"bıraktığımızı" - Translation from Turkish to Arabic

• تركنا
• تجاوزنا
• تركناه
• تخطينا
• توقفنا عن
• تخلينا
• نسيناه

Şef alt katta bir sivil bıraktığımızı düşünüyor.
يظن الرئيس أننا تركنا ضحية مدنية بالأسفل

Özelliklede işleri ne aşamada bıraktığımızı düşünürsek ...3 Ay önce.
و جسم لطيف أخذ سمرة الصيف ، مع الأخذ فى الإعتبار الطريقة التى تركنا بها الأمور من ثلاث شهور مضت

Şimdi ise arkamızda bir dünya mutsuz ve yaşlı insan bıraktığımızı düşünüyorum.
و أشعر أننا تركنا العديد من المسنين حزينين هناك اليوم

Basit bir asker gibi davranıyorsun ama aslında bizim, insanlığı geride bıraktığımızı itiraf etmekten korkuyorsun.
تتظاهر بأنّك جندي بسيط لكن في الأوقات الجادة، تخشى الإعتراف بأنّنا قد تجاوزنا مرحلة البشرية.

Unuttuğumuz bir şeyi tekrar hissetmek istiyoruz çünkü geride ne kadar çok şey bıraktığımızı anlamadık belki de.
نريد أن نشعر بشئ نسينا لأننا لم نفكر فيما تركناه وراء ظهرنا

Bunu geride bıraktığımızı sanmıştım.
أعتقدت أننا تخطينا هذا.

İkimizin de oyunu bıraktığımızı hatırlıyorum aynı anda televizyona baktık.
وأتذكر بأننا توقفنا عن اللعب مرة واحدة ،وتسمّرنا أما التلفاز

Neden yemekhaneyi bıraktığımızı hala anlayabilmiş değilim.
لا زلتُ لا أفهَم لماذا تخلينا عن إدارة الكافيتيريا

Biliyor musun bunu gerçekten de geride bıraktığımızı sanıyordum.
أتعلم , اعتقدتُ حقاً أننا تركنا هذا ورائنا

Bunu arkamızda bıraktığımızı ikimizde biliyoruz.
لا يوجد من يشتاق لروبرت مثلي و لكن كلانا نعلم بأنه قد تركنا منذ مدة طويلة

Olayları nasıl bıraktığımızı hatırlama şansın var mı?
أى احتمال أنكى تتذكرى كيف تركنا الأمور بيننا؟

Her şeyi geride bıraktığımızı söylemek için yaptığım bir hareketti.
اتعلم, لقد كانت لفته فقط كي نقول باننا تركنا كل شيء ورائنا

Orada su bıraktığımızı hatırlamıyor.
إنه لا يذكر إننا تركنا الماء وراءنا

Almanlar için biraz şarap bıraktığımızı gördüm.
حلمت أننا تركنا بعض النبيذ للألمان

Sizleri tehdit etmek zorunda kalmak beni çok üzüyor kızlar. Bunları geride bıraktığımızı sanıyordum.
يحزنني أن ألجأ لتهديدكنّ، أيتها الفتيات ظننت أننا تجاوزنا هذه المرحلة

Bugün bize özel olmalıydı, ama yine o, Liam Booker, her şeyi geride bıraktığımızı düşündüğüm an karşımızda.
اليوم كان يفترض أن يكون عنا، ولكن هاهو ذا، ليام بوكر، فقط حينما اعتقدت أننا تجاوزنا كل ذلك.

Unuttuğumuz bir şeyi tekrar hissetmek istiyoruz çünkü geride ne kadar çok şey bıraktığımızı anlamadık belki de.
نريد أن نشعر بشىء كنا قد نسيناه. لأننا لم نتوقف لنلاحظ ما تركناه خلفنا.

Karısına onu bıraktığımızı söyleyelim.
سأخبر زوجته أننا تركناه هنا

Bunları geride bıraktığımızı sanıyordum.
لقد إعتقدتُ بأننا تخطينا ذلك

Bunu hafife almayı bıraktığımızı farzedelim.
لنفترض بأننا توقفنا عن اعتبار ذلك أمرا مسلما به.

Büyük ihtimalle seni neden bıraktığımızı merak ediyorsundur.
من المحتمل أنك تَتسائلُ لماذا تخلينا عنك.