"bölgesel" - Translation from Turkish to Arabic

    • الإقليمية
        
    • المحلية
        
    • الإقليمي
        
    • المحليات
        
    • إقليمي
        
    • المحلي
        
    • إقليمية
        
    • الاقليمية
        
    • اقليمي
        
    • محلية
        
    • محلياً
        
    • موضعي
        
    • المحليَّة
        
    • بالتصفيات
        
    • الاقليمى
        
    Buradakinin kokusu Bölgesel anlamının dışında bir anlama da sahip. Open Subtitles تحمل رائحة هذه الأنثى إشارة أخرى كما تفعل الرائحة الإقليمية.
    Ve sonunda çöpçuler çöpün içine Bölgesel bazı kimyasallar koydular. TED وأخيراً، عمال القمامة يضعون نوعاً من المواد الكيميائية الإقليمية في القمامة.
    ...ve Bölgesel yarışmayı, Şampiyonluk maçı ile aynı geceye koyma talebimi kabul ettiler. Open Subtitles وقد قبلوا طلبي بوضع يوم المنافسات المحلية للمشجعات بنفس ليلة مباراتكِ على البطولة
    Modeller yeteneklidir, sadece global olarak değil, ama Bölgesel kalıplarda da. TED تتجلى مهارة النماذج، ليس فقط على المستوى العالمي، ولكن أيضا على المستوى الإقليمي.
    Buza ilk çıkışın, Bölgesel yarışmalardan sonra burada senin mi, onların mı kayacağını belirleyecek kadar etkili olacak. Open Subtitles هكذا تدخلين إلي الثلج الآن للمرة الأولى سييؤثر إلي حد بعيد في القرار سواء أنت أو هم التزلّج هنا بعد المحليات
    Bölgesel düzeydeki hükümetin kuruluşları ile çalışmalıyız. TED علينا أن نعمل مع الحكومات على مستوى إقليمي.
    Yani bu federal miktarın, - en büyüğü - eyalet ve Bölgesel miktarın toplamı. TED إذاً ها هو المستوى الفيدرالي مجتمعا الذي هو الأكبر على مستوى الولاية والمستوى المحلي
    Çevre ülkeler arasında sık sık Bölgesel ihtilaflar ortaya çıkar. Open Subtitles بينما تغلي نزاعات إقليمية ببطئ بين العديد من دوله المجاورة
    Ve bu yüzden liderleri iki kez düşünür, uçurumun kenarından döner ve Bölgesel gerginlikler üzerindeki ekonomik bağlara odaklanmaya karar verirler. TED هذا هو السبب الذي يجعل قادتها يفكرون مرتين،ويتراجعون عن السقوط في الهاوية، ويقرون التركيز على العلاقات الاقتصادية عوضا عن التوترات الإقليمية.
    O da, yerel organ tedarik kurumuyla bağlantı kurdu, Washington Bölgesel Organ Nakli Topluluğu. TED وهي تواصلت مع منظمة شراء الأعضاء المحلية جمعية زرع الأعضاء الإقليمية بواشنطن
    Bizde dünyanın her yanında formülasyonlar yarattık Bölgesel yan ürünleri kullanarak. TED لذا قمنا بإنشاء تركيبات لجميع أنحاء العالم بإستخدام المنتجات الإقليمية.
    Bu iki delege, eyalet olmak için yapılacak olan Bölgesel kongrede bizleri temsil edecek. Open Subtitles وهؤلاء المندوبين يمثلاننا في الاتفاقية الإقليمية لقيام الدولة.
    Ve bu da, karar vericilerin, Bölgesel gelişim planları çerçevesinde koruma alanları geliştirmeleri için çok önemli bir bilgidir. TED وهذه هيا المعلومات المحورية التي يحتاجها صناع القرار لتطوير المناطق المحمية في سياق خطط التطوير المحلية
    Yerel buzullar iklim değişikliği yüzünden küçüldüğü için Bölgesel su kıtlığı artıyor. TED مع تناقص حجم اﻷنهار الجليدية المحلية الناتج عن التغير المناخي، معدل شحة المياه في المنطقة في ارتفاع.
