Bu akşam seninle görüşerek çok büyük risk altına girdim. | Open Subtitles | كيف ذلك ؟ لقد تحملت مخاطرة كبيرة بلقائك هذه الليلة |
Her taraf için de güzelliğe doğru bir adım büyük risk içerir. | TED | و لكلانا الخطوة الأولى تجاه الجمال تتضمن مخاطرة كبيرة |
Onun etrafında olmak büyük risk tabi ki ama..aşk da böyle bi çılgınlık | Open Subtitles | لقد كانت مخاطرة كبيرة لها بالتأكيد. لكن الشخص يقوم بأشياء مجنونة للحب. |
Yanınıza gelmekle büyük risk aldım. Size zarar verme niyetim yok. | Open Subtitles | لقد قمت بمخاطرة كبيرة بمجيئي اليك ولكنى لا أقصد إيذائك |
Bakan bir kere kullanarak büyük risk aldı. Bazı deneklerde sonuç ölüm oldu. | Open Subtitles | الوزير قام بمخاطرة كبيرة بإستعماله مرّة واحدة في بعض الاختبارات، قد أثبت أنّه فتاك |
Ama burada, göçmenlikle, alkol ruhsatıyla, ...banim için büyük risk, değil mi? | Open Subtitles | ولكن هنا , الهجرة وترخيص المشروبات الكحلية الأمر خطر جداً , أليس كذلك ؟ |
Çok büyük risk. | Open Subtitles | إنّها مُخاطرة كبيرة. |
Çok büyük risk aldığımızı söylüyoruz. | Open Subtitles | ما نقوله أن هنالك مخاطر كبيرة جداً |
Artan deniz seviyesi ve iklim değişiminden dolayı büyük risk altındalar. | TED | مجتمع في خطر كبير من ارتفاع منسوب مياه البحر وتغيّر المناخ. |
Günün ortası ve son derece kalabalık bir yer tetikçi için çok büyük risk barındırıyor. | Open Subtitles | مكان عام جدا يوجد مخاطرة كبيرة جدا للمطلق |
Tıpkı yunuslar gibi orkalar da doğal yaşam alanlarını bırakarak büyük risk alıyorlar. | Open Subtitles | تماما مثل الدلافين، تقدم حيتان الأوركا على مخاطرة كبيرة في الإبتعاد عن بيئتها الطبيعية. |
Thomas Shaw varken, evde oturup televizyon izlemen bile büyük risk, tamam mı? | Open Subtitles | مع توماس شو هناك، كنت مخاطرة كبيرة بما فيه الكفاية مجرد الجلوس في المنزل لمشاهدة التلفزيون، حسنا؟ |
Çok büyük risk alarak benle konuştular. | Open Subtitles | يستحقون أن يتم سماع قصتهم لقد تحدثوا لي تحت مخاطرة كبيرة |
büyük risk alıyorsunuz, Sayın Başkan. | Open Subtitles | أنت تخاطر مخاطرة كبيرة, سيدى الرئيس |
büyük risk alıyorsunuz, Sayın Başkan. | Open Subtitles | أنت تخاطر مخاطرة كبيرة, سيدى الرئيس |
Kyle'ı almak büyük risk. | Open Subtitles | انها مخاطرة كبيرة لاختطاف كايل |
Bu sulara bu kadar yaklaşarak büyük risk alıyorum. | Open Subtitles | أقوم بمخاطرة كبيرة كي أصل لهذا القرب في الماء. |
Buraya gelmekle büyük risk alıyorum. | Open Subtitles | انا اقوم بمخاطرة كبيرة بتواجدى هنا |
Ama burada, göçmenlikle, alkol ruhsatıyla, ...benim için büyük risk, değil mi? | Open Subtitles | ولكن هنا , الهجرة وترخيص المشروبات الكحلية الأمر خطر جداً , أليس كذلك ؟ |
Çok büyük risk altında olduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | يَقُولونَ بأنّه خطر جداً جداً. |
Bu benim için büyük, çok büyük risk. | Open Subtitles | سأتحمل مُخاطرة كبيرة |
Ama bu riskli, hem de büyük risk. | Open Subtitles | هذه تكون مخاطر كبيرة. |
Kırsal sağlık sisteminde göz ardı edilen hususların hastalıkların artışına neden olduğunu ve hepimizi büyük risk altında olduğunu öğrendik. | TED | تعلمنا أنه يمكن للمناطق المخفية عن الرعاية الصحية في القرى أن تكون بؤرا للأمراض، وهذا قد يضعنا جميعا أمام خطر كبير. |