| Odası bıraktığı gibi duruyor. | Open Subtitles | اقد ابقيت غرفتها كما تركتها |
| "Bu Darlene'in odası, aynen bıraktığı gibi." | Open Subtitles | (هذه هي حجرة (دارلين" " تماماً كما تركتها |
| Odasını aynen bıraktığı gibi muhafaza ettim. | Open Subtitles | ابقيت على غرفتها كما تركتها |
| Eğer şefinin buraya sabahtan gelmesini istiyorsan ve ofisini bıraktığı gibi dağınık bulursun, | Open Subtitles | لذا إن أردت أن يأتي قائدك صباحاً ويرى مكتبه غير مرتب كما تركه |
| Soğuk ve kurak koşullar, kulübenin içini hemen hemen keşif üyelerinin bıraktığı gibi korudu. | Open Subtitles | ظروف الطقس الباردة والجافة حفظت ما بداخل الكوخ إلى حدٍ بعيدٍ تماماً كما تركه أفراد الرحلة الإستكشافية |
| Teodora'daki bölümü, aynen bıraktığı gibi. | Open Subtitles | نوتة اوبريت تيودورا, تماما كما تركته |
| Lara'nın odasındaki her şey aynen bıraktığı gibi. | Open Subtitles | حسناً، كل شيء في غرفة (لارا) كما تركتها بالضبط. |
| O zamana kadar, ofisi bıraktığı gibi kalacak. | Open Subtitles | حتى ذلك الوقت مكتبه لازل كما تركه |
| Her şey tam bıraktığı gibi - yazı masası, giysileri. | Open Subtitles | ... كل شيء ظل كما تركه مكتبه ، ملابسه |
| Tatlım, Bay Burns evi aynı bıraktığı gibi bulmalı. | Open Subtitles | حبيبتي ، نريد أن يجد السيد (بيرنز) منزله كما تركه تماماً |
| bıraktığı gibi duruyor. | Open Subtitles | إنّه كما تركه تماماً. |
| Dedenizin bıraktığı gibi. | Open Subtitles | انه تماما كما تركه جدك |
| - bıraktığı gibi duruyor. - Boşandınız mı? | Open Subtitles | يبدو حاله كما تركته - هل أنتما منفصلين؟ |
| Her şey aynen bıraktığı gibi. | Open Subtitles | كل شيء كما تركته. |