"babamıza" - Translation from Turkish to Arabic

    • أبانا
        
    • والدنا
        
    • لأبي
        
    • لأبينا
        
    • لوالدنا
        
    • بوالدنا
        
    Bu yüzden partiyi polisler dağıtmıştı. babamıza partiden bahsetmişti. Open Subtitles لهذا تم إيقاف الحفل من قبل الشرطة، لأنّها أخبرت أبانا.
    Birilerinin babamıza, tekniklerinin zayıf olduğunu söylemesi gerekiyordu. Open Subtitles على أحدهم أن يخبر أبانا أن أساليبه ضعيفة
    Sana şu kadarını söyleyeyim- babamıza minnettar olmalıyız. Open Subtitles حسنا سأخبرك شيئا نحن محظوظان أنـّه كان لدينا والدنا
    Anne ve babamıza da aynı şekilde. Open Subtitles و والدنا ووالدتنا هذا ما أقوله للأطفال أن نسأل أولا
    Sonra babamıza onu ne kadar sevdiğimizi anlatan şarkı söyledik. Open Subtitles وبعدها قمنا بغناء أغنية سخيفة لأبي عن مدى حبّنا له
    Bize teselli ve mutluluk sunmak için büyük komünyonu kurmak üzere oğlu İsa Mesih'i yollayan Kutsal babamıza şükranlarımızı sunarız. Open Subtitles نقدم شكرنا لأبينا العليّ، الذي من خلال ابنه المسيح شرع لنا هذا العشاء المقدس لتعزيتنا ومباركتنا
    Seni babamıza saygısızlık etmemen konusunda uyarıyorum, Lucifer. Open Subtitles سأقوم بتحذيرك ضد الإساءة لوالدنا ، لوسيفر
    Daha da fazlası. babamıza, Papa'ya ihanet etti. Open Subtitles أكثر من ذلك ، خان أبانا ، البابا
    Bekle, sen bağlılık yemini ettiğimiz babamıza ihanet etmemizi mi öneriyorsun? Open Subtitles انتظر للحظة كاتاوكا-سان, هل تقترح علينا خيانة أبانا الذي اقسمنا على ولائه؟
    Dinleyin, araba babamıza ait. Open Subtitles إستمع, هذه سيارةُ أبانا.
    Hiçbirinize zarar vermeyeceğim, ne de babamıza. Open Subtitles لن أؤذي أي منكم أو أبانا
    - Hayır babamıza baktığın için asıl ben teşekkür ederim. Open Subtitles -لا شكراً لك أنت لمراقبة أبانا
    Kendi Tanrı imajımız zihnimizde babamıza karşı olan hislerimizden gelirmiş Open Subtitles أن مفهومنا للرب يأتي من أحاسيسنا بشأن والدنا
    O kadın babamıza iftira attı ve annemizi öldürdü. Open Subtitles هذة المرأة ورطت والدنا فى مخالفات كاذبة .وقتلت والدتنا
    babamıza tuzak kuruluyor ve bunu kanıtlamaya başlamamız lazım. Open Subtitles والدنا محل تلفيق، وعلينا الشروع في إثبات ذلك.
    Ama babamıza soracak olursan, sana.. Open Subtitles إذا سألتَ والدنا على الأرجح سيقول
    Ayak işlerinden, köpek gezdirmekten eline geçen parasını biriktirirdi ve anne ve babamıza birşeyler alırdı. Open Subtitles كان يوفر ماله الذي يكسبه من الدورات أو تمشية الكلاب وكان يشتري أشياء لأبي وأمي
    Ve oldukça açık ki kardeşimiz babamıza olan sözünü tutmaya niyetli değil. Open Subtitles ومن الواضح أن أخي لا ينوي إيفاء وعده لأبي
    - Dedi ki...polislerin yerine şüphelerimizle birlikte babamıza gitmeliymişiz. Open Subtitles قال انه كان يجب علينا ان نذهب مباشرة لأبي مع شكوكنا بدل من رجال الشرطة
    Araziler babamıza ait dolayısıyla bize de ait oluyor, öyle değil mi? Open Subtitles هذه الأرض لأبينا هل ستكون ملك لكلينا؟
    Eğer babamıza bir şey olursa, senin canını alan da ben olurum. Open Subtitles وإذا حدث شيء ما لأبينا... أنا سَأكُونُ الوحيد الذي سيأَخْذه.
    babamıza ne oldu? Open Subtitles قولى لى يا أختى ماذا حدث لوالدنا ؟
    Sana gelince! Hasta babamıza bakmak için evimize geldin. Open Subtitles وانتي، لقد اتيتي الى منزلنا لتعتني بوالدنا المريض

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more