"bütün gün evde" - Translation from Turkish to Arabic

    • في المنزل طوال اليوم
        
    • بالمنزل طوال اليوم
        
    • في البيت طوال اليوم
        
    • البيت طوال النهار
        
    Yani bence onu Bütün gün evde kilitli tutmak çok zalimce. Open Subtitles إنني أشعر أن هنالك قساوة في إبقائها في المنزل طوال اليوم
    - sizin Bütün gün evde olduğunuzu duymuştum Open Subtitles لكن ألم تقولي أنك كنت في المنزل طوال اليوم ؟
    Bütün gün evde olacağı düşüncesinden nefret ediyorum. Open Subtitles أكره التفكير في تواجده في المنزل طوال اليوم
    Bütün gün evde oturup Rebecca-sonrası depresyonumu da geçirebilirim ya da arkadaşımla beraber lezzetli bir Sarımsaklı Panna Cotta da yiyebilirim. Open Subtitles أستطيع البقاء بالمنزل طوال اليوم دون التمرغ بذكرياتي السابقه التي كانت مع ربيبكا أو استطيع التمتع بأكل خبز الثوم المحمس
    Bütün gün evde Onu bekliyor Open Subtitles تنتظر بالمنزل طوال اليوم بانتظاره
    Çok içmeye ve Bütün gün evde yatmaya başladı. Open Subtitles . تغير. بدأ بأكثار الشراب ومستلقي في البيت طوال اليوم.
    Bütün gün evde oturmak zorunda mısın? Open Subtitles هل عليكِ الجلوس في البيت طوال النهار
    Efendim Bütün gün evde. Benim Dagdu'm evde oturuyor... ama hala beni çok seviyor. Open Subtitles سيدي في المنزل طوال اليوم دوجدو يجلس في البيت أيضاً
    Bütün gün evde oturmak için hala çok gencim, değil mi? Open Subtitles ما زلت أصغر من أن أكون, جالسا في المنزل طوال اليوم, أليس كذلك؟
    Bütün gün evde oturdum, bu ikisinin ne yaptığını bilmiyorum. Open Subtitles لقد بقيت في المنزل طوال اليوم لا أعرف ما قاما به هاتين
    Ama kadının hiçbir şeyi yok. Bütün gün evde kıçını kırıp oturuyor sadece. Open Subtitles ولا تعمل شيئًا، سوى البقاء .في المنزل طوال اليوم
    Elbette, Ben, onun için planlanmış bir şey vardı bu yüzden o sadece asmak sanırım Bütün gün evde dışarı. Open Subtitles بالطبع لم أخطط لأي شيء له اظنه سيبقى في المنزل طوال اليوم
    Bütün gün evde durmak beni delirtiyor biraz. Open Subtitles أنا متواجدة في المنزل طوال اليوم وذلك يجعلني أُجن
    Bütün gün evde kalıp çalışmıyormuş gibi yapmadan önce ne yediğimi pek önemsemiyor gibiydin. Open Subtitles كنت من قبل تمكثين في المنزل طوال اليوم تتظاهرين بأنّكِ لا تعملي في الواقع، لا يبدو أنّكِ تكترثين ماذا كنتُ آكل.
    Bakın, Bütün gün evde kalırsam birileri şüphelenir. Open Subtitles انظر لو جلست في المنزل طوال اليوم احدهم سيشك في الامر
    Amanda, Bütün gün evde olacağını sanıyordum. Open Subtitles مرحباً (أماندا) اعتقدت أنك ستكونين بالمنزل طوال اليوم
    Ama şimdi gelmiyorlar çünkü sen Bütün gün evde beni aptalın teki gibi gösteriyorsun. Open Subtitles لكن لأن لا يفعلون... بسبب أنكي بالمنزل طوال اليوم... تصوريني لهم كمغفل كبير!
    Bütün gün evde de durabilirim. İyi denemeydi. Open Subtitles يمكنني البقاء في البيت طوال اليوم محاولة طيبة
    Bütün gün evde kıç büyütüp, dalga geçiyor. Open Subtitles يجلس في البيت طوال النهار.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more