benim işim onların bölgelerine girmek ve hepsini yok etmekti. Open Subtitles وظيفتى كانت الذهاب الى منطقتهم وأوم بتدمير جميع الأقزام.
    Erkekler, bölgelerine tecavüz eden olursa bunun için kavga ederler. Open Subtitles ويقاتل الذكور من يتطفّلون على منطقتهم.
    Bir sonraki sene, Alaska'nın bu uzak bölgelerine geri dönmek zorunda kaldık. TED كان علينا أن نعود في السنة التالية، من البداية إلى أن نصل للمناطق النائية في ألاسكا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more