| Sorun şu ki gidecek başka bir yerim yok. | Open Subtitles | نعم ، لكن ليس لدي مكان آخر أذهب له |
| Çünkü uyumak için başka bir yerim yok. | Open Subtitles | لأنه ليس لدي مكان آخر لأنام فيه. |
| Umarım uğramamın sakıncası yoktur. Evden yeni çıktım ve gidecek başka bir yerim yok. | Open Subtitles | آمل ألا تمانع زيارتي، ليس لديّ مكان آخر أذهب إليه |
| Hayır. Gidecek başka bir yerim yok. | Open Subtitles | كلا، ليس لديّ مكان آخر لأذهب إليه |
| Artık hiç değerleri yok. Gidecek başka bir yerim yok. | Open Subtitles | إنهم بلا قيمة، وليس لدي مكان آخر أذهب اليه |
| Gidecek başka bir yerim yok, efendim. | Open Subtitles | ليس لدي أي مكان لأذهب إليه، سيّدي |
| Gidecek başka bir yerim yok, tamam mı? | Open Subtitles | لا يوجد مكان آخر اذهب اليه,حسناً؟ |
| - Gidecek başka bir yerim yok. | Open Subtitles | - ليس لدي مكان آخر أذهب إليه . |
| Artık hiç değerleri yok. Gidecek başka bir yerim yok. | Open Subtitles | إنهم بلا قيمة، وليس لدي مكان آخر أذهب اليه |
| Gidecek başka bir yerim yok. | Open Subtitles | ليس لدي أي مكان آخر لأقصده |
| - Kalacak başka bir yerim yok. | Open Subtitles | ليس لدي أي مكان آخر للبقاء به |