    Küresel düşünüp Bölgesel hareket etmeliyiz. TED يجب أن نفكر عالميا، ونتصرف على المستوى الإقليمي.
    Çoğunuzun bildiği gibi, bugün yeni Bölgesel satış müdürümüzü açıklamanın heyecanı içindeyim. - Biliyorsunuz neredeyse iki yıldan beri eczacılık sektöründeyim ve insanlar sürekli bana soruyor: Open Subtitles كما يعلم معظمكم ، اليوم أنا فخور أن أعلن عن مدير المبيعات الإقليمي الجديد
    Bu yüzden, Bölgesel yarışmadan sonra kol kola dolaşıp herkese birleştiğimizi göstereceğiz. Open Subtitles لذا بعد منافسة المحليات, سنعلن للناس علاقتنا ونبدأ بحملتنا
    Dünyadaki gelişim bütün öğeleri ile birlikte alınmalıdır, bunu sadece bir Bölgesel seviyede tutmak mantıksızdır. TED يجب أن يتم وضع تحسين العالم في السياق الصحيح، وليس لذلك علاقة بعمل ذلك على مستوى إقليمي.
    Burada bunlar hakkında fazla konuşmayacağım. Fakat doğu kıyısında bulunan, şu kutunun içindeki Bölgesel ölçü düğümü olarak biliniyor. TED لن أتحدث كثيرا عن معظمها هنا ولكن الموقع الذي على الساحل الغربي, ذلك الذي في المربع يدعى روابط المقياس المحلي
    Doğudan batıya ticaret akışı Bölgesel ticari akışlarla yer değiştirecek. TED إنتاجات التجارة بين الشرق والغرب ستستبدل بإنتاجات تجارة إقليمية
    Ben de mağrama geri çekildim ve komediyi desteklemeye ve üretmeye devam ettim ve arkadaşlarımın koltuğumu Bölgesel operasyon merkezi olarak kullanmalarına izin verdim. TED فتراجعت واستمريت في دعم وإنتاج الكوميديا و تمكين أصدقائي استخدام بيتي كمرتكز لأعمالهم الاقليمية.
    "Bölgesel satış müdürü olmak için ne gerekir?" Open Subtitles ودائماًً يسألني الناس ماذا يجب أن نفعل لنصبح مدير مبيعات اقليمي ؟
    Bu gerçek bir Bölgesel girişimle neler yapabileceğinizin harika bir örneği. TED وذاك هو ما نريد، أنه يمثل مثالاً رائعاً حيث يمكنك الذهاب مع مبادرة محلية حقيقية
    Ya bir ülkeye doğru araçlar ve yöntemlerle giderek, hastalıkla sağlıklı bir şekilde savaşırsınız, ve hatta Bölgesel imha sonucu bile elde edebilirsiniz. TED فإما أن تذهب إلى دولة ومعك الأدوات الصحيحة والأسلوب السليم وتفعّله بقوة مما يجعلك تستأصله محلياً
    Beynin bir bölgesinde gerçekleşen bu güç kesintisi, Bölgesel bir elektrik kesintisine benziyor. TED هذا مماثل لانقطاع الكهرباء في منطقة في الدماغ، انقطاع كهربائي موضعي
    Eğer superiletimli manyetik bobinlerini kullanarak füzyon reaksiyonunu muhafaza edersen, boyutsal bir değişim yaratabilirsin ki bu da daha sonra beklenmedik ve rastgele bir şekilde Bölgesel fizik kurallarıyla oynayacaktır. Open Subtitles إن احتوينا تفاعل الاندماج باستخدام موصّل مغناطيسيّ فائق سنخلق تداخلًا بعديّ من شأنه تشويه قوانين الفيزياء المحليَّة بطرق عشوائيَّة غير متوقَّعة.
    Bu Bölgesel yarışmalara ilk katılışın. Open Subtitles سوف أقوم بالأرض هذه هى المرة الأولى لكِ بالتصفيات
    Ben Bölgesel yöneticiyim, sana verilen bütün emirleri iptal edebilirim. Open Subtitles أنا المدير الاقليمى يمكننى إلغاء أى أمر اُصدر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more