"bağlantıyı" - Translation from Turkish to Arabic

    • الرابط
        
    • الاتصال
        
    • الإتصال
        
    • العلاقة
        
    • صلة
        
    • التواصل
        
    • الإرتباط
        
    • الارتباط
        
    • الرابطة
        
    • الأتصال
        
    • الاتصالات
        
    • النمط
        
    • الإتّصال
        
    • السلك
        
    • الصله
        
    Yakalanmadan hemen önce bağlantıyı buldum. Olayları tüm çıplaklığıyla açıklayabilecek bir tanık. Open Subtitles وقبل أن يمسكوا بيّ وجدت الرابط شهود يمكنهم فتح القصة على مصراعيها
    Ve ikincisi de insanlar gerçek bir bağlantıyı deneyimliyor gibi görünüyorlar. TED و الثاني هو يبدو ان الناس يجربون الاتصال الفعلي
    Ve utanç gerçekten bağlantısızlıktan korkma olarak kolayca anlaşılır. Acaba bendeki bir şeyi diğerleri görse veya bilse bağlantıyı hak etmeyebilir miyim? TED والخجل يعرف بسهولة شديدة كالخوف من فقدان الإتصال. هل هناك شيء بشأني إذا عرفه الناس عني أو رأوه، فلن أكون مستحقة للتواصل.
    Kesinlikle, fakat sen zaman makinesinin kullanma kılavuzunu göndermeden önce, bağlantıyı kuramamıştım. Open Subtitles بالضبط , لكنني لم أجري العلاقة حتى أرسلت أدوات آلة الزمن للتحليل
    Işığın rengi, frekansı ve enerjisi arasındaki hassas matematiksel bağlantıyı buldu. Open Subtitles وجد صلة رياضية دقيقة بين لون الضوء، تردده والطاقة الناتجه عنه.
    Sabit disk berbat durumda ama sanırım kurbanlarımız arasındaki kayıp bağlantıyı buldum. Open Subtitles القرص الصلب معطوب، لكن أعتقد أنّني عثرت على الرابط المفقود بين ضحايانا.
    HIV/AIDS ile tüberküloz arasındaki yakın bağlantıyı belgelemeye başladım. TED لقد بدأت بتوثيق الرابط الوثيق ما بين نقص المناعة المكتسبة\الإيدز مع الُسل.
    İşleyen sistemlerin olmayışı, hepimizin sahip olduğu bu bağlantıyı koparıyor. TED وغياب الأنظمة الفاعلة يكسر الرابط الذي أتى بكم جميعاً لهذه المقاعد الليلة.
    Bütün proje bununla ilgiliydi, insanlığın bu küçük parçalarını yeniden canlandırmak, insanlara bu bağlantıyı geri vermekle ilgiliydi. TED وهذا كل ما كان هذا المشروع عليه، حول استعادة تلك القطع الصغيرة من الإنسانية، وإعادة ذلك الاتصال إلى أحدهم.
    Afrika'da yaşamak uçta olmaktır, mecazi ve gerçek anlamda 2008'den önceki bağlantıyı düşündüğünüzde. TED إن العيش في افريقيا هو بمثابة العيش على الحافة مجازا، وحرفيا إلى حد بعيد عندما نتذكر وسائل الاتصال قبل 2008.
    Önce, bilgisayarının ve e-posta sunucusunun arasındaki bağlantıyı şifrele. TED أولا يجب تشفير الاتصال بين حاسوبك وخادم البريد الالكتروني.
    8 gündür çok yakından izliyordum, bağlantıyı kaybetmiştik. Open Subtitles تمت مراقبتي عن كثب لـ8 أيام، وفقدنا الإتصال.
    Ama o aptal şeyle bağlantıyı tam olarak sağladığım söylenemez. Open Subtitles ولكن يبدو أني لا أستطيع الحفاظ على الإتصال بهذا النظام اللعين بالرغم من ذلك
    Ama o aptal şeyle bağlantıyı tam olarak sağladığım söylenemez. Open Subtitles ولكن يبدو أني لا أستطيع الحفاظ على الإتصال بهذا النظام اللعين بالرغم من ذلك
    Aşırı mastürbasyonla... politikacılık mesleğinin seçilmesi arasındaki bağlantıyı ilk ben keşfettim. Open Subtitles أنا أول من قام بشرح العلاقة بين الأستمناء الزائد عن حده و الدخول الى عالم السياسة.
    Bu iyi çünkü artık Corman ile Salvadorlular arasında bir bağlantıyı bulduk. Open Subtitles هذا جيد لأننا نملك الآن صلة بين كورمان و السلفادوريين
    Dünya'nın Kahramanları, bu bağlantıyı saldırılarımızı koordine edebilmek için kurdum. Open Subtitles أبطال الأرض , لقد قمت بإنشاء هذا التواصل لتنسيق هجومنا.
    Tamam ama mavi gözakı ile soygun şüphelisi arasındaki bağlantıyı kuramadım. Open Subtitles حسناً لكنني لا أرى الإرتباط بين الإزرقاق العيني ومشتبه مخزن الخمور
    Arandaki bağlantıyı koparmalısın yoksa senin için gelmeye devam edecek. Open Subtitles ‫عليك فك الارتباط ‫وإلا ستستمر بالعودة اليكِ
    Ama sizinle aynı tecrübeyi paylaşmamış bir kişi ile o bağlantıyı kurmak oldukça zor olur. TED أما الشخص الذي لم يشاركك أي تجربة سابقة سيكون من الصعب جدا إيجاد مثل تلك الرابطة.
    Bombayı durdur, bağlantıyı kes. Open Subtitles حسنا , أستمع لى جيداْ اريدك أن توقف القنبلة أقطع الأتصال
    Kullandığımız servisleri düşünün, tüm bağlantıyı tüm eğlenceyi tüm iş ve ticareti. TED فكر بكل الخدمات التي نستخدمها كل الاتصالات كل أنواع التسلية و كل أنواع الأعمال و التجارة.
    Elbette kayıtları değiştirdiler böylece kimse bağlantıyı fark edemeyecek. Open Subtitles بالطبع هم غيروا جميع السجلات ولا أحد سيلاحظ النمط
    Ama manastıra gittikten sonra bağlantıyı kaybettim. Open Subtitles لكنّي فقدتُ الإتّصال بك عندما أُرسِلتُ إلى الدير
    bağlantıyı şunun gibi bir rögarda sağlıyorlar. Gerçekten de 5000 millik kabloların girişleri burada. TED وترتبط في فتحة كهذه تماما، هنا حيث يصل السلك ذو ال5000 ميل.
    Aramızdaki bağlantıyı bir şekilde bulmuş galiba. Open Subtitles أعتقد أنه عرف الصله بيننا بشكل ما

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more