başaramadın. Onun senden mümkün olduğunca uzak olduğundan emin olacağım. | Open Subtitles | لقد فشلت ، و أريد أن أتأكد أن أبعدها عنك بقدر الإمكان |
- Senin işin yaratıcılıktaki başarını ticarete dökmek ve başaramadın! | Open Subtitles | تحويل نجاح الإبداعي لـ أعمال هو عملك ولقد فشلت |
Sen başaramadın Snipe yakaladın mı ? | Open Subtitles | إذاً لقد فشلت لم تتمكن من الإمساك بالمقراض ؟ |
Ne ayıp, kendi hayatına kastetmene rağmen bunu bile başaramadın. | Open Subtitles | و مزيدا من العار ، حاولت أن تتخلص من حياتك ، لكن حتى في ذلك فشلت |
Bu akşam başarmayı umduğun şeyi başaramadın. | Open Subtitles | مهما كنتَ تظن أنّكَ ستنجزه الليلة، فقد فشلت. |
Karını kurtarmaya çalıştın ama başaramadın ve şimdi de bütün dünyaya kızgınsın öyle mi? | Open Subtitles | لقد حاولت انقاذ حياة زوجتك لكنك فشلت. و الآن هل أنت غاضب على العالم؟ |
Bu senin liderlik vasıflarını sınamak içindi ama sen başaramadın. | Open Subtitles | كان هذا اختبار لقدراتك القيادية وقد فشلت |
Yani başaramadın. Bunda büyütecek ne var? | Open Subtitles | لذا أنت فشلت.ما الأمر المروع في ذلك؟ |
Yine başaramadın, değil mi? | Open Subtitles | إذًا، فشلت مرة أخرى، أليس كذلك؟ |
Ve bunu dinliyorsan başaramadın demektir. | Open Subtitles | وإذا أنت تسمع إلى هذا فقد فشلت |
Fakat sana söylüyorum, şimdiye kadar başaramadın ve eğer şimdi yeni tanıştığın bu kişilerle birlikte bir şekilde şimdi şarkı söyleyebilirsen ve çok özel ve yeni bir şey yapabilirsen tüm dünyanın ilgisini çekip tüm hayatını değiştirebilirsin. | Open Subtitles | و لكن ساخبرك بأنك فشلت حتى الآن ... وإذابطريقةماأنتقادر لغناء أغنية الآن بجلب هؤلاء الرجال اللذين لم تلتقي بهم من قبل |
Korkarım görünüşe göre, başaramadın. | Open Subtitles | حسنا , انا خائف على هذا لقد فشلت بجدارة |
Zaten bu yüzden başaramadın. | Open Subtitles | لهذا السبب أنت فشلت |
- başaramadın. Hayır, Unicron. | Open Subtitles | لقد فشلت لا يونكرون |
başaramadın. | Open Subtitles | لقد فشلت فشلاً ذريعاً في ذلك |
başaramadın, Kull! | Open Subtitles | لقد فشلت بشكل كامل |
Denedin fakat başaramadın. | Open Subtitles | لقد حاولت و لكنك فشلت |
Üzgünüm başaramadın. | Open Subtitles | متأسف لقد فشلتَ |
Son 10 senenin en önemli haberi dediğiniz olayı bana anlatmaya başaramadın. | Open Subtitles | أراكِ فشلتِ في جعلي أفهم الأمر الذي تدعونه أهم قصة في الـ10 سنوات الأخيرة. |
Onlar kadar iyi olduğunu ispatlamak için, mükemmel bir şeyin sözünü verdin, ama başaramadın. | Open Subtitles | , وعدت بشيء مذهل لتثبت أنك جيد . بمقدراهم , وفشلت |
Ne kadar iyi düşüncelisin! Ama zamanını ve enerjini boşa harcama çocuğum. başaramadın. | Open Subtitles | لطيف, إنه إهدار لطاقتك أيتها الفتاة لقد فشلتي |
Tabi insan olarak başaramadın. | Open Subtitles | بالطبع لم تستطع النجاح كونك بشراً |